Fenerbahçe'nin devre arasında kadrosuna kattığı Samet Akaydın, İspanya ekibi Sevilla ile oynanacak olan Avrupa Ligi Son 16 Turu rövanş maçının öncesinde sarı-lacivertli kulübün televizyonuna açıklamalarda bulundu. Akaydın, "Sevilla karşısında turu geçebileceğimizi düşünüyorum" dedi.
16 Mart Perşembe günü Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde oynanacak karşılaşma için futbolcular olarak kenetlendiklerini belirten Samet Akaydın, taraftarların da desteğiyle turu geçmek için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti. 2-0 kaybedilen ilk maçla ilgili de değerlendirmeler yapan Samet’in açıklamaları şu şekilde:
"Antrenmanlarda ve antrenmanlar dışında ilk maça çok iyi hazırlandık; İspanya’ya inançlı bir şekilde kazanmak için gitmiştik. Oynadığımız futbol da bunu gösteriyordu. Çok şanssız bir mağlubiyet aldık. İçimizde bir inanç var. Bu turu geçebilecek güçte bir takımız. İlk maçtaki oyunumuzu tekrar sahaya yansıtırsak –özellikle ilk yarıdaki- bu turu geçebileceğimizi düşünüyorum. Hiçbir şekilde inancımızı kaybetmedik. Onları eleyebilecek güce sahibiz taraftarımızın önünde. 90 dakika boyunca taraftarlarımızın desteğine çok ihtiyacımız var. Onların desteğiyle turu geçebileceğimize inanıyorum."
"Biz de sahada zevk alıyorduk oynadığımız futboldan. İyi oynadığımızın bilincindeydik. Sadece sonuca gidemedik. Sonuca gitseydik, ilk golü bulsaydık daha farklı şeyler konuşuyorduk. İkinci yarıya da çok kötü başlamadık. Pozisyon yokken şanssız bir gol yedik; birine çarptı, gol oldu. Öyle bir gol yemek bizim direncimizi düşürdü. İspanya’ya gidiyorsun, Sevilla’ya karşı hiç yabancılık çekmeden ezerek futbol oynuyorsun… Bunu gösterdiğimizi düşünüyorum. Kendi evimizde aynı performansın üzerine bir tık çıkabilirsek çok farklı şeyler olabilir."
"Maçın içinde iyi oynadığını hissediyorsun… Veya kötü performansı da hissedebilirsin. İyi oynarken şanssız bir gol yiyince futbolcunun ister istemez direnci düşüyor. O anda nasıl bir darbe vuracağın önemli. Orada kalırsan maçı koparıyorsun. Biz üstün gitmeye çalıştık pozisyon da bulduk. Korkusuz oynadık. Olmadı, sonuca gidemedik. İçeride şans bizden yana olur, daha istekli arzulu oynarız, taraftarlarımızın da desteğini arkamıza alırsak… Biz stadımızda cehennem yaşatıyoruz. Tribünlerimiz harika. Sevilla’nın burada büyük sıkıntılar yaşayacağını düşünüyorum."
"İç sahada Avrupa maçını ilk defa oynayacağım. Heyecanlıyım. O yüzden coşkulu taraftarlarımızı görmek için sabırsızlanıyorum. Anlatıyorlar, ‘diğer maçlar gibi değil, Avrupa maçlarında tribünün ateşini hissedince tüylerin diken diken olacak’ diyorlar. Onlar da bize saha içinde 90 dakika destek verince biz daha istekli olacağız. Bu bize itici güç olacak. O maça sadece futbolcular olarak çıkmayacağız; bütün Fenerbahçeliler olarak, ülke olarak o maça hazırlanıyoruz. Zaten buna ihtiyacımız var. Tamam, futbol sahada kazanılıyor ama taraftarlarımızın bunda etkisi çok büyük. Biz bu maçı kazanıp turu geçersek taraftarlarımızın sayesinde olacağına inanıyorum."
"Çok yoğun tempoda özveriyle çalışıyoruz. Arkadaşlarım da çok hırslı. İstekliyiz. Tek odak noktamız Sevilla maçı. Herkes işin ciddiyetinin farkında. Tek düşüncemiz, tek konuştuğumuz şey turu geçmek. Turu geçince nelerin olabileceğini, ne kadar güzel günlerin geleceğini biliyoruz. Bizim için ekstra motivasyon olacak. Bunun lige de yansıması olur. Şu anda turu geçmemiz bizi ekstra motive edecek ve bu lige de yansıyacak. O yüzden bu maç bizim için çok önemli. Takım olarak kenetlenmiş durumdayız. Tek düşüncemiz turu geçmek. Elimizden ne geliyorsa sahada her şeyimizi vereceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın."
"Fenerbahçe bu sene ekstra işler yapıyor; Avrupa’da, ligde, Türkiye Kupası’nda zirveye oynuyor. Bu da taraftarlarımızı daha çok gaza getiriyor. Bu çok güzel bir şey. Fenerbahçe’nin ülke futboluna neler kattığını da gösteriyor. Gerçekten Fenerbahçe ülke değerleri için çok önemli, çok büyük bir camia. Bunu zaten sahada, her yerde hem futbolcular olarak bizler hem de taraftarlarımız gösteriyor. Biz her kulvarda başarılı olmak istiyoruz. Bu formayı taşımak büyük bir gurur, onur. Bunun bilincindeyiz. Büyük bir sorumluluk. Herkes bu formayı giymek ister. Bunun hakkını sonuna kadar vermek istiyoruz. Hep başarılı olmak istiyoruz. Yeri geliyor mağlubiyetler alıyoruz, bazen performansımız istediğimiz gibi olmuyor. İnanın çok üzülüyoruz. Bu bizi kahrediyor belki de. Eve gidiyoruz uyuyamıyoruz. Bizim işimiz futbol. Futboldan başka bir şey düşünmüyoruz, düşünemeyiz de. 1 haftalık emeğimizin karşılığını sahada alabilirsek o haftamız öyle geçecek.
Taraftarlarımız yenilince tabii ki üzülüyorlar. Haklılar da. Biz de üzülüyoruz. Bunu belli etmiyoruz. Bizi görmedikleri için bilmiyorlar nasıl üzüldüğümüzü. Maçtan sonra neler yaşadığımızı biz biliyoruz. Eve gidiyoruz, sadece maçı düşünüyoruz. Buraya geliyoruz kimsenin yüzü gülmüyor. Yendiğimiz zaman da en çok mutlu olan biz oluyoruz."
"Avrupa arenasına çıkıyorsun, Sevilla’ya karşı oynuyorsun… Benim de Fenerbahçe formasıyla ilk Avrupa maçımdı. Kayserispor maçını oynarken bile ben bu maçı düşünüyordum. Camia için de çok önemli bir maçtı. Oynadığımız rakibin gücünü biliyorduk, kendi gücümüzün de farkındaydık. Farklı şekilde motive oldum. Maça çıkarken de heyecanlıydım biraz. Kendi içimde heyecanı yaşadım. Heyecanı içimde daha çok hırsa verdim. Daha çok hırslandım, motive oldum. Heyecanı kendi içinde yaşadım. O heyecanı hırsa çevirdim. Daha çok motive oldum. İyi anlamda o enerjiyi aldım."
"Buraya geldiğimde biraz uyum sorunu yaşadım. Çünkü Fenerbahçe forması altında futbol oynamak zor. Bunu zaten herkes bilir. Yavaş yavaş alışıyorum. Oyun şeklinde adapte oluyorum. Çizgi savunmasını ilk kez oynuyorum. Çok zor bir oyun sistemi. Takım savunmasını takım halinde yapmak önemli. Oynadığım diğer takımlarda yanımdaki adama, oynadığım oyuncuya bakmıyordum ama burada 4’lü oynuyorsan, 4 tane savunma oyuncusu aynı anda aynı hareketi yapmak zorunda. Konsantre olmak daha zor oluyor ama buna da alışmaya başladım. Zaman geçtikçe içimde daha çok istek ve enerji oluyor. İnşallah üstüne koyarak giderim. Çalışmayı ve gelişmeyi çok seviyorum. Uzun yıllar bu armaya hizmet etmek istiyorum."
"Sıcakkanlı bir insanım. Saha dışında herkesle yakın olurum. Aslında saha içinde adaptasyon derken, şundan bahsetmek istedim. Kendimi bildiğim için daha ekstra işler yapabileceğimi biliyorum. Kendime güveniyorum. Zamanla bunun üstüne koyacağımı düşünüyorum. Hep böyle oldu. Oynadıkça performansımı arttıran bir yapım var. Şimdi de yavaş yavaş kendi oyunumu oynamaya başlamış gibi hissediyorum. Yavaş yavaş her şey oturuyor. Bu sistemde kimsenin hata yapmaması lazım."
"Hocamızın diğer hocalardan çok farklı olduğunu tüm Türkiye görüyor, zaten. Farklı bir yapısı var. Ondan çok şey öğrendim ve öğreniyorum. Fiziksel olarak gelişimim daha iyi. Bunu sahada hissediyorum. Yoğun bir tempoda çalışıyoruz. Sert antrenmanlar yapıyoruz. Daha önce böyle ağır antrenmanlar hiç yapmadım. Bunun fiziksel olarak bize katkısı çok oluyor. Hocamızdan ben açıkçası biraz çekiniyorum. (Gülerek) İlk defa böyle şeylerle karşılaşıyorum. Hocamdan daha çok şey öğreneceğimi düşünüyorum."
"İlk geldiğimde de söyledim. Ben şampiyon olmayı çok istiyorum. Bu ilk şampiyonluğum olacak ve bunu Fenerbahçe’de yaşamayı çok istiyorum. Buraya hislerimle hareket ederek geldim. Fenerbahçe’nin şampiyon olacağına inandığım için geldim. İnşallah da olacağız. İnancımı hiçbir zaman kaybetmeyeceğim. Bu hisle her zaman sahaya çıkacağım. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız. Formanın hakkını vermeye çalışacağım. Ben sahaya çıktığım zaman, üstüne bir şeyler koymak, takım arkadaşım için, forma için ekstra bir şeyler yapma bilinciyle çıkıyorum. Hep iyi olmak istiyorum. Önemli olan takım içinde kötü oynayanı telafi edebilmek. Bu takım oyunu. Bireysel düşüşler olabilir. Her futbolcu her maç iyi oynayamaz. Geniş kadro takım içindeki rekabeti de arttırıyor. Oynamayan oyuncunun antrenmandaki performansı seni tetikliyor. Onun performansını görüyorsun, oynayan oyuncu da kendi biraz daha sıkması gerektiğini fark ediyor ve daha çok iyi oluyor. Antrenmanda böylece daha güzel mücadele ortaya çıkıyor."
"Türkiye liginde her puan farkı kapanır. Bunu daha önce de yaşadık ve gördük. Her maçı kazanmaya çıkacağız. Puan kaybetme lüksümüz yok. Herkes bunun bilincinde. Rakibimizin de elbet bir yerde takılacağını düşünüyorum. Son maçımız onlarla. Onu da düşünüyoruz. Oraya şampiyonluğa da gidebiliriz. Onlar bizi nasıl yendiyse, biz de onları orada rahatlıkla yenebilecek güçte ve kalitede bir takımız. Kupada da hedefimiz şampiyonluk. Fenerbahçe forması giyiyorsan her zaman hedefin şampiyonluk. Türkiye’de bir kupa varsa o kupanın sahibi, ortağı Fenerbahçe’dir. Bu bir gerçek. Takımda güzel bir arkadaşlık ortamı var. Çoğuyla milli takımdan tanışıyorum. İsmail ile Adana Demirspor’da beraber oynadık. Beraber şampiyon olduk. Şimdi Fenerbahçe’de bir araya geldik. İsmail ile aynı kaderi yaşayabilir miyiz diye konuşuyoruz."
"Taraftarlarımız Sevilla maçında 90 dakika boyunca desteklerini hiç esirgemesinler. Bu maç her türlü dönebilir. Biz sahada savaşacağız. Elimizden gelenin fazlasını vereceğiz. Her şeyin bilincindeyiz. Onlara çok ihtiyacımız var. Biz de çok istiyoruz. Kenetlenmemiz lazım. Eleştiriye her zaman açığız ama şu anda 90 dakika desteğe ihtiyacımız var.
Orada oynadığımız futbolla turu çok daha kolay hale getirebilirdik. Şansımız biraz daha yanımızda olsaydı. Deplasmanda yaşadığımız o sevinci (geçmişteki Sevilla maçı) şimdi belki evimizde yaşayacağız."