Bali'ye altı yıl önce ağustos ayının ortalarında uğramışım. Dönemin başbakanı Necmettin Erbakan'ın Uzakdoğu gezisinin önemli duraklarından sayılan Endonezya ziyaretinin bir parçası olarak... Bob Hope'lu hafif eğlence filmlerden bildiğim Bali, her yıl ağırladığı milyonlarca turist sayesinde, Endonezya'nın önemli gelir kaynaklarından biri.

"Bali'ye bombalı saldırı" haberi ajanstan düştüğünde, sanki kendi ülkeme saldırılmış gibi sarsıldım... Bombalamalarda 200'e yakın kişinin hayatını kaybettiği, turistlerin can havliyle kendilerini ada dışına atmaya çalıştıklarını öğrendiğimde ise, ağzımdan çıkan cümle şu oldu: "Dersini şimdi aldın Megawati Sukarnoputri!!"

Endonezya bir süredir ABD'nin hedef listesinde. Büyükelçi Ralph Boyce, geçen ay, Cakarta'daki Amerikan Büyükelçiliği'ni geçici olarak kapatma kararı almıştı. 23 Eylül günü Birleşmiş Milletlere bağlı birimlerden birinde çalışan bir Amerikalı'nın evine el bombası atılmış, yakalanan eylemci, "Beni bu işe Cemaat-ı İslamiyye başkanı Ebubekir Beşir azmettirdi" itirafında bulunmuştu. Eylemle ilişkisini reddeden Beşir serbest bırakıldı.

ABD ve 'dostları', bir süreden beri, Endonezya'nın kadın cumhurbaşkanı Megawati Sukarnoputri'yi, 'terörle mücadele savaşı'na daha aktif katılması için sıkıştırıp duruyorlardı. Bağımsız Endonezya'nın kurucusu Ahmet Sukarno'nun kızı olan Megawati Amerika'nın dümen suyuna bütünüyle girmeye direniyordu.

Eylemler kimin eseri?

Bu soruya, eylemlerin üzerinden henüz saatler bile geçmeden bildik bir cevap geldi: Üsame bin Laden'in el-Kaide örgütü... Endonezya ile sıkı bağları bulunan Avustralya "El-Kaide" borusunu ilk çalan ülke oldu. Endonezya savunma bakanı Matori Abdul Djalil de, bakanlar kurulu toplantısından sonra, "Eylemlerin ardında el-Kaide olduğuna eminiz" açıklamasını yaptı. Tony Blair İngiltere'den, George W. Bush ABD'den, "Bu hâinane eylemler bildik düşmanın eseri" açıklamalarıyla kamuoyu karşısına çıktılar…

İsrail istihbaratına yakınlığıyla bilinen 'debka' internet sitesi isim bile verdi: Üsame bin Laden'in kayınbiraderi Mohammed Khalifa... Khalifa, bin Laden adına, örgütün Singapur, Malezya, Endonezya ve Güney Doğu Asya'daki diğer ülkelerdeki işlerinin başında bulunuyormuş... Khalifa, Endonezya'da, Cemaat-i İslamiyye ve Ebubekir Beşir ile ilişkiliymiş...

ABD, İngiltere, Avustralya ve İsrail kaynaklı "Suçlu el-Kaide ve Endonezya içindeki uzantıları" teşhisine mukabil, ülkenin öndegelen İslâmî simaları, "Bu uğursuz eylemlerin arkasında ABD var" iddiasındalar... 'Islam Defenders Front' adlı 'militan' bir örgütün lideri olan Habib Rizieq Shihab, "Kuta/Bali'deki bombalama eylemleri kimin eseriyse en şiddetli biçimde kınıyoruz" açıklamasını yaptı. Alman Haber Ajansı dpa'ya, Shihab, "Göreceksiniz, ABD ve müttefikleri, Endonezya'nın 'terör merkezi' olduğunu ispat için bu eylemi kullanacaklar" da demiş…

İşin ilginç yanı, "Suçlu o ve örgütü" diye suçlanan Cemaat-i İslamiyye örgütü lideri Ebubekir Beşir'in eylemleri üstlenmemesi, tersine bombalamaların 'CIA işi' olduğunu açıklaması... Beşir'e göre, "Bu eylemler ve sonrasındaki gelişmeler, Endonezya'nın önüne kurulan bir Amerikan tuzağı..."

11 Eylül eylemleriyle dünya sarsılmasından yıllar önce, Endonezya'nın askeri diktatörü Gen. Suharto, ülkesindeki İslâmî muhalefetle aleni bir çatışma halindeydi. Uygulanan sert politikalar yüzünden, Ebubekir Beşir ve başka İslâmî örgüt liderleri uzun yıllar hapiste yattılar; fırsat bulan ülke dışına kaçtı. Beşir de, dört yıl öncesine kadar, komşu Malezya'yı mekân tutmuştu. Cemaat-i İslamiyye, Mısır'daki Müslüman Kardeşler gibi, terörü kınayan, siyasi sistem içerisinde kendine yer açmak isteyen örgütlerden... Beşir'in eylemi üstlenmemesi bu yüzden çizgisine ters düşmüyor...

"Kim yaptı?" sorusuna cevap olarak ortaya atılan başka bir tez ise, Sukarnoputri'den önce cumhurbaşkanlığı yapan Abdurrahman Wahid'in biyografyasını kaleme alan bilimadamı Dr Greg Barton'dan geldi. Dr. Barton'a gore, çok uzun yıllardan beri ülkede ipleri elinde tutan sivil-olmayan odaklar bu eylemin arkasında olabilir...

Şöyle diyor: "2000 yılı başlarında, Cumhurbaşkanı Wahid, Doğu Timor'daki kıyım üzerine Gen. Wiranto'yu görevden alıp ordu içerisinde köklü reformlar için baskıya başlayınca, 'milliyetçi' generaller, Wahid yönetimini istikrarsızlığa itmek için, 'İslâmcı örgütler' ile irtibatlı 'dindar' generalleri işbirliğine çağırdılar. (..) Geçen temmuzda Megawati görevi Wahid'ten devralınca örgütler sindi, askerlerle sıkı bağları bulunan yeni yönetim huzura kavuştu. Son bombalamayı tâkiben, bazıları, eylemin Megawati yönetimini zora düşürmek için yapıldığı iddiasını dillendirdi. Kuta'daki bombalamalardan hemen sonra, itibarlı siyasi gözlemci ve eski cumhurbaşkanının basın sözcüsü Witoelar, 'Bu, Megawati'yle de başı hoş olmayan 'sağcı' generallerin işi olabilir; eylemleri askeri darbe için mazeret olarak kullanabilirler' tespitinde bulundu."

Şimdi elimize birden fazla "Kim yaptı?" tezi var: İlki, "Üsame bin Laden'le irtibatlı İslâmcı militanlar" tezi. İkincisi, "Arkasında ABD ve CIA var" tezi. Üçüncüsü de, "Darbeci generallerin taşeronlara yaptırdığı iş" tezi... Size hangisi daha yakın geliyor?

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu