T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y E M E K 2 NİSAN 2006 PAZAR
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Ramazan BİNGÖL

www.ramazanbingol.com

Sağlığın sırrı bitkilerde mi?

Çanakkale Zaferi'nin 91.yılını kutladığımız şu günlerde halkımızın askerlerimize verdiği önemi belirten ilginç bir tatlı hikâyesi anlatacağım.

Globalleşen dünyamızda artık Türkiye'deki şifalı bitkilerin haricinde diğer ülkelerden, özellikle de Uzakdoğu'dan ciddi şekilde ithal bitkiler geliyor. Bunun nedeni de son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşlanmayı geciktirici, güzelleştirici ve/veya çeşitli hastalıklara karşı iyileştirici olduğu ileri sürülen doğal ürünlere karşı ciddi bir yönelmenin oluşudur. Tabii ki, hangi ürünün hangi insana ne kadar faydası var, ne kadar süreyle ve ne ölçüde kullanılmalı, araştırılıp öğrenilmesi gerekiyor. Zannediyorum ki önümüzdeki yıllarda bu nevi ürünlerle ilgili ciddi sıkıntılar yaşanacak ve belki de birçok bitki türü insanlara zararlı diye yasaklanacak. Kim bilir belki de eczanelerden ilaç alırken belirli kuralları olduğu gibi "hangi bitki hangi insana ya da hastalığa iyi geliyor" diye kurallar belirlenecek ve bu kurallara göre hareket edilecek. Aslolan da böyle bir uygulamanın olmasıdır.

BAZI BİTKİLER YASAKLANDI

Mesela yeni bir olay; Türkiye'de bir anda salgın gibi Aleovera bitkisinin şurubu, çayı ve bir sürü çeşidi satılmaya başlandı. Bir ara bana da getirilen ve çayını da içtiğim bu bitki daha sonra Sağlık Bakanlığı'nca yasaklandı. Bu sadece bir örnek. Aynı şekilde enerji içeceklerinde de geçerli. Bir dönem yasaklanıp bir dönem serbest kalan bu türlü sağlıkla ilgili ürünlerde daha dikkatli olmak gerekiyor. En önemlisi de illaki kullanmak isteniyor ise güvenilir ve iyi firmalardan alınması gerekiyor. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir diğer husus kullanılacak ürünün daha önce denenmiş bir ürün olması gerekmektedir.

Yıllardır methini duyduğum ürünlerden birisi de "GİNSENG" yani Asya'da "Adam Bitki" denilen bir bitki. Ülkemize bu bitkiyi getiren Yunus Aksu senelerdir ürünün özelliklerini anlata anlata bitiremiyor. Ben de ısrarla iyice emin olmadan bu bitkiyi okuyucularıma tanıtamayacağımı söyledim ancak birkaç senedir gözlemlediğim kadarıyla kullanan insanlar bitkinin birçok faydasını gördüler. İncelemem sonucunda da sizlere tanıtmaya karar verdim. Gerçekten ilginç bir bitki.

ASTRONOTLARIN KULLANDIĞI BİTKİ

Çağımızın hastalıklarından strese karşı etkili olduğu, yaşlanmayı geciktirici etkisi bulunduğu, halsizlik, sinir yorgunluğu, düşük tansiyon, kronik dolaşım sistemi rahatsızlıklarına karşı vücut direncini güçlendirdiği, bronşit, astım ve alerjide başarılı sonuçlar verdiği, organizmayı zararlı etkilerden koruduğu gibi faydalarından söz ediliyor. İnsülin gibi fonksiyonel olduğu ve kan şekerinin düşürülmesinde etkinliğinden de bahsedilmektedir. Uzay çalışmaları sırasında astronotlara, protein gereksinimlerini karşılamaları, dirençlerinin kırılmaması ve radyasyona karşı korunabilmeleri için bol miktarda ginseng ürünleri verildiği de biliniyor. Ancak unutulmaması gerekiyor ki bazı rahatsızlıkları olanların bu bitkiden kullanması yarar yerine zarar veriyor. Özellikle de Hipertansiyon hastalarında ve östrojen hormon bozukluğu olan hastalarda kullanılması önerilmiyor.
Ginseng ürünlerini nereden temin edebiliriz?
Aksu Vital
Tel: +90 212 670 28 16
E-mail: info@aksuvital.com
Web: www.aksuvital.com

Erkek ve dişisi belli

Kirli çevre koşulları ve suni gübrelemeye karşı hassas olan bu bitkinin 400 yıllık olan köklerine de rastlanıldığı söyleniyor. Bir diğer ilginç yanı da büyüyüp olgunlaşırken bulunduğu toprağın bütün faydalı unsurlarını emen Ginseng'in yetiştirildiği topraklar uzun süre ekilemeyecek şekilde fakirleşiyor. En erken 6 yıl içinde toplanabilecek büyüklüğe erişen Ginseng'den aslında iyi bir ürün elde etmek için 14-15 yıllık bir büyüme sürecinin geçmesi gerekiyor. İnsan şekline çok benzeyen kökleri erkek ve dişi Ginseng olarak adlandırılıyor. Topraktan zamanı gelince sökülen kökler işlenecek fabrikalara getiriliyor. Sıkı bir kontrolden geçirilen kökler yıkanıp, özel bir yöntemle pişirilip kurutuluyor. Bu işlemin ardından kökler koyu kırmızı bir renk alıyor. Daha sonra da doğal şartları bozulmadan paketlenen Ginseng; çay, tablet ve diğer şekilleriyle kullanılıyor.

LEZZETLİ SÖZLER

Hataları örtmede gece gibi ol.
Tevazuda toprak gibi ol.
Her ne olursan ol,
Ya olduğun gibi görün,
Ya göründüğün gibi ol!

  DİĞER YAZILAR
  • Hoş mu erim?
  • 15. yüzyıl Osmanlı mutfağı
  • Kuş gribi tavuk ve marka
  • Kurtlar Vadisi ve künefe
  • Adana kebabına standart gerek
  • Soğuk günlerin sıcak dostu
  • Picasso tadında lokum
  • Ocakbaşı keyfi
  • Amerika'da restoran ve kafeler
  • 'Ahça çomahla bir mendil hamsi ver'
  • Hamsi efsanesi
  • Geri dön   Yazdır   Yukarı


    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi