CHP’nin Meclis Grup Başkanvekili Özgür Özel geçen hafta yaptığı bir konuşmada,
O geceyi orada yaşayan birisinin 15 Temmuz’a tiyatro denmesini, kontrollü darbe denmesini sineye çekmesini düşünemeyiz zaten.
Tiyatro ya da, kontrollü darbe söyleminin FETÖ ile senkronize bir şekilde ilk defa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından dillendirildiğini herkes biliyor.
Bu, o gece darbeye karşı kahramanca direniş sergileyenler arasında yerlerini alan CHP milletvekilleri açısından gerçekten büyük bir talihsizlik.
Kılıçdaroğlu’nun darbe akşamı aldığı tutumla ilgili tartışmalar da henüz bitmiş değil.
Buradan yola çıkarak, kendisinin darbeye onay verdiği gibi insaf dışı yorumlar yapacak değilim tabii, ama en azından o gün sergilediği pasif tutum, tarihe o şekilde geçmiş oldu.
Keşke her şey o şekilde kalsaydı.
Ama bu tutumun devamı da öyle gelişmedi.
Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz’un devamında 7 Ağustos ruhuna dâhil olup, bir süre sabredip dişini sıktıktan sonra FETÖ’nün jargonuna uygun düşecek bir çizgiye saptı.
CHP lideri dünkü grup toplantısında 15 Temmuz ile ilgili konuşurken, şöyle bir cümle sarf etti:
Acaba, daha önce ortaya attığı iddiaların/suçlamaların desteksiz bir şekilde gündeme getirilmiş olmasının bunda bir payı olabilir mi?
Kılıçdaroğlu’nun dün sarf ettiği bu sözlerini görünce, geçen sene yaptığımız bir görüşmede aramızda geçen diyalog aklıma geldi.
Yine bir salı günüydü ve o günkü grup toplantısında Kemal Bey esip gürleyip şöyle cümleler kullanmıştı:
Grup toplantısı bittikten sonra birkaç gazeteciyle Meclis’teki odasında konuşurken CHP liderine daha önce gündeme getirdiği bir konuyu hatırlatıp sormuştum:
Kılıçdaroğlu bu sorum üzerine çok şaşırtıcı bir cevap vermiş, şöyle demişti:
Sonuçta, ByLock’çu vekil suçlamalarının altı boş çıktı.
Kanıt bulma çabaları sonuçsuz kalınca, darbenin üzerinden üç yıl geçtikten sonra bile işe yarar olmayı sürdüren FETÖ’nün siyasi ayağı suçlaması, genel geçer yaftalama malzemesi olan ilk haline rücu etmiş oldu.
Bendeniz, FETÖ’nün güçlü bir siyasi ayağı olduğu tezine hiçbir zaman inanmadım.
Üç yılın sonunda, darbe girişiminde bulunanların, darbeden hemen sonra sivillere yetki devri yapacaklarına dair bir kanıt olmadığı gibi, önemli mevkilere siyasi isimleri getirmeyi planladıklarına dair bir işaret de ortaya çıkmış değil.
Darbeyi yapanlar, darbeyi yaparken işin bu kısmına kafa yorma gereği de görmemişlerdi muhtemelen.
FETÖ’nün siyasi ayağının zayıf kalmasının bir başka gerekçesi daha var:
Siyaset biraz da bu sayede örgüt tasallutundan kurtarılmış oldu.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.