
Üsküdar’da bulunan Bilgin Sahaf sahibi Ahmet Yahşi, sahaflık üzerine yenisafak.com’a verdiği röportajda; ‘’Müşterilerimiz burada çok sık karşılaşıyorlar hatta kahvehaneye gideceklerine buraya geliyorlar sohbetlerini, muhabbetlerini burada yapıyorlar. Vakti müsait olan müşterilerimizle kitap konuşuyoruz, tartışıyoruz böylelikle ilişkiler her geçen gün kuvvetleniyor. Burada tanışan ve çok iyi arkadaş olan müşterilerimiz oluyor. Biz de çay kahve ikram ediyoruz güzel bir ortam oluşuyor burada. Bu durum benim de hoşuma gidiyor’’ ifadelerini kullandı.
Sizi tanıyabilir miyiz?
Ben Ahmet Yahşi, 1989 Samsun doğumluyum. 1996 yılından beri İstanbul’dayım. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi birinci sınıf öğrencisiyken ailevi sebeplerden dolayı okulu bıraktım ve tamamen bu işle uğraşmaya başladım.
Çengelköy Çınaraltı’nda Davut Hoca vardı. Çınaraltı Camiinin İmam-hatibiydi ek olarak tezgah açar kitap satardı. Bu işe 12 yaşındayken onun yanında çırak olarak başladım. Davut Hoca daha sonra Üsküdar’daki Kırkambar Sahaf ile ortaklık kurdu ben de Çengelköy’den buraya geldim 20 yıl kadar da Kırkambar Sahaf’ta çalıştım.
Genellikle eskicilerden temin ediyoruz, daimî müşterilerimiz var onlar ellerinden çıkarmak istedikleri kitapları bize getiriyorlar. Bazı kurumlar, kütüphanelerden telefonlar geliyor, insanlar şahsi kütüphanelerini satmak istiyorlar. Üniversite talebeleri öğrencilikleri boyunca topladıkları kitapları götürmek istemeyebiliyorlar o zaman bize ulaşıyorlar. Böylece birçok kanaldan kitap toplamış oluyoruz.
İnternetten genelde sıfır kitap alıyorum. Müşterilerin rağbet ettiği eserlerin elimde bulunması için internetten kitap sipariş ettiğim oluyor.
Avukat ve öğretmen olan müşterilerimiz çoğunlukta ama en fazla müşterimiz öğrencilerden oluyor.
Eskiden azdı ama nüfusun artmasıyla, eğitim kurumlarının çoğalmasıyla, yeni gelen öğrencilerle birlikte kitaba ilgi de artıyor.
Kesinlikle. Müşterilerimiz burada çok sık karşılaşıyorlar hatta kahvehaneye gideceklerine buraya geliyorlar sohbetlerini, muhabbetlerini burada yapıyorlar. Vakti müsait olan müşterilerimizle kitap konuşuyoruz, tartışıyoruz böylelikle ilişkiler her geçen gün kuvvetleniyor. Burada tanışan ve çok iyi arkadaş olan müşterilerimiz oluyor. Biz de çay kahve ikram ediyoruz güzel bir ortam oluşuyor burada. Bu durum benim de hoşuma gidiyor.
Öncelikle alış fiyatımıza göre hareket ediyoruz bir de eder-kıymet değeri vardır kitabın, piyasadaki ücretleri az çok biliyoruz, takip ediyoruz. Baskısı var mı? Baskısı yoksa ne kadara değerlendirebiliriz gibi araştırmalar yapıyoruz. İnternet üzerinden de fiyatları takip ediyoruz. Yayınevi, Çevirmen, Yazar bu etkenlerin hepsi ücretlendirme sırasında etkili oluyor. Araştırmadan ücretlendirme yapılmamalı. Müşteriyi mağdur etmemek gerekiyor, kitaptan çok iyi anlayan müşterilerimiz var onlar orantısız fiyatları hemen fark edebiliyorlar. Bir de ayaküstü geçerken kitap bakan müşterilerimiz oluyor, yanlış ücretlendirilen kitaplar belki bu müşterilere satılabilir fakat bu durum sahaflar açısından iyi olmuyor maalesef. Birkaç tane kitabın yanlış fiyatlandırılması bile bazen müşteride dükkâna karşı bir önyargı oluşabiliyor. Fiyatların müşteri için, okur için cazip olması gerektiğine inanıyorum.
Evet, pandemiden sonra internet satışlarında epey bir artış yaşandı. Fiziken satışlarla karşılaştırdığımızda şu an için internet satışlarımız daha çok diyebilirim.
Tabi tanışırız, aramızda alışveriş yaparız, oturur muhabbet ederiz. Fuarlar vesilesiyle daha sık görüşüyoruz. Bizim yıllık 15’e yakın fuarımız olur. O fuarlarda sık sık karşılaşır, yemeğimizi yer, sohbetimizi ederiz. Aramızda iyi bir ilişki vardır diğer sahaflarla. Sahafların ilişkilerinin iyi olması sektöre de olumlu anlamda etki ediyor mesela bana bir kitap sorulduğu zaman internetten bakıyorum o kitap ben de yok da tanıdığım sahaflarda varsa oralara yönlendiriyorum aynı şekilde onlar da bize yönlendiriyorlar.
Tabi en başta alışverişin yanında sohbetlerin de olacağı bir mekân olması gerekiyor. Müşteri rahatlığı seviyor, bu rahatlığı sağlayabilmek için dükkânın büyük olması gerekiyor. Bir sahafın elinde bol kitap bulundurması gerekiyor, her konudan, her kategoriden kitaplara sahip olması gerekiyor. Müşterilerle ilişki noktasında ise insani münasebetlerde nasıl olmamız gerekiyorsa o düzeyin biraz daha fevkinde dikkat göstermek gerekiyor. Güler yüzlü olmak, müşteriyle sohbet etmek, dinlemek, ikramda bulunmak, fiyatlarda yardımcı olmak gerekiyor. Okumaya yeni başlayan genç arkadaşlar ‘’abi ben falanca kitabı okudum, ona benzer bir kitap istiyorum’’ diyorlar onların isteklerine uygun önerilerde bulunuyoruz. Bu noktada sahafın kitaplarla arasının çok iyi olması gerekiyor. Kitaplarla ilgili doyurucu bilgiler verebilmesi lazım.
Bizim Kırkambar’da Muhittin amcamız vardı. Muhittin Nalbantoğlu. Orada kitap kavgaları olurdu, sen alacaksın, ben alacağım derken adeta kılıçlar çekilirdi. O günleri hatırlayınca gülümsemeden edemiyorum. Yirmi yıl geçti birçok hatıramız var elbette…
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.