|
|
AK Parti lideri Tayyip Erdoğan, Türk dış politikasında köklü bir değişikliğe adım attı. AB ülkelerinin "Kıbrıs sorunu çözülmeden Türkiye'nin üyeliği müzakere edilemez" tezine karşı, Erdoğan, "Bize müzakere tarihi verin ki, diğer sorunlar bir paket halinde ele alınarak çözülsün" önerisinde bulundu. Londra'dan Bürüksel'e geçerken uçakta gazetecilere açıklamada bulunan Erdoğan, Türkiye'nin AB üyeliğinden ayrı yürüttüğü Kıbrıs konusunu artık "üçlü bir paket" olarak ele alacaklarını açıkladı. Dün İngiltere Başbakanı Tony Blair'e de bu düşüncesini açıkladığını belirten Erdoğan, Avrupa Ordusu (AGSP), Kıbrıs ve AB üyeliğinin bir arada değerlendirileceğini kaydetti. Üçlü paket halinde görüşelim Türkiye'nin bugüne kadar suni bir ayrım yaptığını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: "Bundan önce Kıbrıs, AGSP ve AB politikalarını ilintisiz göstermek yanlış bir yaklaşımdı. Başımızı kuma gömmenin anlamı yok. Görüştüğümüz bütün liderler bu konuları birlikte önümüze getiriyor. Bize söylenen 'Kıbrıs sorunu halledilmedikçe, Türkiye Kopenhag'ta tarih alamaz.' Ben de şunu söyledim; Siyaset netice alma sanatıdır. Siz müzakere tarihi verirseniz, diğer konular da olumlu yola girmiş olur. Bize 'Müzakere tarihi konusunda endişeniz olmasın' diyorlar. Tek endişeleri Kıbrıs. Ben de kendilerine o zaman üçlü paket halinde ele alalım dedim. Türkiye'den tek taraflı özveri beklenirse bu yanlış olur. Yunanistan da bizim gösterdiğimiz özveriyi göstermeli." Paketi bir prensip olarak, gündeme getirdiklerini anlatan Erdoğan, "12 Aralık'a kadar Kıbrıs'ın çözülmesi mümkün değil. O paketin önce bir ön müzakerelerini yapmamız lazım. Selanik Zirvesi'nden önce bitirebiliriz" dedi. Türkiye'nin aleyhine olmaz Avrupa Ordusu, Kıbrıs ve AB üyeliğinin bir paket halinde ele alınmasının Türkiye'nin aleyhine olmayacağını anlatan Erdoğan, "Bu, 12 Aralık'ta tarih alma gücümüzü artırır. Genel planı müzakere edilebilir bulduğumuz için karşı tarafa olumlu yaklaştığımızı söylüyoruz. Siz müzakere tarihi verirseniz, diğer konular da olumlu gitmiş olur" dedi. Erdoğan, açıklamalarının "geleneksel dış politikada değişim" olduğunun hatırlatılması üzerine, "Değişim olarak değil de gelişim olarak ele alırsak isabetli olur" diye konuştu. Erdoğan, "Kıbrıs planı için 'tarih konusunda bizi fazla sıkıştırmayın' demiştiniz. Bir esneklik olacak mı?" sorusuna da, "Tabii... 2003 Selanik öncesine kadar müzakereleri devam ettirmek suretiyle orada netice almanın isabetli olacağını düşünüyorum" cevabını verdi. Erdoğan, aynı düşüncesini, İngiliz ve Türk İşadamları ve Sanayiciler Birliği tarafından düzenlenen seminerde, yabancı bankacı, yatırımcı ve işadamlarına da aktardı. Olay Kıbrıs'ta düğümleniyor Öte yandan, Erdoğan, önceki gün Almanya'dan ayrılırken de Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesine olumsuz yaklaşanların öne sürdüğü gerekçeyi ise Kıbrıs'ın oluşturduğunu söyledi. Yunanistan Başbakanı Simitis'in 'iki parçalı devlet' tezine karşı Türkiye'nin 'iki kurucu devlete dayalı ortaklık devleti'ni savunduğunu kaydeden Erdoğan, "Bütün olay Kıbrıs'ta düğümleniyor" ifadesini kullandı. 'İki kurucu devlet' ifadesi AB konusundaki alternatifleri güçlü bir irade ile ortaya koyduğunda Schröder'in, "seçimi neden bu kadar farkla kazandığınızı anladım" dediğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Kıbrıs meselesi. Olay şu anda malum; toprak, mülkiyet, göçmenler konusu. Bir diğeri de dün Simitis söyledi, 'parçalı devlet' ifadesi. Biz, parçalı devlet değil, iki kurucu devlete dayalı ortaklık devleti diyoruz. O çok önemli. Onu zaten kabul ettiğiniz zaman bunu onlar havada kabul ediyor. Burada hassas olmak lazım. Müzakerelerde oradaki nüansların çok iyi değerlendirilmesi lazım. Bu nüansların halli gerekiyor. Bunu başarabilirsek inanıyorum ki çok daha iyi bir netice olabilir." Erdoğan, Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt'la Başbakanlık Binası'ndaki görüşmesinin ardından da sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle birlikte, temaslarına ilişkin olarak Hilton Oteli'nde bir basın toplantısı düzenledi. Erdoğan daha sonra AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi ile bir araya geldi. AB Komisyonu Binası'ndaki görüşme, 1 saat sürdü. Görüşmenin başbaşa geçtiği kaydedildi. 'AB ülkeleri ikili oynuyor' AK Parti lideri Erdoğan, önceki akşam Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve Dışişleri Bakanı Fishcer'le yaptığı görüşmelerden memnun kalmadı. Berlin-Londra arasında uçakta gazetecilerle sohbet eden Erdoğan, karar sürecinde etkili olan bazı ülkelerin 'ikili' oynadığını söyledi. Italya, Yunanistan ve İspanya'dan, "tam destek" sözü alan Erdoğan, Almanya'nın yaklaşımını şöyle değerlendirdi: "Acaba diyoruz ki; bu bir stratejinin uygulaması mıdır? Yoksa iyi adam kötü adam rolleri paylaşılmış bu mu oynanıyor? Shcröder ve Fischer'le yaptığım görüşmede ısrarla müzakere tarihinin 12 Aralık'ta verilmesi üzerinde durdum. Onlar ise 'bunu beklemeyin; Tarih için tarih verilir, biz de bunun için çalışacağız' diyorlar." Alman vakıfları davası Almanya, Fransa ve Ingiltere'nin belirleyici olduğunu ancak Almanya'da Türkiye'yi istemeyen Hıristiyan Demokratların etkisi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "6 Alman vakfına karşı Türkiye'de dava açılmasının Almanya'yı çok rahatsız ettiğini" bildirdi. Erdoğan, kendisinin, "yargıya müdahale edemeyeceklerini" söylediğini aktardı. Tarih alamazsak Şu ana kadar aday ülkelerden müzakere tarihi almayan kalmadığını hatırlatan Erdoğan, "Türkiye'ye müzakere tarihi verilmezse bunu bütün kurum ve kuruluşlarımızda değerlendirmek suretiyle bir karara varmak durumundayız" dedi. Erdoğan, CHP lideri Baykal'ın da sosyalist liderlerle geçen hafta Varşova'da bir araya geldiğini de hatırlatarak, "Cuma günü saat 11'de Sayın Baykal'ı ziyaret edeceğim ve bu konuları müzakere edeceğiz. Bundan sonraki yol haritasını beraberce değerlendireceğiz" dedi. VELİ TOPRAK LONDRA
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Ramazan| Arşiv Bilişim| Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |