İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tunceli'de yaptığı açıklamada devlet memurlarını tehdit eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi. "Buradan, Tunceli'den CHP'ye sesleniyorum. Bürokratı, memuru, polisi tehdit ederek tek parti günlerine dönülmemelidir." diyen Bakan Soylu, "Bunun çağrısını yapan genel başkanınızı kınamalısınız. Türkiye'yi eski günlerine döndürmemelisiniz" ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tunceli Öğretmenevi'nde düzenlenen AK Parti Teşkilat Akademisi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin AK Parti iktidarı dönemindeki gelişmesini anlattı.
Soylu, bu millete yeni bir heyecan verilmesi gerektiğini ifade ederek Tunceli’yi, Pülümür’ü turizm merkezi haline getirme hedeflerinin anlatılması gerektiğini söyledi.
Soylu, terörün ileriye daha güçlü adımlar atılmasını engellediğine dikkat çekerek şöyle devam etti:
"Bize bazen dudak büküyorlar, 'Sürekli vesayet diyorsunuz, nerede bu vesayet' diyorlar. İşte vesayet buradadır. Türkiye'nin 27 Mayıs'tan sonra ayağına vurulan prangadadır. AK Parti’nin 2002’de kırmaya başladığı, FETÖ ve PKK ile beraber kırıp attığı, cumhurbaşkanlığı hükümet modeli ile birlikte de tarihe gömdüğü vesayet budur. Bugün birilerinin iktidar hesabıyla, oy hesabıyla geri getirmek istediği sistem, aslında bu vesayetin ta kendisidir. Bunun müstevlileri de bu vesayete yaslanıp, onun sahiplerine sadakatle hizmet edip yükselmenin hevesindedir. Bunların her birinin bir efendisi vardır. Kimisinin efendisi Kandil'dir, kimisinin Pensilvanya'dır, kimisinin de kayıtsız şartsız taptıkları, kendilerine pusula belledikleri Batı'dır."
Parlamenter sistem çağrılarına cevap veren Soylu, şunları kaydetti:
- "Lafı eğip büken biri değilim. Açıkça söylüyorum. Bugünün parlamenter sistem çağrıları, tek parti dönemini aşeren bir zihniyetin ürünüdür. Buradan, Tunceli'den CHP'ye sesleniyorum. Bürokratı, memuru, polisi tehdit ederek tek parti günlerine dönülmemelidir. Bunun çağrısını yapan genel başkanınızı kınamalısınız. Türkiye'yi eski günlerine döndürmemelisiniz. Türkiye eski günlerine dönmemelidir. Türkiye'yi kutuplaştırarak Türkiye'yi kavga ortamına iterek dünyanın içerisinde bulunduğu bu pandemi dönemindeki bu maliyetten en az etkilenen Türkiye'yi bir kaosa döndürme çağrılarını siz CHP'liler olarak müdahale etmelisiniz. Siz bu ülkeye bir öneri getirdiniz de kim bugüne kadar yok dedi. Bu ülkede iktidar olmanın tek yolu sandıktır, onun da tek yolu milletin gönlüne girmektir, milleti tehdit etmek değildir."
"Birilerinin efendisi FETÖ olabilir, birilerinin efendisi PKK olabilir, birilerinin efendisi Batı olabilir. Bizim efendimiz millettir, millettir ve millettir." diyen Soylu, şöyle devam etti:
"İçişleri Bakanlığı neden 8 ay sürdü"
"Tweet atıp demişler ki 'Doğruyu söyleyenleri değil, hırsızları yakalayacaksın, 3600’ü alacaksın.' Maşallah, yılların terör örgütü, kiralık katil suikast örgütü, savcı Selim Kiraz’ı şehit eden terörist örgütü 'doğru söyleyenler' olmuş, biz yanlış olmuşuz. Ne güzel siyaset. Bir de üstüne güya da rüşvet teklif etmiş, 3600’ü alacaksın demiş. Yani diyor ki 'biz sana 3600’ü vadediyoruz, sen onu al, bizim adamlara dokunma.' Buna yapılacak tek yorum vardır. Bu yüzsüzlüktür Türkiye'ye ve Türk polis teşkilatına hakarettir."
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni bırakıp, parlamenter sistemine döneceklerin bir rahatsızlığının bulunduğunu ifade eden Soylu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde kararın da sözün de milletin, vesayetin olmadığını belirti.
- Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde talimatı Batı'nın veremeyeceğine dikkati çeken Soylu, "95 yıldır parlamenter sistemle yönetildik, Allah aşkına söyleyin, darbelerden başka ne kerametini gördük? Koalisyonları mı bitirdi, hayır. Terörü mü bitirdi, hayır. Darbeleri mi engelledi, hayır. Neyi çözdü? 'Başbakan olacağım' diyen hanımefendiye bir sorun bakalım, İçişleri Bakanlığı neden 8 ay sürebilmiş? 'PKK’nın siyasi kolu HDP meşrudur' diyen hanımefendiye sorun bakalım, İçişleri Bakanlığı neden 8 ay sürdü." diye konuştu.