T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

Kobay olma korkusu

'İtzheo Kampı'ndan Forschungszentrum Tıbbi ve Biyolojik Araştırma Merkezi'ne götürülen sığınmacıların burada kobay olarak kullanıldığı ileri sürüldü.

Almanya'da sığınmacıların barındıkları kamplarda, insanlık dışı bir uygulamanın korkusu yaşanıyor: Kobay olarak kullanılmak...

1997'de düzenlenen 'Yabancılar Yasası', bir zamanların sığınmacı cenneti olan bu ülkeyi tam bir cehenneme dönüştürdü. Sığınmacı Konutları'nın tümünde Hitler Dönemi' ndeki toplama kamplarının kuralları geçerli ve bu kamplarda barınanlar, kobay olarak kullanıldıkları kuşkusu içinde.

1998 yılında Eppendorf Hastanesi' nde yaşanan skandal sonrasında yoğunlaşan 'kobay olarak kullanılma' korkusu, yalnız sığınmacıların değil, Alman vatandaşlarının da, denek olarak kullanılabileceklerine ilişkin kuşkuların ana etkeni olmuş.

Prof. Dr. Frischbier' in görevden alınmasına neden olan ve 150' yi aşkın hastaya, eski teknoloji ile yüksek dozda radyasyon tedavisi uygulandığının kanıtlandığı skandal kurbanlarına, yüksek tazminatlar ödeneceği açıklanarak tepkiler yumuşatılmaya çalışılmıştı.

2 ay kobaylık devresi sonra oturum hakkı

Yabancılar Yasası'nın AB sonrasında daha da sertleştiği günümüzde, Schleswıll - Hostein Eyaleti'ndeki 'İtzheo Sığınmacı Kampı' Almanya' daki sığınmacıların kobay olarak kullanılma korkusunu yaşadıkları bir merkez.

İtzheo' dan çok sayıda sığınmacının geceleri ambulanslarla alınıp, Borstel' deki 'Forschungszentrum Tıbbi ve Biolojik Araştırmalar Enstitüsü' ne götürüldükleri ve orada istemleri dışında en az iki ay tutulduktan sonra, kendilerine 'insani nedenler' esas alınarak oturma izni verildiğini, resmi işlemler kanıtlıyor. Oturma izinleri iptal edilir korkusuyla isimlerinin açıklanmasını istemeyen sığınmacılardan, C. A ve B.H. yaşadıklarını şöyle anlattılar:

"1995 sonlarına doğru, kampa bir ambulans geldi, hiçbir sağlık sorunu olmayan ve o güne kadar kamp doktoruna hasta olarak bile başvurmamış B. H.'yi, 'sen hastaymışsın' diyerek, alıp götürdüler. Arkadaşım yaklaşık bir ay sonra, bana telefon açarak Borstel' deki Tıbbı ve Biolojik Araştırmalar Merkezi 'nde olduğunu ve en kısa zamanda yanında olmamı istedi. Bir Alman tanıdığımın çabaları sonucunda yanına ulaştığımda, kamptan 75 kg. olarak götürülen arkadaşımı 115 - 120 kg. olarak görünce tanıyamadım. B. H. 1 ay içinde kendisine çok sayıda ilaç verildiğini söyledi. B.H. ikinci ayın sonunda kampa geri getirildi ve bir hafta sonra da, kendisine 'insani nedenler' esas alınarak oturma izni verildi."

Bu arada her üç sığınma başvurusundan ikisinin siyasi gerekçelere dayandırılmasına karşın, bu hakkı elde edenlerin oranının yüzde bir olduğu Almanya'da, sığınmacıların yüzde doksan dokuzuna insani nedenler esas alınarak oturum hakkı verilmiş.

Araştırma merkezinin yöneticileri açıklama yapmaktan kaçındılar

Hamburg'tan 60 km. uzaklıktaki Parkalle 35, Borstel adresindeki, "Forschugszentrum Tıbbi ve Biyolojik Araştırmalar Merkezi" nin yöneticileri; izinsiz hiçbir açıklama yapamayacaklarını belirterek, tüm sorularımızı yanıtsız bıraktılar. Daha sonra telefonla konuşma olanağı bulabildiğimiz Başhekim Yardımcısı Prof. Bude Flad, hiçbir hastanın kendisine verilen ilacın ne olduğunu öğrenemeyeceğini vurguladı.



22 Ocak 2003
Çarşamba
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED