AB ve Türkiye arasında dün yapılan 42. Ortaklık Konseyi toplantısının ardından, AB tarafı, Ankara ile ilişkilerde genel tavrını bir değerlendirme raporuyla açıkladı. AB'nin Türkiye'deki son siyasi ve ekonomik gelişmelere yönelik tutumunun ayrıntılı biçimde yansıtıldığı 22 sayfalık değerlendirme raporunda, hükümetin demokrasi ve insan hakları alanındaki reformlarla ilgili çabasının memnunlukla karşılandığı belirtilirken, bu alanda atılacak adımların vakit geçirilmeden sürdürülmesi çağrısında bulunuluyor.

Raporda Kıbrıs'ta, taraflara, kalıcı çözüm için gerekli çaba göstermeleri çağrısına yer verilerek, özellikle KKTC'nin tavrını gözden geçirmesi çağrısında bulunuldu.

'Ordu' endişesi

Raporda, idam cezasının kaldırılması, Türkçe dışındaki dillerde eğitim ve yayına izin verilmesiyle olağanüstü hal uygulamasının kaldırılmasından memnunluk duyulduğu ifade edildi. Alman vakıflarının üyelerinin beraatinden de memnunluk duyulduğu kaydedilen raporda, işkencenin önlenmesi, ordunun siyasetteki rolü ile ifade suçundan hüküm giyenlerin AİHM kararları uyarınca tekrar yargılanmaları konusunda AB'nin hala endişeleri olduğu vurgulandı.

Basın, ifade ve örgütlenme özgürlüğü konusunda hala eksikliklerin olduğu ifade edilen raporda, Güneydoğu Anadolu'nun yeniden ekonomik yapılanmasına önem verilmesi, PKK terörü sırasında köylerinden ayrılan kişilerin tekrar yerlerine dönmeleri için gerekli çabaların sarf edilmesi istendi. Raporda, HADEP'in kapatılmasından ve cezaevi reformlarına rağmen süren ölüm oruçlarından endişe edildiği kaydedildi.

Raporda, Türk hükümetinin AB'nin terörist örgütler listesine ilgisinin takip edildiği belirtildi ve AB'nin bu listeyi sürekli güncelleştirdiği hatırlatıldı.

Rasmussen'in sırları 24 nisanda TV'de

AB Dönem başkanlığını geçtiğimiz yılın ikinci yarısında yürüten Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen'in bir televizyon ekibinin filme almasına izin vererek AB zirvelerinin kulislerinin ortaya dökülmesine yol açan kaset, 24 Nisan'da DR1 televizyonunda yayınlanacak. Almanya'nın Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili görüşlerini sık sık değiştirdiğini hatta, Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig Möller'in, "Fischer'in 12 saatte 3 başka bakış açısı ortaya koyduğunu ve Türkiye için öyle ya da böyle bir adaylık türü bulunması gerektiğini, ancak Türkiye'nin asla AB üyesi olmayacağını" söylediğini açığa çıkaran bant, daha önce İsveç ve Polonya TV'lerinde yayınlanmıştı.