Trump’ın Kongre baskını affı

04:0024/01/2025, Cuma
G: 24/01/2025, Cuma
Kadir Üstün

Başkan Trump’ın ilk icraatlarından birisi 6 Ocak 2021’de gerçekleşen Kongre baskını olaylarına karışanların tamamını affetmek oldu. Trump daha geçen hafta güvenlik güçlerine karşı şiddete karışanların affedilmemesi gerektiğini söyleyen Başkan Yardımcısı J.D. Vance’i yalancı çıkarırcasına attığı bu adımla öngörülemez yönetim tarzına devam edeceğini tekrar göstermiş oldu. Trump bu afla kendini destekleyenlere sahip çıkacağı mesajını vermeye çalışıyor ancak polis memurlarına saldıranların affedilmesinin

Başkan Trump’ın ilk icraatlarından birisi 6 Ocak 2021’de gerçekleşen Kongre baskını olaylarına karışanların tamamını affetmek oldu. Trump daha geçen hafta güvenlik güçlerine karşı şiddete karışanların affedilmemesi gerektiğini söyleyen Başkan Yardımcısı J.D. Vance’i yalancı çıkarırcasına attığı bu adımla öngörülemez yönetim tarzına devam edeceğini tekrar göstermiş oldu. Trump bu afla kendini destekleyenlere sahip çıkacağı mesajını vermeye çalışıyor ancak polis memurlarına saldıranların affedilmesinin ‘kanun ve düzene’ vurgu yapan siyasi platformunun altını oyduğu açık. İlk döneminin aksine çok daha fazla siyasi sermayeyle iktidara gelen Trump bu adımından ciddi zarar görmeyecektir. Ancak Trumpçı olmayı kanun, düzen ve devletin üzerinde tuttuğu mesajını vermekle bu sermayesini erken harcamaya başlamayı tercih ettiği anlaşılıyor. Bundan daha da önemlisi seçim sonuçlarını şiddet kullanarak değiştirmek üzere Kongre’yi basan ve kamu düzenini tehdit eden bireylerin bizzat Başkan tarafından affedilmesi, Amerikan siyasi kutuplaşmasının artık son derece uç bir noktaya geldiğini gösteriyor.


KAOS YÖNETİMİ

Trump ilk başkanlık döneminde attığı birçok adımda hukuk davaları, siyasi muhalefet, bürokratik direniş ve toplumsal protestolarla karşılaşmıştı. Örneğin, Müslüman ülkelere koyduğu seyahat yasağı legal engellere takılarak mahkemelerden dönmüştü. Rusya soruşturması bağlamında Trump’ın Putin’le ilişkisine şüpheyle yaklaşan muhalefet Başkan’ın dış politikada manevra alanını daraltacak CAATSA yasasını geçirmek gibi adımlar atmıştı. Trump’ın deklare ettiği birçok karar da Washington’ın sivil ve askeri bürokrasisi tarafından ya uygulanmadı ya da uygulanıyormuş gibi yapılarak geçiştirildi. Charlottesville’deki neo-Nazi yürüyüşü ve George Floyd olayları da aşırı sağın yükselişi ve Trump’ın ırkçılığa prim verdiği tartışmaları eşliğinde geniş toplumsal protestolara neden olmuştu. Trump’ın siyasi sistemin neredeyse her unsuruyla bu şekilde çarpışması ve kaotik yönetim tarzı, son derece çalkantılı bir başkanlık dönemine imza atması sonucunu doğurmuştu. 6 Ocak Kongre baskını olayları da karmaşa dolu bir dört yılın ardından bu kaos dönemini adeta taçlandıran zirve noktası olmuştu.


‘PENCE’İ ASIN’ SLOGANLARI

Sürekli medya mensupları, siyasetçiler, bürokratlar ve yabancı liderlerle atışarak gerginlik siyasetinde ısrar eden Trump, Biden’ın 2020 seçimlerini kazandığını da kabullenmemişti. Trump seçimi kaybetmesinin sadece hileyle mümkün olacağı tezini kampanya söyleminin önemli bir parçası haline getirmişti. Pandemi koşullarında eyaletlerin postayla oy verme pratiğini istisna olmaktan çıkarıp standartlaştırmasını sürekli gündeme getirerek bu yöntemin seçime halel getirdiğini iddia etti. Eyaletlerin seçim sonuçlarını Biden lehine tasdik etmesini engellemek için yoğun çaba gösteren Trump, bu çabaları boşa çıkınca son çare olarak Kongre’nin seçim sonuçlarını resmileştireceği 6 Ocak 2021 gününe odaklandı.

Kendi Başkan Yardımcısı Mike Pence’e sonuçları kabul etmeyip eyaletlere geri göndermesi için baskı yapan Trump, bunu kabul etmeyen Pence’e karşı da ağır ifadeler kullandı. Washington’a gelen binlerce kişilik Trumpçı kalabalıktan yükselen ‘Pence’i Asın!’ sloganları hayra alamet değildi ve bazı organize grupların da dahliyle gerçekleşen Kongre baskını Amerikan siyasi tarihine kara bir leke olarak geçti. Adalet Bakanlığı olaylarla ilgili isyana teşvik veya ayaklanma davası açmakta tereddüt edince, Trump’ın başkan adaylığına giden yol açık kaldı. Yargı Trump’a karşı kalkışma iddiasıyla dava açmakta geç kalınca seçim sathına girildi ve böyle bir davanın açılması siyaseten imkânsız hale geldi.


6 OCAK SİYASETİ

Toplumun büyük çoğunluğu tarafından kınanan Kongre baskını olaylarının Trump’ın siyasi kariyerinin sonu olduğunu düşünenler yanıldıklarını fark etmekte gecikti. Daha önce Ukrayna lideri Zelenski’ye Biden’la ilgili baskı yaptığı için görevden alma süreci başlatılan Trump, 6 Ocak olayları dolayısıyla görevden alma sürecine ikinci kez muhatap olarak tarihe geçti. Sandıkta kaybeden, seçim sonuçlarını kabullenmeyi reddeden ve iki kez görevden alma sürecine muhatap olan Trump’ın artık siyaseten bittiği şeklindeki analizler yanlış çıktı. Trumpçı taban üzerindeki hakimiyeti, Trump’ın Cumhuriyetçi Parti’yi tamamen ele geçirmesini sağladı. 2024 başkanlık yarışına hevesli birçok isim Trump’ın desteğini almadan başarılı olamayacağının farkındaydı. 6 Ocak olaylarının onu bitirdiğini ve Cumhuriyetçi Parti’nin farklı bir çizgiye evirilmesini savunanlar ise azınlıkta kalarak başarısız oldular. Partiyi geri almaya gücü yetmeyeceğinin farkında olan elitler, 6 Ocak olaylarını kınasa da zaman içerisinde teker teker Florida’ya giderek Trump’a biat ettiler.

Biden döneminin yüksek enflasyon ve sınır güvenliği gibi sorunlarını kampanyasının merkezine oturtan Trump, kendisine karşı açılan dava süreçlerini de siyasi mağduriyet olarak lanse etmeyi başardı. 2020 seçim sonuçlarını kabullenmeyen Trump, bu sayede kendi tabanını yanında tuttu. Biden’ın yemin törenine katılmayarak seçimlerin meşru olmadığı mesajını vermeye devam eden Trump, 2024 seçimlerine doğru da gene hile yapılacağı şeklinde seçim propagandası yapmaya devam etti. Seçim sonuçları lehine gerçekleşince bu iddiaları tekrar gündeme getirmeyen Trump, tabanının gözünde kendisine ait olan başkanlığı geri almış oldu.

Sistemle savaştığını, seçimde hile yapıldığını ve derin devletin başkanlığı zorla elinden aldığını simgeleyen 6 Ocak olaylarında ceza alan mahkumlar Trump için kendisini destekleyen masum vatandaşlardı. Bu anlatının gereği olarak kendisinden bir af bekleniyordu ancak şiddete karışan isimleri de affa dahil etmesi kamu düzenini bozanlar kendi taraftarıysa sorun yok mesajı veriyor. Trump’ın 2020 seçimlerinin çalındığı tezinin adeta aklanması anlamına gelen bu affın hemen sonrasında Cumhuriyetçilerin Temsilciler Meclisi’nde yeni bir komisyon kurarak meseleyi araştırmayı planladığının açıklanması da Trump’ın konuyu kapatmak istemediğini aksine bu mesele üzerinden siyaset yapmayı amaçladığını gösteriyor. Trump’ın 6 Ocak olayları üzerinden siyaset yapmasının taraftarlarını unutmadığı mesajını verdiği açık ancak bunun ülkedeki siyasi kutuplaşmayı azaltmaya yaramayacağı da kesin.

#ABD
#Trump
#Kadir Üstün