|
|
Soyaya hakettiği
önemi vermeliyiz
Geçtiğimiz hafta katıldığım soya gıdaları ve soya unu konulu seminerde bu bitki ile ilgili birçok bilgiyi edinme şansı buldum ve bu bilgileri sizlerle paylaşmak istedim.Özellikle konuşmacılardan Dr.Clyde Stauffer ve Prof. Dr. Hikmet Boyacıoğlu'nun sunumları çok dikkat çekici idi. Soyanın 1975-1980 yıllarından itibaren hayvancılık yerine insanlar için kullanılmaya başladığını belirten konuşmacılar soyanın fiyatının ucuzluğu nedeni ile eskiden gelir düzeyi düşük insanların yiyeceği olduğunu ,şimdi ise yüksek protein değeri ve sağlıklı olmasından dolayı üst gelir grubunun tükettiği bir besin olduğunu vurguladılar (galiba biraz da yeni trend). Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinde birçok restoran zinciri kendi bünyelerinde üretilen gıdalarda belli oranlarda soya ve soya unu kullanımını zorunlu kılmış. Gelelim soya unu kullanmanın faydalarına.
Soya, kalp krizi riskini azaltır. Kemik erimesini önler. Menopoz semptomlarını azaltır. Prostat, mide, bağırsak kanserini önler. Soya, kandaki kolesterol seviyesini düşürür. Yüksek besin değeri (omega 3 yağ asidi,yüksek protein oranı ve diyet lifi)ile sağlıklı beslenmeye yardımcı olur. Hazırladığımız yiyeceklerde belli oranlarda soya unu kullanırsak; pişirme süresini birkaç dakika kısaltmış oluruz (bu evde kullanım için çok önemli görünmese de sanayi kullanımlarda oldukça önemli). Soya unu eklenerek hazırlanan besinin saklanması daha uzun süreli olur. Soya unu ile kızartılan yiyecekler dışlarında ince bir film oluşacağı için fazla yağ çekmez. Soya unu kullanılarak hazırlanan hamurun esnekliği artar ve hamur yırtılmaz.Ayrıca hamuru açarken kullanılan yağa gerek kalmaz. Soya unu ile hazırlanan ürün daha çok kabarır ve daha güzel renk alır.
Sunumun sonunda çok etkileyici bir istatistik vardı. 2003 yılı ekmek üretim tahmini 10.370.000 ton. Bayatlamasından dolayı israf edilen ekmek miktarı: 500.000 ton. İsrafın TL. olarak değeri ise, 375 trilyon. Çok şaşırdınız ve bir o kadar da üzüldünüz değil mi? Uzmanlar soya unu kullanımı ile ekmeğin raf ömrünün uzatılabileceğini ve böylece israfın en aza indirilebileceğini önemle vurguladılar. Bir de Güllüoğlu nun hazırladığı diyet baklavadan söz etmeden geçemeyeceğim. Tübitak'ın verilerine göre % 25 oranla kalorisi azaltılan baklava gerçekten çok güzeldi. Bu ikramından dolayı Sayın Faruk Güllüoğlu'na çok teşekkür ederim. Önümüzdeki günlerde soya ve soya ürünleri ile bilgileri sizlere aktarmaya devam edeceğim. Sağlıklı günler dileği ile... Bohça böreği
Malzemesi: 3 adet yufka, 3 adet yumurta, 1 su bardağı sıvı yağ, yarım kilo ıspanak yaprakları, 100 gr beyaz peynir, yeteri kadar tuz, 2 yemek kaşığı kırmızı pul biber
Hazırlanışı: Ispanak yapraklarını yıkayıp ince kıyın. Üzerine çok az tuz serperek ovun. Peyniri ezip ıspanaklara ilave ederek harç yapın. Yumurta ve sıvı yağı boza kıvamına gelinceye kadar çırpın. Yufkanın birini tezgaha yayın. Üzerine yumurtalı karışımdan sürün. Üç katı üst üste harçla sıvayın. Yirmiye yirmi santimetre kareler halinde kesin. Ortalarına ıspanaklı harçtan koyup bohçe şeklinde kapatın. Yağlanmış fırın tepsiye dizin. Üzerine biraz yumurtalı karışımdan sürerek susam serpin. 180 derecedeki ısıtılmış fırında pembeleşinceye kadar pişirin. Servis tabağına alarak servise sunun.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |