AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

G Ü N D E M

'Sultan' kavgası

ÇGD'de fikir hırsızlığı yapmakla suçlanan gazeteci-yazar Can Dündar'ın, üyelikten ihracının reddedilmesi ve genel yönetim kuruluna seçilmesi, dernek üyeleri arasında kavgaya neden oldu.

Basın çalışanları çevresinde büyük bir örgütlülüğe sahip olan Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin (ÇGD) yönetiminde, huzursuzluk yaşanıyor. Aralarında, gazeteci-yazarlar Tuncay Özkan, Emin Çölaşan, Can Dündar, Derya Sazak ve Fikret Bila ile eski milletvekili Erol Al'ın da bulunduğu bir grup üyenin, ihraç kararlarının yer aldığı 240 sayfalık ÇGD Onur Kurulu Raporu, basın dünyasında yankı uyandırdı. Rapor, "Gazetecilik ve Ahlak" adı ile kitap haline getirildi. 234 sayfalık raporda, "Haber ve ahlak, dünyada basın ahlakı, Türkiye'de basın ahlakı, basında tekelleşme ve ahlak, basın ahlakının önündeki temel engeller" konularında ayrıntılı yorumlara yer verildi. ÇGD Genel Kurulu'nda sert tartışmalara yol açan raporda, yer alan Özkan, Çölaşan, Dündar, Sazak ve Bila'nın üyelikten ihraç edilmesine ilişkin karar reddedilirken, diğer tüm kararlar kabul edildi. Bu isimlerin ihraç kararının reddedilmesi ve intihalle (fikir hırsızlığıyla) suçlanan ünlü gazeteci Can Dündar'ın genel yönetim kuruluna seçilmesi, dernek üyeleri arasında kavgaya neden oldu. Dündar'ın yönetime yeniden seçilmesi üzerine ÇGD'nin kurucularından olan Onur Kurulu Başkanı Rahmi Yıldırım, eski Genel Sekreter Metin Aksoy, Evrensel Gazetesi Ankara Temsilcisi Fevzi Argun ile Ali Tartanoğlu, bu tutumu protesto ederek topluca istifa ettiler.

Metin Aksoy, istifa dilekçesinde, "İntihali (fikir hırsızlığı) meşrulaştıran (!); medya patronlarının sözcülüğüne soyunmuş sözde gazetecilerin, ÇGD çatısı altında kalmalarına onay veren" bir anlayışın sorumluluğunu paylaşmak istemediğinden üyelikten ayrıldığını bildirdi.

Kavgaya Şoray'ın hayatı neden oldu

ÇGD Onur Kurulu Raporu'nda belirtildiğine göre, "intihal" suçlamasına hedef olan Can Dündar'la ilgili olaya, ünlü sinema sanatçısı Türkan Şoray'ın hayat hikayesi neden oldu. Olayın Dündar'la ilgili boyutu şöyle gelişti: AFA Yayınları arasında 1993 yılında çıkan ve Türkan Şoray'ın hayatının konu edildiği "Yeşilçam'da Bir Sultan" adlı kitabın yazarları Prof. Dr. Seçil Büker ve Canan Uluyağcı, sözkonusu kitabı kendilerinden izin almadan ve kaynak belirtmeden işlediği iddiasıyla Can Dündar aleyhine Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne tazminat davası açtılar. Dava dilekçesine göre, çalıntı olduğunun anlaşılmaması için belgeselde Türkan Şoray da konuşturuldu. Davaya bakan Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, tanık olarak Türkan Şoray'ı da dinledikten sonra bilirkişi raporu hazırlattı. Mahkeme 12 Temmuz 1999 tarihli ilk kararında, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun ihlal edilmediği gerekçesiyle davayı reddetti.

Yazarların temyizi üzerine dava, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nde incelendi ve mahkeme yerel mahkemenin kararını bozdu. Dava 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yeniden görüşüldü. Mahkeme bu kez eski kararından dönerek, Dündar'ın mahkumiyetine karar verdi. Tarafların temyizi üzerine dava yeniden Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne gitti. Daire, yerel mahkemenin kararını davacılar lehine bozdu. Yerel mahkeme bu kez, bozulan kararında direndi. Bunun üzerine dava, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nda incelemeye alındı. 43 üyenin bulunduğu Hukuk Genel Kurulu, 2 Nisan 2003 tarihli kararında, "intihal" suçuna dikkat çekerek, davacılar lehine yerel mahkeme kararını bozdu. Dosya yeniden yerel mahkemeye iade edildi. İntihal macerasının yargı boyutunda, yerel mahkemenin şimdi yeni kararı bekleniyor.



10 Haziran 2003
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED