|

Rukye Ve Temimlerin (Muskaların) Cevazı ile İlgili Hadisler

- Kütüb-i Sitte Hadisleri
Kitaplar
Tümü
Konu Başlıkları
Rukye Ve Temimlerin (Muskaların) Cevazı Hadisleri
4021-

Biz cahiliye devrinde afsunlama yoluyla tedavide bulunurduk. Bu sebeple: "Ey Allah'ın Resulü! 

Bu hususta ne dersiniz?" diye sorduk. Bize: "Okuduğunuz duaları bana arzedin bakayım!" buyurdular. (Biz de okuyup arzettik. Dinledikten) sonra: "İçerisinde şirk olmayan dua ile rukye yapmada bir beis yoktur!" buyurdular.
Tıbb 18;
(3886);
Selam 64;
(2200);
4022-

Resulullah (sav) Benî Amr İbni Hazm'a yılana karşı rukye yapma ruhsatı tanıdı. Biz Resulullah (sav) ile birlikte otururken bizden bir kimseyi akrep soktu. 

Bir adam: "Ey Allah'ın Resulü, buna rukye yapayım mı?" diye sordu: "Sizden kim kardeşine faydalı olabilecekse hemen olsun" buyurdular.
Selam 60-61;
(2198;
2199);
4023-

Resulullah (sav) bize, zehire karşı, göz değmesine karşı, nemle kurduna karşı rukye yapmamıza ruhsat tanıdı. 

Selam 58;
(2196);
Tıbb 18;
(3889);
Tıbb 15;
(2057);
4024-

Ebu Davud'un bir diğer rivayetinde: "Rukye sadece göz değmesine veya zehire veya kesilmeyen kana karşı yapılır" denmiştir. 

18;
(3889);
4025-

Ebu Davud'un Sehl İbnu Huneyf'ten yaptığı bir diğer rivayetinde: "Rukye sadece nefse (insana değen gözden), veya zehire veya sokmaya karşı vardır. 

"
Tıbb 18;
(3888);
4026-

Resulullah (sav), hummaya ve bütün ağrılara karşı şu duayı okumamızı öğretmişti: "Bismillahi'l-Kebiri eüzü billahi'l-Azimi min külli ırkın na'arın ve min şerri harri'n nar." "Ulu Allah'ın adıyla, kanla kabaran her bir damardan ve ateş hararetinin şerrinden büyük Allah'a sığınırım."

Tıbb 26;
(2076);
4027-

Resulullah (sav) bir hastaya geldiği veya kendisine bir hasta getirildiği zaman şu duayı okurdu: "Ey insanların Rabbi, acıyı gider, şifa ver, sen Şafisin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Senden hiçbir hastalığı hariç tutmayan şifa istiyoruz."

Daavat 122;
(3560);
Marda 20;
Tıbb 39 [rivayet Buhari'de Hz. Aişe'den gelmiştir];
4028-

Resulullah (sav), ben hasta iken yanıma gelip şu duayı okudu: "Ey insanların Rabbi, Sabit İbnu Kays İbni Şemmas'tan acıyı kaldır." Sonra (Medine'nin) Buthan (nam vadi)'dan toprak alarak bir kadehe koydu, üzerine su döküp nefes etti, sonra (su ile karışan bu toprağı) üstüme serpti.

Tıbb 18;
(3885);
4029-

Resulullah (sav) cinlerden ve insanın göz (değmesi)'nden (çeşitli dualar okuyarak) Allah'a sığınırdı. Muavvizateyn (Nas ve Felak sureleri) nazil olunca bu iki sureyi esas aldı, diğerlerini terketti.

Tıbb 16;
(2059);
Tıbb 33;
(3511);
4030-

Cibril aleyhisselam Resulullah (sav)'ın yanına geldi ve: "Ey Muhammed, hasta mısın?" diye sordu, "Evet!" cevabını alınca, Cibril aleyhisselam şu duayı okudu. "Bismillahi erkike, min külli dain yü'zike ve min şerri külli nefsin ev aynin hasidin. Allahu yeşfike, bismillahi erkike, (Seni Allah'ın adıyla, sana eza veren bütün hastalıklara karşı, bütün kötü nefis ve hasedce gözlere karşı sana okuyorum. Allah sana şifa versin, ben Allah'ın adıyla sana dua ediyorum)."

Selam 40;
(2186);
Cenaiz 4;
(972);
4031-

Anlattığına göre, kendisine bir adam gelerek idrar tutukluğuna yakalandığını söyledi. O da adama: "Ben Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işittim" dedi: "Sizden kim hastalanırsa şu duayı okusun: "Rabbunallahu'llezi fi's-semai tekaddese ismüke, emrüke fi's-semai ve'l-ardı, kema rahmetüke fi's'semai fec'al rahmeteke fi'l-ardı. Veğfir lena hübena ve hatayana. Enle Rabbu't-Tayyibin. Enzil rahmeten min rahmetike ve şifaen min şifaike ala haza'l-vece'i fe yebreu, (Ey huzuru semavatı dolduran Rabbim! Senin ismin mukaddestir. Senin emrin arz ve semadadır, tıpkı Rahmetin semada olduğu gibi. Arza da rahmetinden gönder ve bizim günahlarımızı ve hatalarımızı affet. Sen (kötü söz ve fiillerden kaçınan) bütün iyi kimselerin Rabbisin. Bu ağrıya, Rahmetinden bir rahmet, şifandan bir şifa indir, iyileşsin." [Ebu'd-Derda (ra), adama] bu duayı okumasını emretti. O da, okudu ve iyileşti.

Tıbb 19;
(3892);
4032-

Resulullah (sav)'a müslüman olduğum günden beri bedenimde çekmekte olduğum bir ağrımı söyledim. Bana: "Elini, vücudunda ağrıyan yerin üzerine koy ve şu duayı okur buyurdu. Dua şu idi: Üç kere: "Bismillah" tan sonra yedi kere, "Euzu bi-izzetillahi ve kudretihi min şerri ma ecidu ve uhaziru." "Bedenimde çekmekte ve çekinmekte olduğum şu hastalığın şerrinden Allah'ın izzet ve kudretine sığınıyorum" diyecektim. Bunu birçok kereler yaptım. Allah Teala hazretleri benden hastalığı giderdi. Bunu ehlime ve başkalarına söylemekten hiç geri kalmadım.

Selam 67;
(2202);
Ayn 9;
(2;
942);
Tıbb 19;
(3891);
Tıbb 29;
(2081);
4033-

Biz [Resulullah (sav)'ın çıkardığı askeri] bir seferdeydik. Bir yerde konakladık. Yanımıza bir cariye gelip: "Obamızın efendisi Selim'i bir zehirli soktu. Onunla meşgul olacak erkekler de şu anda yoklar. Sizde rukye yapan biri var mı?" dedi. Bunun üzerine bizden rukye hususunda maharetini bilmediğimiz bir adam kalkıp onunla gitti ve adama okuyuverdi. Adam iyileşti. Kendisine otuz koyun verdiler. Bize sütünden içirdi. Ona: "Yahu sen rukye bilir miydin?" dedik. "Hayır, ben sadece Fatiha okuyarak rukye yaptım" dedi. Biz kendisine "Resulullah (sav)'a sormadan (bu verdiklerine) dokunma!" dedik. Medine'ye gelince, durumu ona söyledik. Aleyhissalatu vesselam "Fatiha'nın rukye olduğunu (tedavi maksadıyla okunacağını) sana kim söyledi? (verdikleri koyunları paylaşın, bana da bir hisse ayırın) buyurdular.

Tıbb 39;
33;
Icare 16;
Fedailu'l-Kur'an 9;
Selam 66;
(2201);
Tıbb 19;
(3900);
Tıbb 20;
(2064;
2065);