İYİ Parti'de 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin ardından başlayan kaos iyice tırmandı. HDP ortaklığındaki masada bulunması nedeniyle parti tabanından tepki alan Akşener, yaşanan oy kaybının sorumlusu olarak suçlandı.
Her konuşmasında eski ortaklarını hedef alan ve yerel seçimde ittifak çağrılarına kapıyı kapatan Meral Akşener, partisinde ardı ardına yaşanan istifalarla sarsıldı. Partideki kendisine en yakın isimlerin seçim başarısızlığını ve HDP ile ortaklığı eleştirerek istifa etmesi, genel merkezde yeni bir krize yol açtı.
İYİ Parti kasasındaki 132 milyon liranın eksik olması ve milletvekillerinden para istenmesi iddiaları ise şok etkisi oluşturdu. Hafta sonu katıldığı bir etkinlikte konuşan Akşener, kendisinin ve ailesinin banka hesaplarının incelendiğini söyleyerek oldukça sert açıklamalar yaptı.
Akşener, "Benim değil, oğlumun ve eşinin hesaplarının kontrol edildiği gayri resmi bildirildi. Bu doğru bir bilgi. Biz ilgili bankaya müracaat ettik, şimdi o gayri resmi bilgi resmi hale gelecek. Bunu ispat edemeyen şerefsiz oğlu şerefsizdir. İspat edildiği takdirde de ben bu politikayı tümden bırakacağım. Buradan belediye başkanlarına sesleniyorum, ben bu işlerde olmadığıma göre, şayet partimizde bu manada iş güç yapan var ise bunlar belediye başkanlarının bilgisi dahilinde midir? Sözcü'de, Halk TV'de, TELE1'de tebessüm edilerek sorulan soruların cevaplarını ben kendimle ilgili verdiğime göre şimdi ilgili belediye başkanlarına sormalarını talep ediyorum" demişti.
Partideki kayıp para skandalında adı geçen ve Meral Akşener'in hesaplarını incelettiği iddia edilen eski mali işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dikbayır ise, yaşananlara oldukça sert çıktı. CHP'ye yakın isimlerden Saygı Öztürk'e konuşan Ümit Dikbayır, Meral Akşener'e rest çekerek, "Genel Başkan, gerçeği ortaya çıkarmazsa, iddiaların araştırılması için savcılığa başvuracağım. Hakkımdaki iddiaların birisi bile kanıtlanırsa milletvekilliğinden istifa edeceğim" ifadelerini kullandı.
İYİ Parti'de kongrenin ardından milletvekillerinden 250 bin TL, 500 bin TL ve 1 milyon TL gibi paraların istendiğini söyleyen Ümit Dikbayır, "Bu durum bazı milletvekillerinin, 'Partinin parası mı yok, bizden para istendi?' diye sormalarına ve eleştirmelerine neden oldu. Bana soran milletvekilleri oldu. Kendilerine, '132 milyon lira civarında parayla devrettik. 10 Ocak 2024'de partiler devlet yardımı alacak. Bıraktığım para o tarihe kadar rahat rahat yeter' dedim. Yerime gelen arkadaşımız, "Kasamız eksi 16 milyon lirada" deyince, 'Vay efendim bu parayı Genel Başkan yedi' anlamı çıkarmaya çalıştılar. Genel Başkan'a bunu böyle intikal ettirmişler. Genel Başkan Yardımcısı aslında 'Kasamız 16 milyon eksi veriyor. Aslında 10 Ocak tarihine göre 16 milyon eksi veriyor' demek istiyor. Yani o tarihe kadar para yetmez demek istiyor. Bu da yanlış. Partiye bıraktığım para o tarihe kadar rahat yeter. Yerime mali işlere bakan kişi, neden öyle söyledi? Çalışanlara zam yapmamak için. Böyle şeyler olur mu? Vallahi, billahi çalışanlara zam yapmamak için kasamızda para olmadığı söylendi. Her şey ortada ama Genel Başkan'a gerçekdışı bilgiler veriliyor" açıklamasını yaptı.