AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
P O L İ T İ K A
Kilidi çözen rest!

Zirvenin ilk günü çalışma yemeğinde başgösteren Kıbrıs krizi, Başbakan Erdoğan'ın Dönem Başkanı Hollanda'nın Başbakanı Balkenende ile gece yarısı yapılan görüşmede aşılamadı. İkinci gün sabah başlayan görüşme trafiği, Erdoğan'ın, 'Dönüyoruz' talimatı ile seyir değiştirdi. Blair, Berlusconi ve Schröder'in araya girmesiyle, taslak metin Türkiye'nin istidiği biçime getirildi.

Türkiye ile AB arasında tam üyelik müzakere sürecine ilişkin perşembe günü başlayan pazarlıklar dün akşam saatlerine kadar sürerken, perşembeyi cumaya bağlayan gece hem AB hem Türkiye için "en uzun gece" oldu.

Perşembe gecesi saat 23.00 sularında Türk heyetine sunulan karar taslağında "ucu açık müzakere süreci, derogasyonlar ve özellikle Güney Kıbrıs'ın tanınması"nın tam üyelik şartı olarak yer verilmesi, pazarlıkların uzamasına yolaçtı.
İşte, 16-17 Aralık'ta Brüksel'de yaşananlar:

KIBRIS PÜRÜZÜ KALDI

19:30: AB Konseyi akşam yemeğinde bir araya geldi. Gün boyunca Hollanda ile devam eden müzakerelerin ardından, Konsey'de Kıbrıs paragrafı netleşti, müzakere koşullarına "demir atmak" deyiminin yanı sıra, "ilişkilerin muhtemel en güçlü bağ ile sürdürülmesi" ifadesi eklendi.
21:30: Bu sonucu Türk heyetine ulaştıran, İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Peter Westmacott oldu. İlk toplantıda, metin "kesinlikle kabul edilemez" bulundu. Bu paragraf, Kopenhag Kriterleri'ne "ek şart" olarak yorumlandı. Ayrıca "demir atmak" ifadesinin de "özel ortaklığı çağrıştırdığı" gerekçesiyle reddedilmesine karar verildi.
23:05: Türk heyetinin toplantısı sürerken, Konsey toplantısı sona erdi. Konsey kararını, Balkenende'den önce ilk açıklayan İtalya Başbakanı Berlusconi oldu. Müzakere tarihi olarak 3 Ekim'in verildiğini söyleyen Berlusconi, "Ankara'nın Kıbrıslı Rumları tanıması gerektiğini" söyledi.

'KIBRIS İÇİN GÜVENCE VERMEYİZ'

00:12: Başbakan Erdoğan, Konsey binasına kalabalık bir heyetle geldi. İki saat süren görüşmede Erdoğan, "Türkiye'nin 12 saat içerisinde Kıbrıs konusunda bir güvence vermesinin söz konusu olmadığını" belirtti ve protokolün 3 Ekim 2005'ten sonra görüşülmesi ve çözüm perspektifine bağlı kalınması şartıyla önerinin görüşülebileceğini bildirdi.
07:30: Türk diplomatlar, Türkiye'nin, Kıbrıs bölümüne ilişkin yazılı önerisini, paraf atılmasının mümkün olmadığını, müzakere edebileceğini belirterek Hollanda'ya iletti. Türk heyeti, "Başbakan Erdoğan'ın bugün (17 Aralık) protokolü paraflaması mümkün değildir. Ancak size, Türkiye'nin böyle bir protokolü, 3 ekim 2005'e kadar imzalama eğilimini gösteren bir niyet beyanında bulunabilir, bu tip bir mektup verebiliriz" oldu.

'BUNU HALKIMA ANLATAMAM'

09:15: Erdoğan, Balkanende ile tekrar bir araya geldi ve "Kıbrıs bölümünün değiştirilemeyeceği" ısrarı üzerine, tavrını ortaya koydu. Erdoğan, Balkanende'ye, "Rumları tanımamız kesinlikle söz konusu değil. Kabul etmiyorum, teşekkürler" cevabını verdi. Erdoğan, Balkanende'ye "600 bin Rumu 70 milyon Türk'e tercih ettiniz. Demek ki size hiçbirsey anlatamamışız. Bunu 70 milyona anlatmam mümkün değil" dedi.
10:15: Konsey'de de uzlaşma sağlanamadı.

ANKARA'YA DÖNME SİNYALİ

10:20: Erdoğan, Schröder, Blair, Balkanende, Berlusconi bir araya geldi. Erdoğan, CHP lideri Baykal'ın basın toplantısına da işaret etti. Ve "Türkiye'ye böyle bir metinle dönemem. Tutumumu bir basın toplantısı ile açıklayıp, Brüksel'den ayrılmayı planlıyorum" dedi.
10:40: AB liderleri Türkiye'nin gitme kararlılığı üzerine, formül arayışına başladı. Blair, Chirac, Schröder ve Balkanende'nin katıldığı 5'li toplantı başladı. AB liderlerinin bir araya geldiği aile fotoğrafının çekimi ertelendi.
11:00: Erdoğan'ın saat 15:00 sıralarında Brüksel'den ayrılacağı bilgisi kulislere yayıldı.

PAPADOPULOS STRAW'LA TARTIŞTI

11:10: Devreye İngiltere ve Almanya başbakanları girdi. Erdoğan, Schröder ve Blair ile görüştü. Rumlar, Yunanlılar ve Başbakan Erdoğan ile ayrı ayrı mekik diplomasisi yapan Blair ve Schröder'in girişimlerinin yanı sıra, Almanya Dışişleri Bakanı Fischer, İngiltere Dışişleri Bakanı Straw da Gül ile görüştü. Alman ve İngilizler mekik diplomasisini sürdürürken, Rum lider Papadopulos, Straw ile gazetecilerin önünde tartışmaya başladı.

GÜL, KALICI KISITLAMAYI ÇÖZDÜ

Dışişleri Bakanı Gül de, Türkiye'yi rahatsız eden diğer ifadeler üzerinde Hollanda, Almanya, İngiltere Dışişleri Bakanları ile pazarlığa oturdu. Gül'ün mesajı şu oldu: "Kıbrıs'ta Türkiye bu niyet beyanı ile önemli bir adım atıyor. Barış yönünde kararlılığını gösteriyor. Buna karşılık Türkiye'nin tam üyeliği yolundaki sıkıntılı-esnek-her tarafa çekilebilecek ifadeler bildiriden çıkarılmalı. Biz tam üyelik dışı formülleri çağrıştıran hiçbir unsuru kabul etmeyeceğiz. Gerekirse, bu yüzden de masadan kalkabiliriz." Bunun üzerine AB geri adım attı.

TÜRKİYE, 'İYİ NİYET' BEYANINDA BULUNACAK

12:00: AB liderlerinin yumuşaması ve Türkiye'den "Ankara Protokolü'ne paraf atması" isteğinin metinden çıkarılmasının ardından, Türkiye'ye müzakere tarihinin verildiği 22. paragrafa "Ankara Anlaşması'nın tüm üyeleri kapsayacak şekilde uygulanması halinde müzakereler 3 Ekim 2005'te başlar" ifadesi eklendiği iddia edildi.
13:40: Dönem Başkanı Hollanda'nın odasında, İngiltere, Almanya, Türkiye ve Hollanda başbakanları bir araya geldi. Toplantı devam ederken ilk sevindirici haber de bu sırada yayıldı. "Türkiye'nin Ankara Anlaşması'nı imzalamayacağı" kesinleşti. Ayrıca, kalıcı kısıtlamaların da "gerektiğinde önlemler konulabilir" şeklinde değiştirildiği haberleri kulislere yansıdı.
13:50: Türkiye'nin protokolü 3 Ekim 2005'e kadar imzalayacağı yönünde iyiniyet beyanı yapması kararlaştırıldı. Konsey'de serbest dolaşıma yönelik olarak "kalıcı kısıtlamaların" kaldırıldığı bilgisi netleşti.

RUMLARIN VETO TEHTİDİ

14:00: Türkiye'nin iyi niyet beyanı yapmasının yeterli olmayacağını belirten Papadopulos, öneriye karşı çıktı. Rumlar bu defa veto tehdidi kullandı.
14:30: Konsey binasında sürdürülen pazarlıklarda Erdoğan'ın yapacağı sözlü iyi niyet beyanının Konsey kararına ek olarak geçirilmesi kararlaştırıldı. Kalıcı kısıtlamalar kaldırılırken, Türkiye için en sıkıntılı paragraflardan biri olan müzakerelerin başarısız olması halinde, AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin "demir atmış" şekilde sürdürüleceği ifadesine, "Eğer Türkiye AB üyesi olmak istemezse" ifadesi eklenerek, konu Türkiye'nin "tek taraflı" inisiyatifine bırakıldı.
15.30: Rum Lideri'nin bu ısrarı üzerine AB liderleri Türkiye'den tekrar metnin imzalanmasına dair paraf isteğini ilettiler. Bunun üzerine Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın metne paraf atacağı belli oldu.
15.40: Türkiye ile AB'nin karar taslağını imzalama konusunda anlaştıklarını duyuruldu.
17.30: AB devlet ve hükümet başkanlarının katıldığı liderler zirvesi sona erdi.
18.10: Erdoğan, Aile Fotoğrafı'na girdi.
18.45: Başbakan Erdoğan, basın toplantısı düzenleyerek tam üyelik ve müzakere sürecine ilişkin açıklama yaptı.
19.30: Başbakan Erdoğan'ın basın toplantısıyla birlikte 24 saat süren pazarlık maratonu sona erdi.

Erdoğan'dan liderlere: Buraya kadar, ben gidiyorum

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sabah saatlerinde Hollanda Dönem Başkanı Balkanende ile sabah görüşmesine, diplomatların toplantısından gelen iyi haber üzerine gitti. Ancak Erdoğan'ın Balkanende ile buluşmasında işin rengi değişti, diplomatların vardığı mutabakatı siyasilerin bozması ise Başbakan Erdoğan'ı oldukça sinirlendirdi. Müzakere heyetinin kilitlendiği ve hep birlikte "kabul edilemez" olduğunu belirttiği anda Başbakan Erdoğan, "Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil, bunu milletime anlatamam" diyerek odadan çıkacağını belirtti. Bot'un, "O zaman sayın Abdullah Gül kalsın onunla devam edelim?" sorusuna Erdoğan, "Hayır hiçkimse" yanıtını verdi. Erdoğan ve Türk heyeti odadan çıktı ve Türkiye'ye ayrılan odaya eşyalarını almak üzere gitti. Koridor'da Erdoğan, "Buraya kadarmış hoşça kal" diyerek tepkisini de belirtti. Türk heyeti müzakere odasında Konsey binasından ayrılmak için hazırlıklarını yaparken, odaya, Blair, Schröder ve Berlusconi de geldi. Ve o saatten sonra diplomasi süreci başladı.

  • DUYGU GÜVENÇ / BRÜKSEL


    İşte AB'nin tarihi Türkiye kararı
    AB liderler zirvesinde Türkiye ile müzakerelerin 3 Ekim 2005 tarihinde başlaması kararlaştırıldı. İşte Türkiye ile ilgili 5 maddelik karar ve diğer adayları da kapsayan müzakere süreciyle ilgili karar:

    Tarihî adım, tarihî hamle
    Başbakan Erdoğan, Brüksel zirvesini değerlendirdiği tarihi konuşmasında 'uzun ve meşakkatli' diye nitelendirdiği Türkiye'nin 41 yıllık AB yolculuğunun kritik bir dönemece geldiğini belirterek, Türkiye'nin tam üyeliğinin teyit edildiğini söyledi.



  • 18 Aralık 2004
    Cumartesi
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED