T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

Geleceğimiz AB'de

İKV koordinasyonunda 175 kuruluşun katılımıyla oluşturulan sivil toplum platformunda "Türkiye'nin yeri AB'dir" mesajı verildi.

İktisadi Kalkınma Vakfı koordinasyonunda 175 kuruluşun katılımıyla oluşturulan sivil toplum platformu, "Türkiye'nin yeri Avrupa Birliği'dir. Kaybedecek zamanımız yok" mesajı verdi. Ceylan Oteli'nde yapılan toplantı basına kapalı olarak gerçekleşti.

Bazı gazete ve TV'lerin genel yayın yönetmenleri ve köşe yazarlarının da katıldığı toplantıda bildiri taslağı üzerinde genel görüşme açıldı. Hazarlanan bildiri oy birliği ve alkışlar arasında açıklandı. Gazetemiz adına Genel Yayın Yönetmenimiz Selahattin Sadıkoğlu'nun imzaladığı ortak bildiride, "Birey olarak, toplum olarak geleceğimizi AB'de görüyoruz" denildi. Bildiride, AB ile bütünleşme hedefinin toplum olarak benimsendiği, bu hedefin Türkiye'nin demokratik, çağdaş, modern ve şeffaf bir hukuk devleti, güçlü ve istikrarlı bir ekonomi ve refah toplumu olma arzusuyla örtüştüğü için desteklendiği vurgulandı.

"AB tam üyelik hedefi, tüm siyasi partilerce benimsenen ve desteklenen bir devlet politikasıdır" denilen bildiride, "Hükümetimiz ve Meclisimiz geçtiğimiz dönemde kararlılık ve uzlaşı içinde bu hedefin gereklerini yerine getirilmesi yönünde önemli adımlar attı. Bugün 40 yılı aşkın bir süredir devam eden bu ulusal davanın hayata geçirilmesinde tarihi bir kavşaktayız. Siyasetçilerimizden bu tarihi sorumluluğun bilinci ve sağduyu ile hareket etmelerini bekliyoruz" ifadelerine yer verildi.

AB'den beklentiler

Yıl sonunda katılım müzakerelerinin tarihinin belirlenerek AB'nin Türkiye ile ortak bir geleceği paylaşma kararlılığını kanıtlaması gerektiği belirtilen bildiride şöyle denildi: "Bizler, bu bildiride imzası olan sanayici, tüccar, çiftçi, esnaf, serbest meslek mensubu işçi, akademisyen, öğrenci, medya temsilcileri, toplumun tüm kesimleri birey olarak, toplum olarak geleceğimizi AB'de görüyoruz. AB üyesi bir Türkiye'nin daha iyi bir yaşam kalitesi, eğitim, istihdam, sağlık, güvenlik, istikrar demek olduğunu biliyoruz. AB tam üyeliği hedefi yönündeki en ufak bir gecikmenin çağdaşlaşma yolunda geri gitmek olduğunu biliyoruz.

Çocuklarımızın geleceği

AB üyeliğini, kendimiz, çocuklarımız, geleceğimiz için istiyoruz. Doğru adımların, doğru zamanda atılmamasının bedelini gelecek kuşakların ödemesine izin veremeyiz. Bizi temsil etmekle görevlendirdiğimiz siyasetçileri toplumun sesine kulak vermeye ve bu projeyi gerçekleştirme taahhüdünü şimdi, bugün yerine getirmeye çağırıyoruz. Biz Türk toplumu olarak kesin kararlıyız."

175 sivil toplum kuruluşu aile fotoğrafında buluştu

İKV'nin öncülüğünde yapılan toplantıya, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk-İş Başkanı Bayram Meral, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, TESEV Başkanı Can Paker, TİM Başkanı Oğuz Satıcı, İSO Başkanı Tanıl Küçük, İTO Başkanı Mehmet Yıldırım, İKV Başkanı Meral Gezgin Eriş, YASED Başkanı Faruk Yöneyman, TÜRSAB

Başkanı Başaran Ulusoy, ATO Başkanı Sinan Aygün, KALDER Başkanı Hasan Subaşı, TİSK Başkanı Refik Baydur, MÜSİAD Başkanı Ali Bayramoğlu ve İMKB Başkanı Osman Birsen'in de aralarında bulunduğu çok sayıda kuruluşun temsilcisi katıldı. Toplantı sonunda sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri hep birlikte aile fotoğrafı çektirdi.

'Türkiye'yi dışlamak için AB deli olmalı

Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA'nın eski başkanlarından James Woolsey, "Avrupa Birliği, Türkiye'yi üyeliğin dışında bırakmak için deli olmalı" dedi. Woolsey, "Türkiye'nin AB üyeliği, hem Türk ekonomisi için iyi, hem de AB için iyi. ABD'nin, AB üzerinde ancak orta derecede bir etkisi var. Çünkü bizim de AB ile kendi problemlerimiz var. Ticaret ve ekonomik modernizasyon bakımından AB'nin Türkiye'yi üyeliğe almaması delilik" dedi. Woolsey, "Ortadoğu'da Türk tipi demokrasiler kurma yönünde hiçbir şey yapmamamız, tarihte bizim payımıza bir hatadır. Mesela 1991'de Irak'ta bunu yapmalıydık" diye konuştu. Irak'a operasyon konusuna da değinen Woolsey, "Türkiye, İngiltere ile birlikte, bizim en hayati müttefikimizdir" dedi. Woolsey, "Irak'ta Saddam Hüseyin rejimini devirmek için yapmamız gereken, hem Türkleri, hem de kuzeydeki iki büyük Kürt grubunu, 'Bağdat rejimini devirmede ciddiyiz', 'Federal, demokratik bir Irak istiyoruz', 'Kürt devleti kurulmayacak' konularında ikna etmektir" şeklinde konuştu.

 
'Hizmetlerimiz takdir edilmedi'
BİT soruşturması davasında hakim karşısına çıkan İSKİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu, hakkındaki suçlamaları reddetti ve hizmetlerinin takdir edilmediğini savundu.
Hayatını feda etti
Üsteğmen Oğuz Yenen, arızlanan F-16 uçağından atlamayarak kurtarmaya çalıştı, ancak başaramadı.
Avrupa ırkçılığa teslim
Amerika'dan sonra Avrupa da ırkçılığa teslim oldu. İngiltere ve Danimarka'nın ardından, İtalya da ırkçı göç yasasını kabul etti.
Çoğu kasten, 389 gazeteci öldürüldü
GAZETECİLERİ Koruma Komitesi, 9 yıl içerisinde 389 gazetecinin öldürüldüğünü açıkladı.
Kötü karne tatili zehir etmesin
Karnesinde zayıf var diye çocuğu azarlamanın çocuğun okuldan soğumasına yol açtığını belirten uzmanlar, 'kötü karne tatili zehir etmesin' uyarısında bulundular.
Iğdır Valisi topun ağzında
Belçika, 'teröre' tanım arıyor
Belçika İstihbarat Servisi'nin sorunlarını incelemek üzere, Parlamento bünyesinde oluşturulan İstihbarat Komitesi, hazırladığı raporda PKK ve DHKP-C gibi terör örgütlerinin faaliyetlerine ve Belçika'daki çalışmalarına da yer verdi. Arap, Türk ve İran kökenli hareketlere dikkat çekilen, bazı terör örgütlerinin Belçika'daki "rahat" tavırlarına değinilen raporda, Belçika hükümeti, istihbarat servisine somut talimatlar vermemekle itham edildi. Sosyalist parlamenter Anne-Marie Lizin, "terör örgütü" tanımının yapılması zamanının geldiğini belirttiği konuşmasında, "Nelerin kabul edilebileceği, nelerin edilemeyeceği belirlenmeli" dedi. Raporda, PKK, DHKP-C ve TKP-ML gibi terör örgütlerinin Belçika'daki faaliyetleri de, İspanyol ETA ile aynı kapsamda ele alındı. Komite, bu örgütlere ilişkin istihbarat raporlarının değerlendirilmesi, istihbarat servisine daha fazla imkan verilerek, bu örgütlerin daha yakından izlenmesinin sağlanması gereği üzerinde durdu. Söz konusu örgütlerin, Türk toplumu bünyesinde yarattığı tepki ve rahatsızlığa da değinen rapor, 14 Haziran'da, yeniden görüşülecek.

6 Haziran 2002
Perşembe
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED