Osmanlı sarayının solgun çiçeği: Roxolana

Akif Kuruçay
00:0011/04/2013, Perşembe
G: 10/04/2013, Çarşamba
Yeni Şafak
Osmanlı sarayının solgun çiçeği: Roxolana
Osmanlı sarayının solgun çiçeği: Roxolana

Kanuni'nin oğlu Şehzade Mustafa'nın öldürülmesi olayında parmağı olduğu iddia edilen Hürrem Sultan'ın saraya giriş öyküsü kadar bu tür tarihi vakalarda da rol oynaması onun Avrupa'da bir efsaneye dönüşmesinde etkili olmuştu.

Tarihe mâl olmuş bir Osmanlı kadını olan Hürrem Sultan, kaçırılıp bir köle olarak İstanbul'da satılmış ve geldiği sarayda cariyelikten Kanuni Sultan Süleyman'ın nikâhlı eşi olmuştu. Kanuni'nin oğlu Şehzade Mustafa'nın öldürülmesi olayında parmağı olduğu iddia edilen Hürrem Sultan'ın saraya giriş öyküsü kadar bu tür tarihi vakalarda da rol oynaması onun Avrupa'da bir efsaneye dönüşmesinde etkili olmuştur.

ABD'deki DeSales Üniversitesi öğretim üyesi Galina İ. Yermolenko tarafından derlenen Avrupa Edebiyatı, Tarihi ve Kültüründe Hurrem Sultan, bu yılın başlarında Ferit Burak Aydar'ın tercümesiyle Koç Üniversitesi Yayınları Tarih/Edebiyat Eleştirisi dizisi içinde yayımlandı. Giriş ve farklı yazarlar tarafından kaleme alınan yedi eleştirel makaleden oluşan birinci bölümü, Türkçeye ilk kez kazandırılan edebî metin çevirilerinin yer aldığı ikinci bölüm; özetlerin ve kronolojinin bulunduğu ekler kısmı ve kaynakça takip ediyor. Ayrıca eserin baş tarafında kitapta kullanılan illüstrasyonların listesi ile Avrupa kaynaklarında anıldığı biçimiyle, Roxolana isminin menşeini tartışan, ana metne hazırlayıcı iki de küçük makale bulunuyor.

Tarih; popülize edilmiş anlatılar kanalıyla kültür endüstrisinin imdadına her vakit yetişmiş, kişilere üzerinde konuşulmaktan haz duyulan geçmişin birtakım hadiseleri üzerinden sınırsız yorum yapabilme imkânı tanıyan, aktörleri hakkında siyasî veya kültürel konjonktüre uygun yüceltici yahut yerici yargılarda bulunabilme fırsatı sağlayan yegâne kaynaktır. Öyle ki bu yargılar nihaî olmayıp değişebilmekte, aynı kültür evreninin sınırları içerisinde kaldıkları hâlde bile yeniden üretilebilmekte, değişebilmektedirler.

En büyük imparotoriçe

Yermolenko'nun elimizdeki bu derlemesi; tarihe mal olmuş beynelmilel bir Osmanlı kadınının (muktedirinin), salt tarihsel bir figür olarak irdelenmesinden maada, çeşitli kültürel fantezilerin ve inşaların bir karışımı, bir alanı olarak da incelendiği; vekâyinâme, gezi yazıları, tarihî romanlar, tiyatro oyunlarına konu edilmiş ilginç bir hayat hikâyesinin, 'ötekine karşı değişken Avrupa tavrına' tesirini çalışan, sahasında bir ilk yapıt. Kitapta; Doğu ve Batı Avrupa tarihî kaynaklarından edebiyat ve tiyatro eserlerinden oluşan zengin bir literatür içerisinden seçilmiş örnekler üzerinden 'Doğu'nun en büyük imparotoriçesi' Hürrem Sultan'ın, 16. yüzyıldan günümüze Avrupa imgelemindeki farklı temsilleri işleniyor.

Kitabın özellikle Yermolenko'ya ait 'Avrupa'da Roxolana' adını taşıyan ilk makalesi, Avrupa'nın doğusunda ve batısında kültürden kültüre evrilen Hürrem Sultan imajını, diğer makalelerin anlaşılabilmesine de kolaylık sağlayabilecek ayrıntılı kavramsal bir harita serimleyerek inceliyor.

1505 civarında Ukrayna'nın batısında Ortodoks rahip Havrilo Livovski'nin kızı olarak dünyaya gelen ve Kırım Tatarları tarafından kaçırılıp İstanbul'daki köle pazarında Osmanlı sarayına cariye olarak satılan Roxolana hakkındaki ilk bilgiler Avrupa'ya, Kanuni ile evlendikleri 1533-34 yıllarında, İtalyan tarihçi Paolo Giovio'nun vekâyinâmeleri aracılığıyla ulaşmıştı. O güne kadar Osmanlı sarayında görülmemiş bu olay (padişahın bir cariye ile nikâhlanması); Giovio'nun eserinde anlattığı ilk şekliyle Avrupalı tarihçilerin gündemine girmiş, çok geçmeden Venedik sarayının duvarları Roxolana'yı betimleyen göz alıcı tasvirlerle süslenmişti. Yermolenko, bu betimlemelerin Avrupa saraylarında bir moda hâline geldiğinden bahsediyor. Bu tasvirlerin hiçbiri tabii ki Hürrem'in gerçek suretini yansıtmıyor. Tamamı, meraklı yabancıların harem hayallerinin birer mahsulü…

'Bir şeytan ve baş belası'

Nicholas de Moffan'ın, Osmanlı toplumunu da derinden sarsan Şehzade Mustafa'nın 1533'de katledilmesi hadisesini anlattığı ve Roxolana'yı 'kadir kıymet bilmez şeytan ve baş belası' olarak tanımladığı vekâyinâmesi, Hürrem'i, Avrupa'da Süleyman'ı kara büyüyle etkisi altına alan korkunç bir kadın olarak tanıttı. Ardından Ogier Ghiselin de Busbecq'in Hürrem'in, Süleyman'ın gözdesi şehzadeye düzenlediği entrikadan söz eden Türk Mektupları adlı eseri, defalarca basılarak çeşitli dillere çevrildi.

16 ve 17. yüzyıllarda Mustafa'nın hâilesini anlatan onlarca eser, sayısız tragedya kaleme alındı. Hürrem'in entrikaları, Avrupa'da Osmanlı'ya karşı duyulan korku ve nefretin de önünü alabildiğine açmıştı. Yermolenko'ya göre Batı'daki toplumsal ve siyasî gelişmeler, Osmanlı sarayından gelen haberlerin algılanmasında farklılıklar yaratıyor, örneğin Fransızların 17. yüzyıldaki Osmanlı hayranlığı, Roxolana imgesinin de bu paralelde değişmesine neden oluyordu.

Yine aynı yüzyılın sonlarında İngiliz tipi milliyetçiliğin, 'Hristiyan-Putperest', 'İngiliz-öteki', 'Avrupalı-Avrupalı olmayan' şeklinde tasniflere bağlı olarak belirginleşmesi, Roxolana'nın imgesinde de yeni bir değişime neden olmuştu. Avrupalı kökenine vurgu yapılıyor artık onu anlatan edebî temsillerde aklanıyordu; Şehzade Mustafa'nın katlinde kabahat Roxolana'da değil, zalim Osmanlı'nın töresindeydi.

Restorasyon dönemiyle, 19. yüzyıl İngiltere'sinde kadınlar, kültür ve sosyal hayata dahil olmaya başlamışlardı. Roxolana da buna bağlı olarak evlat kâtili, günahkâr padişahın elinde bir oyuncak kadar suçsuz, masumdu. Modern çağda Roxolana'ya biçilen rolü tahmin etmek ise hiç de güç değil: Zekâsı ve cazibesiyle zaferleri hak eden ve bunu hakkıyla başaran bir kadındı o. Belki de bir idol...

Yermolenko, Hürrem'in günümüzdeki imgeleminde, Batı Avrupa'nınkinden çok farklı gelişen ve tarihi aşan destansı bir söylemi tartışmaya açıyor: Kırım Tatarları tarafından yüzyıllarca köleleştirilip (esir diyen kaynaklar da var) Osmanlı başkentine satılan Doğu Avrupalı kızların vicdanı; halkının saygısına mazhar olmuş, kent meydanlarına heykelleri dikilmiş ulusal kahraman mesabesinde bir Roxolana. Ukraynalı kölelerin acısını dillendiren dumalardan birinde 'Boguslavlı Marusya' olarak yaşadığına inanılan tarihsel bir kahraman. Sarayında, kopartıldığı toprakları hiçbir zaman için unutmayan Podolya'nın solgun çiçeği...

Avrupa Edebiyatı, Tarihi ve Kültüründe Hurrem Sultan

Derleyen: Galina İ. Yermolenko

Koç Üniversitesi Yayınları

2013

427 sayfa