Şu talan ve baskı düzeninin en büyük destekçisi olan büyük gazeteler, birkaç gündür manşetlerinde etekleri zil çalarak bağırıyorlar.

"Türkiye çıkıyor Arjantin batıyor"

" Birinde talan, birinde umut"

Bu başlığı atan gazeteye bakılırsa, Arjantin'de patlayan ekonomik kriz nedeniyle talan var. Türkiye'de ise Arjantin'deki gibi iki krize rağmen ne talan, ne karşı çıkış, ne protesto gösterileri var. İstifa eden ise hiç yok!..

Sadece 'umut' var.

"Talan sürüyor" diyor, yine o gazetelerden biri, Arjantin'le ilgili olarak.

Ve devam ediyor:

"Dünyanın ikiz ekonomileri diye tanımladığı sorunlu ülkelerden Türkiye olumlu yönde ilerlerken Arjantin'de halk mağazaları yağmalıyor."

Bu haberin altında, büyük holdinglerden birinin gazetedeki temsilcisi olan bir ekonomi yazarının yorumu:

"Bizim durumumuz kötü ama, Arjantin kadar değil."

"Oh ne iyi" diyesi geliyor insanın...

Yine aynı gazeteden, Arjantin haberlerinden birkaç gün sonra bir başka haber:

"Japon kuyruğu" başlığını taşıyor. Spotunu okuyunca durumu kavrıyorsunuz:

"Japonya'dan bir Türk ile evlenmek için gelen Japon kız, bugün koca adayları ile tanıştı. İzdihamın gerçek nedeni Japonya'ya yerleşip 'yırtmak'."

Evet 'yırtmak'. Yani bu ülkeden kurtulmak...

Birkaç gün önce de, bu gazetelerin pek fazla üzerinde durmadıkları bir başka haber daha vardı, belki anımsarsınız.

İrlanda'nın doğu kıyılarındaki bir limanın kuytu bir rıhtımında, üçü çocuk 8 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, aynı nedenlerle bindikleri bir konteynerin içinde ölü bulunmuşlardı.

İnsanlar neden bulundukları ülkeyi terketmek, o gazeteyi yöneten yazı işleri 'takımı'nın deyimi ile, 'yırtmak' istemişlerdi acaba?

Yaşadıkları ülkenin durumu, Arjantin'den daha iyi olduğu için mi acaba?

Ya da, Arjantin halkının yaptığı gibi, öfkelerini, tepkilerini dile getiremedikleri, getirme olanağı bulamadıkları için, çaresizlikten kaçmayı mı tercih etmişlerdi yoksa?

Dikkat ettiyseniz Arjantin olayı Türk insanına hep, 'talan, yağma' olayı olarak duyuruldu.

Başlık ne diyor?

"Birinde talan, birinde umut"

Ne Arjantin halkı talan ve yağma için sokaklara döküldü, ne de Türkiye insanı umutlu...

İkisi de kocaman birer yalan.

Yalanlarla önce işbirliği içinde oldukları politikacıları, sonra da halkı uyutmaya çalışıyorlar.

İnsanları, ağır bir perdeleme ve saptırma işlemine tabi tutulmuş haberlerle istedikleri gibi yönlendirebileceklerini sanıyorlar.

Arjantin halkı uygulanan IMF politikalarına, ülkeyi yönetenlerin soygun ve yolsuzluklarına, yoksullaşmaya ve sefalete karşı sesini yükseltti, sokağa çıktı.

O kadar... Bu Güney Amerika geleneğinde hep var.

Biz, dünyanın bütün önde gelen TV kanallarından, onca sansür ve filtrelemeye rağmen Arjantin halkının ellerinde tencerelerle başkanlık sarayının önünde yaptığı gösterileri izliyebiliyoruz.

Sokağa çıkan orta sınıf. Ezilen halk yığınları.

Evet, talan ve yağma yapan da var. Protesto gösterilerini şiddete dönüştürenler de...

Bu sapkın olaylar meselenin özünü değiştirmiyor.

Kimse Arjantin'de bile kalkıp, "Bu olaylar aslında yağma ve talan amaçlıdır" diyemiyor.

Ülkeyi yönetemeyen sorumlular, sokaklardaki yığınların seslerine kulak verip birer ikişer istifa ediyorlar.

Bizim medya ise, halkın protesto gösterilerini 'talan ve yağma' olarak nitelendiriyor.

Hani neredeyse Artjantin halkını, Arjantin ordusuna hedef gösterecekler...

Bugünden sonra, 'Darbe kapıda' türü haberleri duyarsanız hiç şaşırmayın.

Meselenin özü şu:

Türkiye'nin de Arjantin gibi bağırmasından fena halde korkuyorlar.

Şimdilik böyle bir olasılık yok ama, hani ne olur ne olmaz. Şimdiden tedbirlerini alıyorlar.

Bir gün Arjantin haberleri:

"Orada talan var. Aman haa. Protesto demek yağma demektir. Sakın siz de Arjantin halkı gibi yapmayasınız."

İkinci gün krizden'yırtıyoruz' haberleri.

" 2002 yılında herşey düzelecek"

Otomotiv ve beyaz eşya üreticilerini kastediyorlarsa o başka.

Arada aşağıdaki bazı küçük haberler de olmuyor değil:

"Dış yardımlar gelmeye başlayınca milletvekili, senatör, devlet memurları, bürokratların maaşları astronomik şekilde yükseldi. Rüşvetler arttı, ihaleler parti yetkililerine gitti. Yardımlar iş alanı açacak sanayiler yerine gereksiz yatırımlarda kullanıldı. Borç ödeme zamanı gelince enflasyon yine fırladı. İşsizlikle birlikte yoksulluk tırmanışa geçti."

Bu sözettikleri ülke tabii Türkiye değil. Arjantin'den bahsediyorlar.

Netice olarak siz Türkiye ile ilgili haberlerin nasıl yalan ve sahte olduğunu zaten biliyorsunuz.

Ama Arjantin haberlerinin de size sunulduğu gibi olmadığını anlatmak istedim.

Orada halk tepkisini ortaya koyuyor ve yönetimin değişmesini sağlıyor.

Bütün korkuları, Türkiye'de de bu gibi karşı çıkışların birgün başlaması ihtimali...

O nedenle, "keşke Türkiye halkı da Arjantin halkı gibi demokratik tepkisini ortaya koyup, bu soygun düzeninin sorumlularını alaşağı edebilse" diyorum.

Sizi korkutmalarına aldırmayın.

Siz de tepkinizi dile getirin.

KORAY DÜZGÖREN

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu