Ka'de (Oturma) Hadisleri
2639-
İbnu Ömer (ra)'nın yanında namaz kıldım ve namazda çakılları alt üst ettim. Bana: "Çakılları alt üst etme.
Zira çakılların çevrilmesi şeytan işidir. Sen de Resulullah'ın yaptığı gibi yap. Ben O'nun ne yaptığını gördüm" dedi. Ben: "Resulullah'ın ne yaptığını gördün?" diye sordum. "Şöyle" dedi ve sağ ayağını dikti, solunu yatırdı. Sağ elini sağ uyluğu üzerine, sol elini de sol uyluğu üzerine koydu. Şehadet parmağıyla da işaret etti. (Bir diğer rivayette şöyle denmiştir: "Baş parmağı takip eden parmağı ile kıbleye işaret etti, nazarlarını da ona dikti.")2640-
Resulullah (sav) namazda oturunca, sol ayağını (sağ) uyluğunun ve bacağının altına koyar, sağ ayağını da yere döşerdi.
"2641-
Resulullah (sav) (namazda oturur vaziyette iken), dua edince, hareket ettirmeksizin parmağıyla işaret yapar, bu vaziyette dua (teşehhüd) okurdu. Sol eliyle de sol uyluğunun üzerine dayanırdı.
(Bir diğer rivayette şöyle gelmiştir: "Gözü de işaretinden ayrılmazdı.")2642-
Resulullah (sav) sol ayağını yere yaydı, elini sol uyluğunun üzerine koydu, sağ ayağını da dikti. Nesai'nin bir rivayetinde: "Kollarını, uyluklarının üzerine koydu.
Şehadet parmağıyla işaret ederek dua ediyordu (teşehhüdü okuyordu)."2643-
Mus'ab ibnu Sa'd İbnu Ebi Vakkas'ın şöyle söylediğini işittim: "Babamın yanında namaz kılmış, namazda avuçlarımı iç içe kavuşturup uyluklarımın arasına koymuştum. Babam bu tarzdan beni men' etti ve: "Biz de bir ara böyle yapmıştık.
Ondan nehyedildik ve ellerimizi dizlerimizin üzerine koymakla emrolunduk" dedi.2646-
Nesai'deki rivayette şu ziyade var: "Namazın sona erdiği rek'atte sol ayağını geride bırakmış ve uyluk kemiğine dayanarak oturmuş, sonra da selam vermiştir. Yine Nesai'nin bir diğer rivayetinde şu ziyade var: "Şehadet parmağını kaldırmış ve onu hafif eğmiş (vaziyette teşehhüdü okuyordu)."
2648-
Nesai'nin rivayetinde şöyle denmiştir: "... (Namazın sünneti) sağ ayağını dikmen, parmaklarını kıbleye yöneltmen ve sol (ayak ) üzerine de oturmandır."
2650-
Resulullah (sav) ilk iki rek'atte oturunca, (çabuk) kalkmak için sanki kızgın taş üzerine oturmuş gibiydi.