Karadeniz Vakfı'ndan yapılan açıklamaya göre, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu ve Karadeniz Vakfı Başkan Yardımcısı Ali Bayramoğlu, Karadeniz Stratejik Araştırma Merkezi (KASAM) programında, iş dünyasında yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.
Küresel ekonominin ve değişimin yönlerini ele alırken Türkiye’nin 3 alanda attığı adımlarla mağduriyetleri gidermeye çalıştığını aktaran Avdagiç, şunları kaydetti:
Üçüncü olarak da kredi kanallarının devreye sokulduğunu belirten Avdagiç, esnafa destekler hazırlandığını, devreye girdiğini bildirdi.
Avdagiç, 1 hafta evvelki rakamlara göre, Türkiye’deki toplam kredi hacminin 1 trilyon 950 milyar lira civarında olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Avdagiç, bütün dünyada "akbabaların" dolaşmaya başladığını belirterek, şu anda sıkıntıda olan şirketler ve bir takım büyük şirketlerin çok ucuz bedellerle el değiştirebilir konuma geldiğini kaydetti.
Birçok ülkenin artık tedarik kaynağını Çin’den koparıp kendi ülkesinde veya kendi ülkesine yakın coğrafyada oluşturmaya çalıştığını anlatan Avdagiç, şunları kaydetti:
Batı, artık daha çok robotlaşmayla üretim üslerini daha çok kendi ülkelerinde kurmayı düşünüyor. Dolayısıyla pandemi krizinden sonra tedarik zincirinde yeni bir döneme gireceğimizi net bir şekilde görüyoruz. Ankara ile olan temaslarımızda belirlediğimiz 3 kritik başlık var. Bunlardan biri de siber güvenliktir. Evden çalışma inanılmaz bir risk ortaya çıkardı. Çünkü IT sistemleri dışarıdan çalışmaya uygun dizayn edilmemişti. Dışarıdan bir sürü insan bağlanınca IT zafiyetleri ortaya çıktı.”
Türkiye'nin yurt içi e-ticaret noktasında bir sıkıntısı olmadığını belirten Avdagiç, şöyle devam etti:
Avdagiç, AVM’lerin açılmasının konuşulduğunu, artık yeni düzenlemeler de gerektiğini belirterek, "Almanya, mesela, AVM havalandırmaları için yeni standartlar getirdi. Türkiye de AVM’ler devreye girerken yeni bir risk dalgasını önlemesi lazım. Türkiye dijitalleşme noktasında kötü bir noktada değil ama hızla gelişen dünyaya önümüzdeki dönem için daha fazla hazırlanması lazım. Biz de İTO olarak bu dönemde adımlar attık." ifadelerini kullandı.
Bu süreçte paranın az harcandığını ve bunun ekonomik hayata hemen yansıdığını aktardı.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, pandemi etkisiyle ilk olarak 23 Şubat'ta karşılaştıklarını belirterek, Türkiye’nin Orta Doğu ve Orta Asya bölgelerindeki kara yolu ticaretinde karşılaştığı zorluklara ilişkin şunları kaydetti:
“Pazar günüydü, üyelerimiz aradılar ve Orta Asya’ya gitmekte olan tırlarımızın Türkmenistan’a giremediğini söylediler. Türkmenistan’ın kapıları kapattığını duyunca panik oluştu. Biz 40 bin taşıma yaparak İran üzerinden Orta Asya’ya senede 6 milyar dolarlık mal naklediyoruz. O gün de İran içinde bulunan yaklaşık 1.500 arabamız Orta Asya’ya gitmek üzere bekliyordu. Ancak Türkmenistan sadece kendi vatandaşı olan şoförleri aldı, bizimkiler İran’da kaldılar. İleri gidemiyorlar, geri dönmeleri de bir sürü mevzuata tabidir. Yani biz ilk olarak 23 Şubat’ta böyle tanıştık bu tabloyla sonra Irak ve İran kapıları da kapandı. Irak bizim için çok önemli bir ülke. Irak’a senede 9 milyar dolarlık mal ihraç ederiz ve bunu da yaklaşık 600 bin seferle yaparız. Yani senede 600 bin aracımız Türkiye’de mal alır, Irak’a taşır. Birden kapıların kapanması bizi çok zor duruma soktu. Irak’ta 6 bin küsür şoför arkadaşımız vardı. İran’da bu rakam 1.500 civarıydı. Irak’a her gün 1.500 sefer yapıyorduk."
Nuhoğlu, ilgili bakanlıkların toplantılarda hızlı kararlar alınmasına katkı sağladığını aktararak, "Biz İran’daki 1.500 şoförümüzün evraklarını hazırladık ve geri dönmelerini sağladık. Bu 25 gün sürdü. Irak’ta bu farklı gelişti. Çünkü orada taşıma çok yoğundu. 29 Şubat’ta Irak kapısı kapandı, biz 1 Mart’ta temassız ticareti hayata geçirdik. 2 Mart’ta hiçbir aracımız ve şoförümüz karşıya geçmeden aracı tampon bölgede değiştirmeye başladık. Yani, tır o bölgede dorseyi bırakıyor, karşı taraftan gelip çekiciyle alıyorlar. Şu anda yaşananları tam olarak anlamakta zorlanıyoruz, bundan sonra karşımıza ne çıkacağını da tam olarak göremiyoruz. Bazı şeylerin değişeceğini biliyoruz ama nasıl değişeceğini bilmiyoruz. Buna hazırlıklı olmak gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
88 trilyon dolarlık dünya ticareti içinde lüks tüketim payının çok yüksek olduğuna dikkati çeken Nuhoğlu, "Son aylarda dünya ticaretinde rakamların düşüyor ve sektörler sarsılıyor. İnsanları tekrar tüketmeye yöneltmek ve lüks harcamaların devamı için piyasada güvenin oluşması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Nuhoğlu, Türkiye'nin, halkına sermaye, vergilerin ertelenmesi ve kredi açısından sağlam kamu desteği verdiğini bildirdi.