3 Kasım seçimleri ile tek başına iktidar olma şansı yakalayan Ak Parti'den tüketicilerin beklentileri de büyük.

Ekonomik kriz ile birlikte yoksullaşan toplumun büyük kesimleri tüketici hakkı ihlâline de uğradı. Kamusal alanda yapılan seri zamlar, kredi kartı konusunda oluşan tüketici mağduriyetleri, mevcut tüketici yasasının getirdiği koruma mekanizmasının yetersizliğini ortaya koymakta. Öte yandan AB sürecine ilişkin 2002 İlerleme Raporu'nda da, "tüketicinin korunması alanında ek çabalar gerektiği" belirtiliyor. Dolayısıyla bugün itibariyle acil yasal düzenlemeler zorunlu hale geldi.

Peki bütün bunlar yaşanırken Türkiye tüketicisi yeni iktidardan neler bekliyor?

1. Şu anda kredi kart borcu nedeniyle beş milyon kişi icra takibine maruz kalmıştır. Geçtiğimiz dönem uygulanan yüksek oranlı temerrüt faizleri nedeniyle kredi kart borçları ödenemez hale gelmiş ve yaşamında mahkeme kapısı görmemiş milyonlar icra kapılarına düşmüştür. Hazırlanacak üç maddelik bir yasa teklifi ile şu anda icra takibine konu olan kredi kart borçlarının 12 eşit taksitte ödenmesi sağlanmalıdır. Böylelikle tahsili olanaksız hale gelen kredi kart borçlarının tahsili gerçekleştirilecek, aynı zamanda beş milyon kredi kart sahibinin ekonomik yaşama dönüşü sağlanacaktır.

2. Kredi kart borçlarının yanında elektrik, su, doğalgaz, iletişim hizmetlerine ilişkin bedelleri ödeyemeyip karanlıkta oturan, konuşamayan, ısınamayan insanımız da bu barış halkasının içine alınmalı, bu borçlara ilişkin ödeme kolaylıkları getirilmelidir.

3. Hazırlık aşamasında tüketici örgütlerinin, ve bizlerin büyük katkısının bulunduğu ve TBMM gündemine kadar gelen 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun Değişikliğine İlişkin Kanun Taslağı acil olarak gündeme alınmalı ve yasalaşması sağlanmalıdır.

4.Gerçekleştirilecek yasal düzenlemelerde kamusal hizmetler nedeniyle tüketicinin maruz kalacağı hak ihlâllerine önlemeye yönelik olarak başta sözleşme tipi olmak üzere birçok konuda tüketici güvenliği ve hakkı gözetilmelidir.

5.Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın, "sanayi" ve "ticaret"in yanısıra "tüketici"nin de bakanlığı olduğu gözardı edilmemelidir

6.Baz istasyonları, transgenik gıdalar gibi tüketici sağlık ve güvenliğini tehdit eden konularda tüketici odaklı politika izlenmelidir.

7.Ekonominin temel dinamiği bilinçli tüketimdir. Bilinçli tüketimi gerçekleştirecek olan bilinçli tüketici profilinin oluşması için ilköğretimden başlayarak eğitimin her kademesinde tüketici haklarına ilişkin eğitim programları başlatılmalı, medyanın ve özellikle TV. ve radyoların tüketici haklarına ilişkin program saatleri ayırması sağlanmalıdır.

Bu arada 57. Hükümetin Sanayi ve Ticaret Bakanı A.Kenan Tanrıkulu'nun Tüketici Hakları konusundaki duyarsızlığını zaman zaman köşemizden siz okuyucularımızla paylaşmıştık. Yeni dönemde, çiçeği burnunda Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun'un tüketici hakları konusundaki çalışmalara göstereceği ilginin yüksek olmasını temenni ediyoruz.

ÖMER KESER

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu