|

Tirmizi Medine'nin Fazileti Hadisleri

- Sünen-i Tirmizi
Kitaplar
Tirmizi
Konu Başlıkları
Medine'nin Fazileti Hadisleri
4598-

Biz Resulullah (sav)'dan Kur'an-ı Kerim ve bir de şu sahifede olandan başka bir şey yazmadık. (Bu sahifede bulunana gelince) Resulullah (sav) buyurmuştu ki: "Medine Ayr dağı ile Sevr dağı arasında kalan hudud içerisinde haramdır. 

Kim orada bir bid'atte bulunur veya bid'atçiyi himaye ederse, Allah, melekler ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun. Allah onun farz, ne nafile hiçbir hayrını kabul etmesin. Müslümanların garantisi birdir, en düşükleri de bu garantiye sahiptir. Kim bir müslümana garantisinde ihanet ederse, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti üzerine olsun. Onun (Kıyamet günü) ne farz ve ne nafile hiçbir hayrı kabul edilmez." [Bu rivayetin metni Sahiheyn'e uygundur. Ebu Davud'da şu ziyade var: "Otu yolunmaz, av hayvanı ürkütülmez, yitik malı, onu ilan edecek olan alabilir. Hiç kimseye kıtal maksadıyla orada silah taşımak caiz olmaz. Oradan ağaç kesilmez. Kişi devesini otlatabilir.]
Fezailu'l-Medine 1;
Cizye 10;
17;
Feraiz 21;
İ'tisam 5;
Hacc 467;
(1370);
Menasik 99;
(2034;
2035);
Vela ve'l-Hibe 3;
(2128);
4599-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Medine'nin sıkıntı ve meşakkatlerine ümmetimden sabır gösteren herkese, Kıyamet günü şefaatçi ve (hayır ameline) şahid olacağım. 

"
Hacc 484;
(1378);
Menakıb (3920);
4602-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Medine'de ölmeye muktedir olan orada olsun. Zira ben, orada ölene şefaat ederim. 

"
Menakıb;
(3913);
4605-

Resulullah (sav)'a (yılın turfanda) ilk meyvesi getirildiği zaman şöyle buyururlardı: "Allahım, bize Medine'mizi, meyvelerimizi, müddümüzü, sa'mızı bereket üzerine bereketle mübarek kıl. Allahım, İbrahim senin kulun, peygamberin ve halilindir. 

Ben de senin kulun ve peygamberinim. O sana Mekke için dua etti. Ben de Medine için, onun Mekke hakkında yaptığı duayı bir misli ziyadesiyle aynen yapıyorum." Resulullah bu şeklide dua ettikten sonra getirilen meyveyi, orada hazır olan çocuklardan en küçüğüne veerirdi.
Hacc 473;
(1373);
Cami 2;
(2;
885);
Da'avat 55;
(3460);
4606-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Medine'ye geçit veren dağ gediklerinde [birbiriyle kenetlenmiş] melekler var. [Her gedikte (kınından çekilmiş) kılıçlarıyla bekleyen iki meleğin korumaları sebebiyle] Medine'ye ne veba ve ne de Deccal giremez. 

" [Müslim'in rivayetinde şu ziyade var: "Resulullah (sav) buyurdular ki: "Mesih Deccal, doğu tarafından gelir. Kasdı Medine'dir. Uhud'un arka tarafına iner. Derken (Medine'yi bekleyen) melekler, onun yüzünü Şam tarafına çevirirler ve orada helak olur."]
Fezailu'l-Medine 9;
Tıbbı 30;
Fiten 27;
Hacc 485;
486;
(1379);
1380);
Cami' 16;
(2;
892);
Fiten 51;
(2244);
4609-

İki kişi "takva üzerine kurulmuş olan mescid" hakkında münakaşa ettiler. Biri: "Bu Kuba mescididir!" dedi. Diğeri de: "O, Resulullah (sav)'ın mescididir!" dedi. (Bu münakaşayı işiten) Aleyhissalatu vesselam: "Şu benim mescidimdir!" buyurdular.

Hacc 514;
(1398);
Tefsir;
Tevbe;
(3098);
Mesacid 8;
(2;
36);
4610-

Resulullah (sav) buyurdular ki: "İslam şehirlerinden en son harap olacak olan Medine'dir."

Menakıb;
(3915);
4614-

Resulullah (sav) bir seferden dönünce, Medine'nin duvarlarına bakar, develerini hızlandırırdı. Eğer bir bineğin üzerinde ise, onu tahrik ederdi. Bu davranışı Medine'ye sevgisinden ileri gelirdi.

Fezailu'l-Medine 10;
Umre 17;
Da'avat 44;
(3437);
4618-

Resulullah (sav) buyurdu ki: "Uhud öyle bir dağdır ki biz onu severiz, o da bizi sever."

Cihad 71;
74;
Enbiya 8;
27;
Et'ime 28;
Da'avat 36;
İ'tisam 16;
Hacc 504;
(1393);
Cami 10;
(2;
889);
Menakıb;
(3918);