T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Kitap, şirket ve maliyet

Nail Keçili, cezavinde kaldığı birbuçuk yıl içinde 685 tane kitap okumuş. O kadar süre içinde birbuçuk kitap bile okumayanlar var.

Şu sıra "Kadınlar ve Köpekler" adlı bir kitap yazmaktaymış Nail Bey.

Demek ki bir kitap yazmak için 685 tane kitap okumak gerekiyor.

Yoksa birbuçuk yıl ceza almak mı?

Belki de her ikisi birden.

Dün bu sayfada çıkan röportaja bakmaya devam ediyoruz. Mustafa Karaalioğlu soruyor, Nail Keçili cevaplıyor.

Bu arada, Nail Bey'in sahip olduğu şirket sayısının 18'den 3'e indiğini öğreniyoruz..

15 şirketi tasfiye olmuş.

Demek ki sadece bir şirketi sıfıra indirmek için, yaklaşık 45 kitap okumak yeterli.

Ya da yuvarlak hesap bir ay hapiste kalmak.

Belki de her ikisi birden.

MİNİK KUŞA TÖREN

Bir anne anlatıyor... Küçük kızım evin bahçesinde yerde çırpınıp duran ve ölmek üzere bulunan bir serçeyi alıp eve getirdi.

Yem ve su verdik, iyileşmesi için çaba verdikse de sonuç alamadık.

Cılız kuş öldü.

Kızım üzüldü.

Biraz ağladıktan sonra "Bunu gömeyim mi?" diye sordu.

Ben de "Olur" dedim.

Kızım bahçede küçük bir çukur kazdı ve kuşu gömdü.

Fakat toprağın üzerine kibrit çöplerinden bir 'haç' işareti yerleştirdi.

Ben "Kızım bu ne oluyor?" diye sorunca, "Anne televizyonda hep böyle yapıyorlar, ne güzel yaptım değil mi?. Ben ölünce de bana da böyle yaparsınız, tamam mı?" diye cevap verdi.

DÜNYA DEĞİŞİYOR

Biz senelerdir söyleriz, bilim adamları daha yeni farkına vardı. Dünya, ekvator bölgesinden genişlerken, kutuplardan yassılaşıyor.

Göbek büyüdüğü için, tam "kabak" şeklini alıyor.

Daha ileri tarihlerde alacağı şekli de söylememi ister misiniz?

"Kavanoz dipli" olacak.

KALICI TÜRKÜ

Yol ortasında toza bulanmış kız çocukları oyun oynuyorlardı. Mümtaz, onların türküsünü dinledi:

Aç kapıyı bezirgânbaşı, bezirgânbaşı

Kapı hakkı ne istersin? Ne istersin?..

Çocukların hepsi gürbüz ve güzeldi. Fakat üstleri başları perişandı. Bir zamanlar Hekimoğlu Ali Paşa'nın konağı bulunan bir mahallede bu hayat döküntüsü evler, bu fakir kıyafet, bu türkü ona garip düşünceler veriyordu. Nuran, çocukluğunda bu oyunu muhakkak oynamıştı. Ondan evvel annesi, annesinin annesi de aynı türküyü söylermişler ve aynı oyunu oynamışlardı.

"Devam etmesi lazım gelen, işte bu türküdür. Çocuklarımızın bu türküyü söyleyerek, bu oyunu oynayarak büyümesi; ne Hekimoğlu Ali Paşa'nın kendisi, ne konağı, hattâ ne de mahallesi. Her şey değişebilir, hattâ kendi irademizle değiştiririz. Değişmiyecek olan, hayata şekil veren, ona bizim damgamızı basan şeylerdir."
(Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, s. 20, 21)

GÜNÜN SÖZÜ İÇİN

Günün sözü için Erasmus'un bir sözünü seçecektik bugün.
"Körler ülkesinde, tek gözlü insan kral olur" demiş üstad.
Üzerinde biraz düşünsek...
Herkesin kör olduğu diyarda, krallığa aday tek gözlü birinin gerçekten de tek gözlü olduğunu kim görecek?
Beyana inanmak zorundalar.
Diyecek ki "Ben bir gözle de olsa görüyorum."
İyi de, o halde yalancı bir kör çıkar ve "Ben iki gözle görüyorum" derse?
Demek ki bu tür sözlerin üzerinde düşünmek, örneğin ayrıntısına girmek doğru değil.
Verdiği mesajı alacaksın, gerisini fazla kurcalamayacaksın.

İLERİ

Mesut Yılmaz: "Türk toplumu, Avrupa Birliği konusunda siyasi partilerden daha ileride!"
Doğru.

İŞSİZDİM, MESLEĞİM YOKTU. MESLEK EDİNDİRME KURSUNA KATILDIM, ŞİMDİ VASIFLI İŞSİZİM.


6 Ağustos 2002
Salı
 
MEHMET ŞEKER


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED