Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Türk ekonomisinin kalbini, Sultanhamam, Kapalıçarşı ve Perşembepazarı'ndan takip ettiklerini belirterek, "Bu üç çarşıda, hareketlilik başladı. Bu da ekonominin canlanmaya başladığını gösteriyor" dedi.

Yeni Şafak'ta "Politik Kahvaltı"ya konuk olan Bakan Coşkun, Türk ekonomisini değerlendirdi. Türk ekonomisinin yıllardır, "borsa, faiz, döviz" üçgeninde döndüğüne dikkat çeken Coşkun, ekonomiyi bu üçgenden kurtaracaklarını ve reel ekonominin tekrar ön plana çıkacağını söyledi. AK Parti hükümeti ile birlikte, siyasi istikrarın sağlandığını ifade eden Coşkun, siyasi istikrar ile birlikte ekonomik istikrarın da oluşmaya başladığını bildirdi.

Hareketlenme daha da artacak

Coşkun, yılın ilk yarısında ekonomide canlanma işaretleri aldıklarını ifade ederek, ekonominin nabzını üç çarşıdan tuttuklarını kaydetti. Coşkun, şöyle dedi: "Süleyman Demirel ilk başbakan olduğu zamanlar İstanbul'a geldiğinde üç piyasaya bakardı; Sultanhamam, Kapalıçarşı ve Perşembepazarı. Biz de bu üç çarşıya bakıyoruz. Tekstil sektörünün kalbi Sultanhamam'da, altın sektörü Kapalıçarşı'da, inşaat sektörü de Perşembepazarı'nda atıyor. Bu üç sektör, Türkiye'nin ana sektörleridir. Görüyoruz ki, bu üç çarşıda da hareketlenme başladı. Önümüzdeki dönemde bu hareketlenme daha da artacaktır" dedi.

Kimse artık borçları sormuyor

Ekonomide sağlanan istikrar ile birlikte borçların çevrilmesine ilişkin kaygıların ortadan kalktığına dikkat çeken Coşkun, kimsenin borçların çevrilmesi konusunda endişesinin kalmadığını söyledi. Coşkun, "Bizim için 'bunlar borçları ödeyemez; konsolidasyona giderler' dediler. Şimdi kimse borçların çevrilmesinden bahsetmiyor. Çünkü böyle bir sorun kalmadı. Şimdiki amacımız borç stoğunu aşağıya çekmek" dedi.

Çalma, çaldırtma, çalış

Yolsuzluk olaylarını da değerlendiren Coşkun, Türkiye'nin dünya ülkeleri arasında yolsuzlukta 3'üncü, rüşvette de 4. sırada yer aldığını hatırlatarak, yolsuzluklarla beraber Türk halkının yoksullaştığını söyledi. Geçmiş dönemin yolsuzluklarını araştırmak için Yolsuzluk Komisyonu kurduklarını hatırlatan Coşkun, "Meclis karar alırsa, suçlu bulunan bakanlar Yüce Divan'a gönderilecek" dedi.

Coşkun, hükümet olarak ilkelerinin, "çalma, çaldırtma ve çalış" olduğunu kaydetti.

BDDK bekleneni veremedi

Sanayi Bakanı Coşkun, bankacılık sistemini düzeltmek için oluşturulan BDDK'nın da istenilen başarıya sağlayamadığını bildirdi. BDDK'nın üzerine düşen görevi yeterince yapmadığını öne süren Coşkun, "Batık bankaların alacakları konusunda çok zaman kaybedildi. Bankacılık operasyonu Türkiye'ye 60 milyar dolara maloldu. Ancak, alacaklar konusunda yeterli tahsilat yapılamadı. Kemal Derviş döneminde, banka sahiplerinin mallarına el koymak için özel bir yasa çıkarıldı. Yasaya rağmen, batık banka alacakları ciddi olarak takip edilmemiş" dedi.

Faiz lobisi kriz çıksın istiyor

Ekonomide yaşanan olumlu gelişmelerin faiz lobisini rahatsız ettiğini ifade eden Coşkun, Türkiye'deki rant ekonomisinin dünyanın hiçbir yerinde olmadığını söyledi. Coşkun, bu rant ekonomisinden beslenenlerin, kendilerinden çok rahatsız olduğunu bildirdi. Coşkun, "Bu yıl, 65 katrilyon lira faiz ödeyeceğiz. Bu parayı alanlar rahatsız olmaz mı? Sanayici gibi, işçi, vergi, maliyet ile uğraşmıyorlar. Telefonla falan bonoyu yatırıyor parayı hemen hesabına geçiyor. Bu kadar rahat bir düzen, bu kadar haksız kaynak transferi dünyanın hiçbir yerinde yok. Sıcak para dediğimiz olayda da, her yıl haksız olarak 4-5 milyar dolar kaynak transferi yaşanıyor" diye konuştu. Faiz lobisinin, yeni bir kriz çıkarmak için büyük çaba sarfettiğini ifade eden Coşkun, ancak bu kez başarılı olamayacaklarını söyledi. Coşkun, şöyle konuştu: "65 katrilyonu paylaşan güçler gelişmelerden rahatsız. Hükümeti tahrik ederek, Merkez Bankası'na baskı yapsın yeni kriz çıksın istiyorlar. Muhalefet partileri de bunu istismar ediyor. Kriz çabalarının tümü boşa çıkacak. Türk ekonomisi adım adım düzlüğe çıkma yolunda ilerliyor." Devletin büyük bir israf batağı içinde olduğunu belirten Coşkun, devletin israf yaratan hantal yapısından da kurtulması gerektiğini kaydetti. Coşkun, devleti bu hantal ve israfçı yapıdan kurtarmak için, çalışma başlattıklarını vurguladı.

Kambiyo affı geliyor

Devletin, vatandaşıyla barışmasına yönelik projelerin, ekonomide büyük bir rahatlık sağladığını ifade eden Coşkun, vergi, SSK, Bağ-Kur, elektrik barışından sonnra şimdi de, "kambiyo barışı" hazırladıklarını söyledi. Coşkun, "Şimdi de kambiyo barışı geliyor. Dışarda 1.6 milyar dolarlık getirilemeyen ihracat dövizleri var. Onlarla ilgili bazı sorunlar var. İhracatçı ve ithalatçılar, krizin getirdiği sorunlarla bu parayı getirememişler. Onlarla ilgili çalışmalar son aşamaya geldi. Bu paranın tamamı Türkiye'ye getirilecek" dedi.

Ekonomide Özal devrini yaşıyoruz

Sanayicinin önündeki mayınların temizlenmesine yönelik çalışmaların devam edeceğini vurgulayan Coşkun, bu çerçevede önümüzdeki dönemde, vergi oranlarının indirilmesi ve enerji maliyetlerinin azaltılmasına yönelik projeleri uygulamaya koyacaklarını kaydetti. Coşkun, "Türk ekonomisi, şu anda 1. Özal devrini yaşıyor. 1983-1987 arasındaki kalkınma hamlesini tekrar başlattık" diye konuştu.