|
|
kaşığı kırılır mı?
HALE KAPLAN ÖZ
30 yıllık bir kırılma Pilavdan Dönenin Kaşığı Kırılsın'da belli bir zaman diliminde yükselen değerlerin kırılımı, üç yakın arkadaşın belgeselinde gözler önüne seriliyor. Son otuz yılda yaşanan siyasi çalkantıların, toplum üzerindeki trajikomik etkileri ve koşullarla paralellik gösteren değişimin oluşturduğu uç karakterlerin kontrastlığı oyuna damgasını vuruyor. Üç uçlu sorunsal Üniversite yıllarında duvarlara pembe boya ile slogan yazan üç idealist gencin, polisten kaçarken birbirlerine verdikleri sözle başlıyor oyun: "Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın!" 1980 sonra, bu üç kişiden Edip, hapse girer, Zeynep ve Tarık ise evlenirler. Tarık'ın diğer arkadaşları gibi bol kazançlı reklamcılık işine girmesine Zeynep eleştirel bakmakta ve antikapitalist bir iş bulması için diretmektedir. Evlilikleri uzun sürmez, fakat dostlukları devam eder. Edip'in de cezaevinden çıkarak aralarına katılmasıyla, eski günlerdeki gibi bir arada olan üç arkadaş, ilk söz verdikleri günden artık çok uzaktadırlar. Sadece içeride olduğu için toplumsal dejenarasyonun dışında kalan Edip çizgisini korumaktadır. Üç arkadaş bir yayınevi kurarlar, Tarık mali ve idari işlerle ilgilenirken, Edip ve Zeynep, kendi kulvarlarında kitaplar yazar... Herşey yolunda hayat akıp giderken yaşadıkları bir patlama herşeyi alt üst eder Edip ve Zeynep ölür. Sarsıcı bir etkiyle kendine gelmesini sağlayan bu olay üzerine Tarık, ölen arkadaşlarının anısına bir belgesel çeker. Zaten izlediğimiz oyun da, onları tanıyan insanlarla yapılmış röportajların ve hayatlarından kesitlerin bulunduğu bu belgeseldir. Çok mesajlı, çok tiplemeli bir oyun
Sahnedeki olay geçişleri arasında verilen haber başlıkları ilerleyen zamanı ve toplumsal değişimi anlatarak, Türkiye'nin son otuz yılını bir film şeridi gibi gözler önüne seriyor. Toplumsal ve siyasal olaylara gönderme yapılan oyunda, tema cemiyet içindeki her türlü zümrenin yaşadığı kaçınılmaz dönüşüm ve yozlaşan kültürün getirisi yabancılaşma. Mizahın genel anlamda hakim olduğu oyunda, yakın tarih içinde toplumdaki
örnek olarak gösterilen belirgin birkaç bireyin tavrı ve duruşu tartışılıyor. Üç arkadaşı canlandıran, oyunun metin yazarları Sevilay Saral, Uluç Esen ve Cüneyt Yalaz sahnedeki her türlü tiplemeyle dinamik bir performans ortaya koyuyor. Sade bir dekor ve doğal kostüm tasarımına sahip olan oyunun prodüksiyonu kolektif, müzikleri ise Kardeş Türküler ve Mare Nostrum üyelerine ait. Bilgi için tel:0 212 287 02 32
|
|
|