Yılan öldürülüp, suya atılırsa ve yılan suda kaybolursa yağmur yağar ve durmaz, seller olur. Ancak, "ev yılanı" uğurludur ve o evin bekçisidir.

Kurt uluyunca ya ayaz olur ya kar yağar.

Bir evin başında baykuş öterse, o evde biri ölür ya da bir yıkım olur.

Çakal ulumaya başlayınca hava açacak, günlük güneşlik olacak demektir. Bir başka inanca göre ise çakal uluyunca yağmur yağar.

Yılan, canlı canlı ateşe atılırsa yağmur yağar.

Karga öttüğünde kar yağacağına inanılır.

Köpeğin vakitsiz gece havlaması, horozun vakitsiz ötmesi, öküzün gece böğürmesi halinde sel olur.

Horoz öttüğünde yağmur yağar.

Halk inanışları, kimi hayvanları "uğurlu" kabul ederken, tavşan, keklik gibi hayvanları görenin yolunu bile değiştirmesi öneriliyor. Bu inanışlar şöyle:

Bir kimsenin önünden kara kedi geçmesi uğursuzdur.

Baykuş ötmesi uğursuzluktur, yanan bir odun alınarak baykuşa atılmalıdır.

Bir kişinin önüne tavşan çıkması uğursuzluktur, mümkünse gidilen yoldan geri dönülür.

Çakal uluyunca yere tükürmek gerekir, yoksa insanın başına bir yıkım gelir.

Bir kişi gerdeğe girmeden önce yanlışlıkla kediye basarsa başarısız olur.

Bir evin önünde karga öterse o eve haber gelir.

Rüyada akrep görmek iyidir.

Kediyle aynı yerde yatmak doğru değildir. Kedi, insanın ruhunu çalar, ömrünü kısaltır.

Köpek havaya doğru bakarak havlarsa kan dökülecek demektir.

Güvercin, kumru, kırlangıç, leylek öldürmek günahtır.

Yılan görmek uğurludur.

Keklik görülmesi uğursuzluktur.

Tavuğun horoz gibi ötmesi uğursuzluktur, öten tavuk kesilir.