T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
T E L E V İ Z Y O N | 6 ŞUBAT 2006 PAZARTESİ | ||
|
Dünya'nın yaralıları
1980 sonrası Türk sinemasının en önemli isimlerinden biri olan Yavuz Turgul'un gişe rekorları kıran filmi Eşkıya'dan sonra çektiği ilk film olan ve yine Şener Şen'le çalıştığı Gönül Yarası TV'de ilk kez ekranda.
1980 sonrası Türk sinemasının en önemli isimlerinden biri olan Yavuz Turgul'un gişe rekorları kıran filmi Eşkıya'dan sonra çektiği ilk film olan ve yine Şener Şen'le çalıştığı Gönül Yarası TV'de ilk kez ekranda. 2004'ün en iyi Türk filmi olarak nitelenen, Queens Film Festivali'nde başrol oyuncularından Meltem Cumbul'a En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazandıran ve En İyi Film seçilen Gönül Yarası, bu yılki Oscar listesinde de En İyi Yabancı Film dalında aday adayı olarak yeraldı, ancak geçtiğimiz günlerde Akademi'nin yaptığı açıklamaya göre Oscar adaylığına yükselemedi. Film Uluslararası Palm Springs Film Festivali'nde de, Meltem Cumbul'a En İyi Kadın Öyuncu Ödülü'nü kazandırdı. Temel kavramı "adanmışlık" olan filmde, kişilerin hayatlarını herhangi bir düşünceye, ideolojiye, kişiye adadıklarında yakın çevrelerinden uzaklaşmaları ana tema olarak yeralıyor. Meltem Cumbul'un canlandırdığı "Dünya" karakterinden yola çıkarak herkes tarafından sevilen ancak kimse tarafından ulaşılamayan olarak simgeleştirilen dünya sevgisi de filmin ilginç noktalarından birisi. Film, Yeni Cami ve Galata Köprüsü görüntüsü ile sonlanıyor. Filmi cami ile sonlandırmanın nedeni ise, hayatın bir köprü olduğu ve cami ile sonlanacağının göstergesi olarak yorumlanmıştı. Konusu şöyle: ÜÇ KİŞİLİK TEK YARA Hayatını Anadolu'da geçirmiş, öğrencilerine adamış, bunun için ailesinden vazgeçmiş öğretmen; Nazım. Kocasından kaçıp, kızıyla İstanbul'a yerleşen ve bir pavyonda çalışan türkücü; Dünya. Eski karısı Dünya'ya takıntılı bir aşkla bağlı, gözü kara bir adam; Halil. Nazım Bey, emekli olduktan sonra İstanbul'a yerleşir ve arkadaşı Takoz'un taksisinde çalışmaya başlar. Dünya ise pavyonda çalışan ve eski kocası Halil ile başı belada olan bir kadındır. Bir gün, Nazım'ın taksisine bindiğinde ikisinin de hayatı değişir. Dünya'nın eski kocası pavyonu basınca, Nazım, Dünya ve küçük kızına sahip çıkar. GÖNÜL YARASI
Nuri Sesigüzel'le türküleri 'Paylaştıkça' Türk halk müziğinin usta yorumcusu Nuri Sesigüzel Şebnem Kısaparmak'la Paylaştıkça'ya konuk oluyor. Türkülerin ve şiirlerin okunacağı programda yazarak derdini anlatan ve çözüm bekleyen seyircilerin mektupları da uzmanlar tarafından okunarak cevaplanıyor. KANAL 7 / 16.00
Bir kaos ülkesi olarak Irak'ın Kırılma Noktası Ramazan Öztürk'ün sunduğu Kırılma Noktası'nda Irak'ta yaşanan kaos var. Programda, her gün bombaların patladığı, yüzlerce insanın hayatını kaybettiği Irak'ta, "ölmek istemiyoruz" diye haykıran halkın feryadı ekrana taşınıyor. Program halkın hükümetten beklentilerini ekrana aktarıyor. TRT1 / 22.05
Siyaset, psikoloji, sanat "Konuşabilir miyiz?" Haftaiçi her sabah Ankara'dan canlı yayınla evlere konuk olan Erkan Tan'ın sunduğu 'Konuşabilir miyiz'e Ak Parti Kocaeli Milletvekili Nevzat Doğan, aile terapisti-psikolog İlkim Öz ve 7 buçuk yaşında konçertoda solist olarak çalmaya hazırlanan Berfin Aksu konuk oluyor. Programda, siyasetten psikolojiye dek hayata dair her konu kendine yer buluyor. TV8 / 09.00
HAZİRAN GECESİ Özcan Deniz ve Naz Elmas'ın rol aldığı dizi, sondan 3. bölümü ile ekranda. Baran Kemal'le karşı karşıya gelir. Havin, Baran'dan haber alamamaktadır. Mevcut ve Suat Duygu'nun evine girip fotoğraf bırakıp kaçarlar. KANAL D / 22.40
BEYAZ GELİNCİK Erkan Petekkaya'nın rol aldığı dizide Ömer'in, Ceren'le evlenince ayrı bir eve çıkmayı düşünmesi Halil ve Gülizar'ı sinirlendirir. Mustafa ise, eşine hediye almak ister ama üzerindeki gözlerden habersizdir. ATV / 21.45
BEŞİNCİ BOYUT Hasan Kıraç'ın yönettiği dizide, Reşat, işsiz bir adamdır. Gülseren ise, sakat ama bir kafesi olan, çalışan bir kızdır. İkilinin yolu kesişir. Birbirlerine âşık olan iki gencin evlenmesi ise aileler yüzünde hayli zor olacaktır. SAMANYOLU / 20.15 Filmlerden seçmeler Bolluk Ülkesi
Festivallerin ilgi gösterdiği film, adını müziklerinde de kilit rol oynayan Leonard Cohen'ın şarkısından alıyor. Konusu şöyle: Lana 10 yılını Afrika ve Avrupa'da misyoner babasıyla geçirdikten sonra Amerika'ya döner. Kısa süre sonra da Evsizler Derneği'nde çalışmaya başlar.
İzci
Çin ve Rus mafyası birbirine savaş açar ve New York'ta kanlı bir mücadele başlar. Rusların, Çinli suç patronunun damadını öldürmeleri üzerine, işler çığırından çıkar. Connor Spears adlı ünlü polis ise, olaya el koymaya karar verir.
Kiralık Katil
Ünlü bir Japon işadamı öldürüleceğinden şüphelenmektedir. Öldürülmesi durumunda, kendisini öldürecek kişinin bulunması için 100 bin dolarlık bir fon ayırır. İşadamı bir kiralık katil tarafından öldürülünce ailesi, katilin bulması için bir başka katili, Ngok Lo'yu görevlendirir.
Çifte Tehlike
Kocasını öldürmek suçundan mahkum olan bir kadın, aslında adamın hayatta olduğunu ve kendisine oyun oynadığını öğrenir. Çıkınca onu gerçekten öldürmemesi için bir neden yoktur, çünkü Amerikan yasalarına göre aynı suçtan ikinci kez mahkum olması imkansızdır.
In The Bedroom
Andre Dubus'un "Killings" adlı öyküsünden beyazperdeye uyarlanan film, üniversiteye başlamak üzere olan Frank'in âşık olma hikayesini anlatıyor. Ancak bu aşk trajik biçimde sonuçlanacak ve Franklin'in ailesini acıya boğacaktır.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Kültür |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |