Prof. Dr. Gülten Kazgan, "Türkiye`nin beyin takımı işsiz kaldı. Yetiştirdiği en seçkin kişiler konsoloslukların önünde kuyruklar oluşturur hale geldi" dedi.

Türkiye, ardarda yaşanan ekonomik krizlerin ardından cumhuriyet döneminin en büyük küçülmelerinden birini yaşadığı 2001 yılını geride bırakırken, akademisyenlerden bazıları yeni yıl için iyimser görüş bildirirken bazıları da kötümser olduklarını söylediler. İstanbul Bilgi Üniversitesi Araştırma Merkezi Başkanı ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülten Kazgan, 2001 yılının Türkiye`nin 2. Dünya savaşının bittiği 1945 yılı dışında yaşadığı en çetin yıl olduğunu söyledi.

Ekonominin yüksek oranda daraldığını, beklentilere göre bunun yüzde 7,5 ile 8,5 olabileceğini belirten Kazgan, 20`ye yakın bankanın iflas ettiğini 2 milyon kişinin işsiz kaldığını belirtti. Kazgan, şunları kaydetti: "Türkiye`nin beyin takımı işsiz kaldı. Bu, tarihte ilk defa oluyor. Yetiştirdiği en seçkin kişiler yabancı konsoloslukların önünde göçmen olarak gitmek için kuyruklar oluşturur hale geldi. Kişiler, şirketler dolarize olduğu gibi devlet de dolarize oldu. Dolayısıyla büyük kur riski üstlenir hale geldi. Yatırım artışı eksiye döndü, enflasyon hızı yükseldi."

Ekonomiyi batırma reformu

Kazgan, mevcut reformları "ekonomiyi batırma" reformu olarak niteledi. Yerli sanayinin tasfiye edildiğini ve yabancı tekellere açıldığını öne süren Kazgan, "Türkiye'nin ekonomisini öyle bir temizliyorlar ki o temizlik içinde isteyen uluslararası şirket gelsin burada istediğini yapsın. Yutturma bir program bu" görüşünü savundu.

ALKİN: HEDEFLER İYİMSER

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdoğan Alkin, 2002 yılı beklentileri için şunları söyledi: "Program hedeflerinde yüzde 4 büyüme hızı oldukça gerçekçi görünüyor. Canlanma dolayısıyla bu gerçekleştirilebilir gibi gözüküyor. Enflasyon hızında ise program hedefi çok iyimser. Sanıyorum toptan eşya ve tüketici fiyatları enflasyonu da, yıl sonunda yüzde 45 civarında olacak. Dolar kuru 2 milyon lira, herşey normal giderse. Faiz dışı bütçe fazlasının da 16-17 katrilyonun üstüne bile çıkması ihtimali var. İç borçlar döndürülebilecek, dış borçlarda da bir sorun yok. Özet olarak, 2002 yılına oldukça iyimser bakıyorum."

KORKMAZ: 40 MİLYAR $ KAÇTI

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esfender Korkmaz, kriz nedeniyle bu yıl 17-18 milyar dolar resmi ve bir o kadar da gayri resmi olmak üzere 35-40 milyar dolarlık bir sermaye çıkışı olduğunu savundu. Korkmaz, 2002`yle ilgili bazı tahminlerde bulunurken, Irak sorunu çıkmaz ise yılın 2. çeyreğinde ekonomik büyümenin başlayacağını ve 2002 yılı büyüme oranının yüzde 4 dolayında gerçekleşebileceğini söyledi.

ERZAN: MACERA İSTEMİYORUZ

Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Ekonometri Merkezi Başkanı Prof. Dr. Refik Erzan da, 2001 yılı Şubat krizinden sonra geciken, yapılması gereken ama yapılmayan reformların önemli bir kısmının gerçekleştirildiğini söyledi. Bunun neticesinde piyasalarda bir stabilizasyon sağlandığını ifade eden Prof. Dr. Refik Erzan, 2002`de bu reformların uygulanmaya konulmasıyla ekonominin yavaş yavaş düzeleceğini ve az da olsa bir büyümenin yakalanabileceğini belirtti. Refik Erzan, "Burada konu risklere duyarlı olmak, Hükümet ortaklarının birbiriyle uyumlu olması, kimsenin maceraya girmemesi`` dedi. 2 Ocak 2002