Türkiye Ziraatçiler Derneği'nin düzenlediği ulusal tarım kongresi, hükümete yönelik eleştirilerin yükseldiği bir platform oldu. Kongereye 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile DYP Genel Başkanı Tansu Çiller de katıldı. Demirel, konuşmasında krizin faturasını geçmiş iktidarlara çıkaranlara tepki gösterdi. Demirel, "Hiçbir şeyin sıkıntısı yok. O halde, bu kriz garip bir olay. Hastanın ateşi 40 dereceye gelmeden ya ilaç ya doktor değiştirilmeli. Yapamayan gider, yapan gelir. Bu halkın elindedir. Parti siyaseti yaparsam, lafın daniskasını söylerim" dedi.

Demirel, önceki gün Ankara Ticaret Odası'nda başlayan "Ulusal Tarım Kongresi"nin, bugünkü bölümüne DYP lideri Tansu Çiller ile birlikte katıldı. Demirel konuşmasına, "Sunucu beni takdim ederken, 'bizden biri gibi' dedi. 'Gibi'si fazla. Beni kendinizden saymazsanız, kimseyi sayamazsınız" diyerek başladı.

Siyaset yapmıyorum, yaparsam...

Demirel, konuşmasını ekonomik kriz üzeride yoğunlaştırarak şunları söyledi: "Türkiye'nin krize nasıl geldiği ve nasıl çıkacağı resmi ağızlardan bir türlü açıklanmamıştır. Ben ilk defa söylüyorum; 7 ay evel düşüncelerimi söyledim. Bu krizde, geçmiş iktidarları kusurlu sayarsanız, beni, Turgut Özal'ı, Adnan Menderes'i kötüleyerek, hatta Abdülhamid'e kadar giderek, 'işte bunlar ülkeyi kötü idare etti' diyerek krize çare bulamazsınız. Türkiye'nin 21 Şubat'ta 28 milyar dolar döviz rezervi vardı. 75 milyar dolar tasarrufu vardı. Devlet çıkıp da 'benim 10 milyar dolara ihtiyacım var. Al sana bu kadarlık bono' dedi mi? Sonra dedi de ne oldu?. 600 milyon dolar istedi halktan, 2 milyar dolar geldi. Türkiye parasızsa, o zaman 19 Şubat'ta Merkez Bankası 8 milyar doları nasıl sattı?

Bunları ben siyaset için söylemiyorum. Ben, zaten siyaset üstüyüm. Benim sözlerimden kimsenin alınmaması gerekir. 'Adam ne diyor? şuna bir bakalım' demeleri zaten hayırlarına olur. Ben siyaset yapmıyorum, yaparsam zaten başka türlü olur. Ben lafı bilmez değilim. Parti siyaseti yaparsam, lafın daniskasını söylerim."

Ya ilaç ya doktor değişmeli

"Türkiye, bunu haketmemiştir" diyen Demirel, "Mesele bu işin içinden çıkmaktır. Niye bu sıkıntıların içindeyiz. Hiçbir kuyruk yok. İthalat sıkıntısı yok. Hammadde sıkıntısı yok. Nesi yok Türkiye'nin? Her şeyi var. Bu kriz garip bir olay. O zaman burada, derdin adı konmalı. Doktor, hastanın ateşi 37.5 iken 38'e çıkarıyorsa yanlış ilaç vermiştir, ya da doktor yanlıştır. İkinci Stand by gibi bu ilaç hastanın ateşini 39'a çıkarıyorsa, ateş 40'a gelmeden ya ilaç ya doktor değiştirilmelidir" dedi.

Eksik olan güven

"Eksik olan ne?" sorusunun cevabının aranması gerektiğini vurgulayan Demirel, bunun da "güven" olduğunu açıklarken, "Benim halkım siyasetçiye güvenmiyor, iktidara güvenmiyor, muhalefete güvenmiyor. Ee.. bu işin işinden nasıl çıkacağız? Bugün yaşanan sıkıntıların sebebi, sistemin iyi işlememesidir. Sistem iyi işlemiyorsa, yapamayan gider, yapan gelir, bu sizin elinizde.. Sandığa gittiğiniz zaman, oylarınızı pırasa doğrar gibi doğrarsanız hata edersiniz" diye konuştu.

Demirel sözlerini tamamlarken, "Öyleyse nasıl çıkarız? Halkın önüne gidip al kardeşim emaneti, bu ülkeyi kime yönettirmek istiyorsan, o yönetsin. Şimdi, bu ülkenin bütün insanlarına söylüyorum; bu ülkeyi yönetecek kişileri bulup çıkarmaya..., bu ülkenin derdine deva olacak reçeteleri bulup çıkarmaya... Silkinelim ve emaneti ehil ellere teslim edelim. Ben, hepimiz adına konuştum. Böyle bir ızdırap karşısında kimse susamaz" dedi.

Çiller: Son 5 yılda ülkeyi batırdılar

DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, kendilerinin büyüyen, üreten ve ihraç eden bir ülke bıraktıklarını savunarak, "5 yıllık iktidar krizi beceriksiz yönetimiyle yarattı" dedi. "Ulusal Tarım Kongresi"nde konuşan Çiller, iktidarı devrettikleri 1997 yılında Türkiye'nin en önemli sorunu olan iç borcun milli gelire oranının yüzde 14 olduğunu, bugün ise bu rakamın yüzde 64.5'a çıktığını, milli gelirin yüzde 42'si olarak bıraktıkları dış borcun ise yüzde 78'e çıktığını anlattı. Çiller, "Bırakılan Türkiye büyüyen, üreten, ürettiğini ihraç eden OECD birincisi bir Türkiye'ydi" dedi. Çiller, Tütün Yasası'nın TBMM'den geçmemesi için "aslanlar gibi çalışacaklarını" ifade etti. Bu arada, Çiller'in konuşmasında "zavallı çiftçi" ifadesini kullanması üzerine salondaki çiftçiler, "Bizler zavallı değiliz" diye müdahale etti.

AYGÜN: ANADOLU PROGRAMI YAPIN

ATO Başkanı Sinan Aygün, siyasilere ve ekonomik politikalara güvenin kalmadığını belirterek, "IMF politikaları tekrar gözden geçirilmeli ve bir Anadolu programı yapılmalıdır" dedi. Aygün, Demirel'in kendisine "Sinan sen postu deldirme" dediğini hatırlatarak, "Ama gördüğüm kadarıyla çiftçi postu deldirmiş" dedi. Türkiye'nin ithalatçı bir ülke haline geldiğini savunan Aygün, ülkeye kaçak işçilerin gelmeye başladığını belirterek, "İnşallah ithal çiftçiler de gelmez" diye konuştu. Arjantin'in GSMH'sinin, dış borcunun, enflasyonunun Türkiye'den çok daha iyi olduğunu anlatan Aygün, "Türk halkı yollara çıkmaz, yağmalamaz. 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' zihniyeti olduğu için bunu yapmaz. Ama herkesin bir dayanma gücü var. Yavaş yavaş bıçak kemiğe dayandı" şeklinde konuştu.