AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
||
Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Zirvenin ilk günü çalışma yemeğinde başgösteren Kıbrıs krizi, Başbakan Erdoğan'ın Dönem Başkanı Hollanda'nın Başbakanı Balkenende ile gece yarısı yapılan görüşmede aşılamadı. İkinci gün sabah başlayan görüşme trafiği, Erdoğan'ın, 'Dönüyoruz' talimatı ile seyir değiştirdi. Blair, Berlusconi ve Schröder'in araya girmesiyle, taslak metin Türkiye'nin istidiği biçime getirildi. Türkiye ile AB arasında tam üyelik müzakere sürecine ilişkin perşembe günü başlayan pazarlıklar dün akşam saatlerine kadar sürerken, perşembeyi cumaya bağlayan gece hem AB hem Türkiye için "en uzun gece" oldu. Perşembe gecesi saat 23.00 sularında Türk heyetine sunulan karar taslağında "ucu açık müzakere süreci, derogasyonlar ve özellikle Güney Kıbrıs'ın tanınması"nın tam üyelik şartı olarak yer verilmesi, pazarlıkların uzamasına yolaçtı.
KIBRIS PÜRÜZÜ KALDI
19:30: AB Konseyi akşam yemeğinde bir araya geldi. Gün boyunca Hollanda ile devam eden müzakerelerin ardından, Konsey'de Kıbrıs paragrafı netleşti, müzakere koşullarına "demir atmak" deyiminin yanı sıra, "ilişkilerin muhtemel en güçlü bağ ile sürdürülmesi" ifadesi eklendi.
'KIBRIS İÇİN GÜVENCE VERMEYİZ'
00:12: Başbakan Erdoğan, Konsey binasına kalabalık bir heyetle geldi. İki saat süren görüşmede Erdoğan, "Türkiye'nin 12 saat içerisinde Kıbrıs konusunda bir güvence vermesinin söz konusu olmadığını" belirtti ve protokolün 3 Ekim 2005'ten sonra görüşülmesi ve çözüm perspektifine bağlı kalınması şartıyla önerinin görüşülebileceğini bildirdi.
'BUNU HALKIMA ANLATAMAM'
09:15: Erdoğan, Balkanende ile tekrar bir araya geldi ve "Kıbrıs bölümünün değiştirilemeyeceği" ısrarı üzerine, tavrını ortaya koydu. Erdoğan, Balkanende'ye, "Rumları tanımamız kesinlikle söz konusu değil. Kabul etmiyorum, teşekkürler" cevabını verdi. Erdoğan, Balkanende'ye "600 bin Rumu 70 milyon Türk'e tercih ettiniz. Demek ki size hiçbirsey anlatamamışız. Bunu 70 milyona anlatmam mümkün değil" dedi.
ANKARA'YA DÖNME SİNYALİ
10:20: Erdoğan, Schröder, Blair, Balkanende, Berlusconi bir araya geldi. Erdoğan, CHP lideri Baykal'ın basın toplantısına da işaret etti. Ve "Türkiye'ye böyle bir metinle dönemem. Tutumumu bir basın toplantısı ile açıklayıp, Brüksel'den ayrılmayı planlıyorum" dedi.
PAPADOPULOS STRAW'LA TARTIŞTI 11:10: Devreye İngiltere ve Almanya başbakanları girdi. Erdoğan, Schröder ve Blair ile görüştü. Rumlar, Yunanlılar ve Başbakan Erdoğan ile ayrı ayrı mekik diplomasisi yapan Blair ve Schröder'in girişimlerinin yanı sıra, Almanya Dışişleri Bakanı Fischer, İngiltere Dışişleri Bakanı Straw da Gül ile görüştü. Alman ve İngilizler mekik diplomasisini sürdürürken, Rum lider Papadopulos, Straw ile gazetecilerin önünde tartışmaya başladı. GÜL, KALICI KISITLAMAYI ÇÖZDÜ Dışişleri Bakanı Gül de, Türkiye'yi rahatsız eden diğer ifadeler üzerinde Hollanda, Almanya, İngiltere Dışişleri Bakanları ile pazarlığa oturdu. Gül'ün mesajı şu oldu: "Kıbrıs'ta Türkiye bu niyet beyanı ile önemli bir adım atıyor. Barış yönünde kararlılığını gösteriyor. Buna karşılık Türkiye'nin tam üyeliği yolundaki sıkıntılı-esnek-her tarafa çekilebilecek ifadeler bildiriden çıkarılmalı. Biz tam üyelik dışı formülleri çağrıştıran hiçbir unsuru kabul etmeyeceğiz. Gerekirse, bu yüzden de masadan kalkabiliriz." Bunun üzerine AB geri adım attı. TÜRKİYE, 'İYİ NİYET' BEYANINDA BULUNACAK
12:00: AB liderlerinin yumuşaması ve Türkiye'den "Ankara Protokolü'ne paraf atması" isteğinin metinden çıkarılmasının ardından, Türkiye'ye müzakere tarihinin verildiği 22. paragrafa "Ankara Anlaşması'nın tüm üyeleri kapsayacak şekilde uygulanması halinde müzakereler 3 Ekim 2005'te başlar" ifadesi eklendiği iddia edildi.
RUMLARIN VETO TEHTİDİ
14:00: Türkiye'nin iyi niyet beyanı yapmasının yeterli olmayacağını belirten Papadopulos, öneriye karşı çıktı. Rumlar bu defa veto tehdidi kullandı.
Erdoğan'dan liderlere: Buraya kadar, ben gidiyorum Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sabah saatlerinde Hollanda Dönem Başkanı Balkanende ile sabah görüşmesine, diplomatların toplantısından gelen iyi haber üzerine gitti. Ancak Erdoğan'ın Balkanende ile buluşmasında işin rengi değişti, diplomatların vardığı mutabakatı siyasilerin bozması ise Başbakan Erdoğan'ı oldukça sinirlendirdi. Müzakere heyetinin kilitlendiği ve hep birlikte "kabul edilemez" olduğunu belirttiği anda Başbakan Erdoğan, "Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil, bunu milletime anlatamam" diyerek odadan çıkacağını belirtti. Bot'un, "O zaman sayın Abdullah Gül kalsın onunla devam edelim?" sorusuna Erdoğan, "Hayır hiçkimse" yanıtını verdi. Erdoğan ve Türk heyeti odadan çıktı ve Türkiye'ye ayrılan odaya eşyalarını almak üzere gitti. Koridor'da Erdoğan, "Buraya kadarmış hoşça kal" diyerek tepkisini de belirtti. Türk heyeti müzakere odasında Konsey binasından ayrılmak için hazırlıklarını yaparken, odaya, Blair, Schröder ve Berlusconi de geldi. Ve o saatten sonra diplomasi süreci başladı. DUYGU GÜVENÇ / BRÜKSEL İşte AB'nin tarihi Türkiye kararı Tarihî adım, tarihî hamle
|
|