AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MKYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Konuşmasının başında Bolu'daki yangın faciasına değinen Çelik, sorumluların mutlaka tespit edileceğini ve cezasını çekeceğini söyledi. Başıboş köpek sorununa ilişkin de konuşan Çelik, "Hangi partiden olursa olsun bu konuda ihmali olanların üzerine gidilecektir." dedi. Çelik, parti ve belediye gözetmeksizin yasal düzenlemenin gereğini yerine getirmeyenlerle mücadele edeceklerini de söyledi.
AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı.
AK Parti Genel Merkezi'nde saat 16.54'te başlayan ve yaklaşık 1,5 saat süren toplantının ardından AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklamalarda bulundu.
"Bu meselenin örtülü kalmasına müsaade etmeyeceğiz"
Bolu Kartalkaya'daki otel yangınında hayatını kaybedenler için Allah'tan rahmet dileyen Çelik, yaşananların üzücü ve kahredici olduğunu söyledi.
Çelik, ülkede milli yas ilan edilecek kadar büyük bir acı olduğunu vurgulayarak, bu yangının çıkış sebebi ve faciada sorumluluğu olanların tespit edilmesinin asli öncelikleri olduğunu kaydetti.
"Şu anda 6 Cumhuriyet savcısı tarafından yürütülen adli soruşturma var, 2 mülkiye baş müfettişi görevlendirilmiş durumda, 4 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişi konu üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Tabii adli yargı sürecinin temel çerçevesini oluşturacak bilirkişilerin yaptığı çalışma da uzman bilirkişiler tarafından titizlikle yerine getiriliyor ve sürdürülüyor. Kaybettiğimiz canlara Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyoruz.
Şunu net bir şekilde söylemek isterim ki arkadaşlar, hiçbir şekilde hiçbir tarafının herhangi bir şekilde biz bu meselenin örtülü kalmasına müsaade etmeyeceğiz. Her ne olursa olsun tüm boyutlarıyla açığa çıkması için yüksek bir irade kullanacağız. Cumhurbaşkanımız da zaten MKYK'nın başlangıç kısmında yaptığı konuşmada bunu net bir şekilde belirtti. Burada gerçekten hakkaniyetli, gerçeğin tam ortaya çıkmasına odaklanmış ve şeffaf bir şekilde bütün sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılacağı bir sürecin yürümesine katkı sağlayacağız."
Çelik, yangına ilişkin adli ve idari yargının yürüttüğü soruşturmanın sürdüğünü, Meclis'te bir komisyon kurulmasına dair irade gösterildiğini anımsatarak, "Bundan sonrasında benzer faciaların ortaya çıkmaması için bütün bu çalışmalar yol gösterici olacaktır. Ama en önemlisi de hem vicdani hem ahlaki hem de adli açıdan sorumlu olanların cezasını çekmesi için bütün tablonun açığa çıkmasıyla birlikte gerçekleşecektir." diye konuştu.
Başıboş sokak köpekleriyle mücadele
"Eslem Teker evladımıza yüce Allah'tan rahmet diliyoruz. Biz, bu manzaraların ortaya çıkmaması için burada herhangi bir şekilde benzer tabloların yaşanmaması için gerekli olan yasal düzenlemeyi de yaptık. Fakat vatandaşlarımıza arz etmek isterim ki vatandaşlarımızdan gelen şikayetleri en açık şekilde değerlendiriyoruz ve not ediyoruz. Bu sebeple bu yasal düzenlemelerin gereğini yerine getirmeyen belediyelerin bunu gerçekleştirmesi için, gereken bütün tedbirlerin alınması için, bütün irademizle bunun takipçisi olacağız. Hangi partiden olursa olsun, bu konuda ihmali olanların üzerine gidilecektir. Herhangi bir evladımızın insanımızın başıboş köpekler tarafından saldırıya uğraması ya da bu şekilde bir sonuçla karşılaşmamız, hayatını kaybetmesi gibi bir tabloyu kesinlikle istemiyoruz."
Büyük Kongre 23 Şubat'ta
"23 Şubat'ta Ankara'da Büyük Kongremizi gerçekleştirerek, bu süreci tamamlamış olacağız. Bu bir bayrak yarışı, şimdiye kadar kongrelerimizdeki coşku, hem görevi devreden hem de göreve yeniden gelen arkadaşlarımızın arasındaki kardeşlik duygusu bu sürecin bizim açımızdan en çok dikkat çeken bölümü. O nedenle bütün bu kongrelerde Genel Başkanımızı, Cumhurbaşkanımızı dinlemek üzere salonları dolduran teşkilat mensuplarımıza, il ziyaretleri sırasında Cumhurbaşkanımızın gelişi için meydanları dolduran bütün vatandaşlarımıza bir kere daha şükranlarımızı sunuyoruz."
Gazze'de ateşkes
Esir takaslarında, Filistinli esirlerin yıllar içerisinde neredeyse hayati melekelerinin çoğunu kaybetmiş bir şekilde hapishanelerden çıktıklarının görüldüğüne işaret eden Çelik, Hamas tarafından rehin alınmış İsraillerin ise herkese teşekkür ederek ayrıldıklarını, hem kendilerine yapılan iyi muameleden ötürü hem de kendilerinin iyi koşullarda tutulmasından ötürü, Hamas yetkililerine ve oradaki halka teşekkür ettiklerinin görüldüğünü söyledi.
"Gazze halkı insanlık vicdanıyla yan yana geldi"
"Tabii bütün bu süreç boyunca Gazze halkı bu katliam politikasına herhangi bir şekilde boyun eğmedi. Bütün asaletiyle bütün insanlığın vicdanını uyaracak bütün insanlığın vicdanına hitap edecek şekilde çok güçlü bir direniş sergilediler. Bir bakıma 10 yıllar boyunca bütün bir insanlığın vicdanını bu şekilde bir yerde toplayan, bir yere odaklayan başka bir örnek vermek neredeyse mümkün değildir. Gazze halkı gerçekten insanlık vicdanıyla yan yana geldi. Ve bütün asaletleriyle bütün haysiyetleriyle bütün bu soykırım faaliyetlerine karşı direnmiş oldular."
Filistinlilerin direniş sürecinde tüm mecralardaki basın mensuplarının çatışmaların yaşandığı alanlara gittiğine dikkati çeken Çelik, basın mensuplarının ortaya koyduğu bu faaliyetin fevkalade önemli olduğunu belirtti.
"Şimdiye kadar bu uğurda hayatını kaybeden pek çok basın mensubu oldu. Dünyanın çeşitli yerlerinden meslektaşlarımız oldu. Onlara da Allah'tan rahmet diliyorum. Gelinen noktada tabii özellikle TRT'nin ve Anadolu Ajansı'nın yaptığı belgeleme faaliyetinin burada uluslararası hukuk açısından da uluslararası siyaset açısından da referans teşkil edecek bir noktaya eriştiğini görüyoruz. Pek çok mecrada TRT'nin ve Anadolu Ajansı'nın belgeleme faaliyeti bu soykırımla ilgili olarak bir hukuki belge niteliği, bir delil niteliği taşıyacak düzeyde ortaya çıkmıştır. Bu da aslında Türkiye'nin hakikatin ortaya çıkması için her açıdan ne kadar büyük bir gayret gösterdiğini göstermesi bakımından son derece önemlidir. Bu süreç boyunca sizler de yayınlarınızla buradaki insanlık dışı soykırımı dünyaya duyurmakta, halkımıza duyurmakta büyük bir çaba gösterdiniz. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz."
"Filistin toprakları Filistin halkının öz vatanı"
Gazze'deki geçici ateşkesin kalıcı ateşkese dönüşmesinin esas arzuları olduğunu vurgulayan Çelik, bu soykırım faaliyetinin daha fazla sürmemesi gerektiğini belirtti.
Bazı basın yayın organlarında "Bazı ülkeler, Filistinlileri, Gazze'den başka Arap ülkelerine göndermek istiyor" şeklinde haberlerin çıktığını aktaran Çelik, bunların hiçbir şekilde kabul edilemeyeceğini söyledi.
Çelik, Filistin topraklarının Filistin halkının öz vatanı olduğunun altını çizerek, "O öz vatanda yaşamaya herkes kadar hakları vardır. Buranın savunması için, bu soykırım siyasetine karşı canlarıyla 50 bin şehit vererek, çocuk, yaşlı, kadın, hep beraber direnmişlerdir. Dolayısıyla bir halka masa başında kader çizilemez. Bir halka birtakım salon kararlarıyla herhangi şekilde istikamet verilemez." diye konuştu.
Hamas Siyasi Büro Başkanları İsmail Henniye ve Yahya Sinvar'ın, Filistin mücadelesinin sembolü olduğunu anlatan Çelik, Türkiye'nin her zaman ve her koşulda Gazze halkının yanında olacağını ifade etti.
"Suriye halkı kapsayıcı bir yönetim modeli ortaya koydu"
Ömer Çelik, Suriye'de yaşananlara da değinerek, gelinen noktada Türkiye'nin, bir yandan Suriye'nin bu zor dönemi atlatması için Suriye halkının ve yönetiminin yanında destek vererek yol aldığına ve aynı zamanda bölge ülkelerini bu konularda bilgilendirdiğine işaret etti.
"Bunların hepsi yanlıştır. Nihayetinde Suriye halkının hem orada bütün etnik grupları, bütün mezhep gruplarını birleştirmek için kapsayıcı bir yönetim modeli ortaya koyduğunu görüyoruz. Kadınlar, azınlıklar konusunda çeşitli Batı ülkelerinden yapılan açıklamalar vardı. Bütün bu süreç içerisinde kadınların toplumun her hayatına Suriye'de katılması, nitekim yönetime de katılması için bu kanalların açık tutulduğunu görüyoruz. En başından beri hem Suriye yönetimi hem de oradaki toplumsal barış açısından azınlıklarla ilgili olarak da hassasiyet gösterildiğini görüyoruz. Dolayısıyla tüm bu süreç çerçevesinde batı ülkeleri tarafından ortaya koyulacak doğru tavır, Suriye halkının ve Suriye yönetiminin yanında olmaktır ve o şekilde ilerlemektir. "
Kartalkaya'daki yangın
AK Parti Sözcüsü Çelik, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Kartalkaya'daki yangın sonrası CHP Genel Başkanı Özgür Özel bir rapor paylaştı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bu raporun korsan olduğuna ilişkin bir değerlendirme yaptı. Sizler bunu nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna ilişkin Çelik, raporun yargıya sunulmamış bir rapor olduğunu, bu bakımdan "korsan rapor" diye ifade edildiğini söyledi.
"Nereye uzanırsa uzansın sorumlular mutlaka cezalarını alacak"
"O bilirkişi heyeti çeşitli uzmanlardan oluşuyor, bu konuyu bütün boyutlarla değerlendirecek ve açığa çıkaracak uzman heyeti. Bu açıdan bakıldığında çok büyük bir acı ve büyük bir facia, onun için herhangi bir şekilde, böyle bir suçlama motivasyonundan önce doğru, gerçek olan ne ise o ortaya çıksın. Bunun neticesinde şunu net söylüyoruz, 'Ne olursa olsun ve nereye uzanırsa uzansın sorumlular mutlaka cezalarını alacaklar. Bunda hiçbir tereddüt yok.' Burada çok kapsamlı bir şekilde bu konunun ele alındığını ifade ediyoruz. Cumhuriyet savcıları kendi açılarından, mülkiye başmüfettişleri kendi açılarından inceliyorlar. Aynı şekilde Çalışma Bakanlığı müfettişleri inceliyor, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın aynı şekilde incelemesi var. Adli açıdan da idari açıdan da tüm bunlar inceleniyor. Ayrıca Meclis'te bu konu kapsamlı bir şekilde ele alınacak ve çıkacak bütün sonuç, en açık, en şeffaf, en net bir şekilde hiçbir tenzilat yapılmadan bütün bir gerçek ortaya çıkacak şekilde kamuoyuyla paylaşılacak. Bu bizim kaybettiğimiz 78 canımıza borcumuz olduğu gibi milletimize de borcumuzdur."
Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da bugünkü MKYK'de yaptığı konuşmada, bütün sorumluların ceza alacağı şekilde gerçeğin açığa çıkmasına dönük iradesini beyan ettiğini bildirdi.
"Devletin temel niteliklerinden taviz verilecek bir süreç değil"
Bir gazetecinin DEM Parti ve bölücü terör örgütü elebaşı ile görüşmesi hatırlatılarak, yöneltilen soru üzerine AK Parti Sözcüsü Çelik, ziyaret trafiğinin o süreçte tamamlandığını belirtti ve "Bundan sonrasında beklenen terör örgütünün tasfiye edilmesiyle ilgili çağrı ortaya çıkması." yanıtını verdi.
Ziyaret sırasında görüşlerini ifade ettiklerini aktaran Çelik, "Burada bu ziyaret trafiği bittikten sonra gelinen noktada bir an evvel terör örgütünün kendini tasfiye etmesi ve silah bırakmasıyla ilgili çağrının gerçekleşmesi gerekiyor. Bu meseleye bizim bakışımız yani herhangi bir şekilde bir pazarlık süreci değil. Herhangi bir şekilde bir al-ver süreci değil. Devletin temel niteliklerinden taviz verilecek bir süreç değil." değerlendirmesinde bulundu.
"DEAŞ'a hapishane bekçiliği yapmanın Kürtlere hizmetle ne alakası var?"
Çelik, bazı siyasilerin "devletin niteliklerinden taviz veriliyor", "terör örgütünün başından medet umuluyor" şeklinde söylemlerde bulunduğunu anımsatarak, "Bunlar yanlış yaklaşımlar. Bu hiçbir zaman olmadı, bu sefer de söz konusu değil. Burada açık bir şekilde Sayın Cumhurbaşkanımız da Sayın Devlet Bahçeli de 'Terörsüz Türkiye hedefi' dediler." ifadelerini kullandı.
"Kürtlerin hakkını savunuyorum" diyen terör örgütünün, Kürtlerin hakkını savunmakla bir ilgisinin bulunmadığına işaret eden Çelik, "Bunlar nihayetinde Suriye'de DEAŞ'a hapishane bekçiliği yapıyorlar. Orada Batılıların verdiği görev çerçevesinde DEAŞ'a hapishane bekçiliği yapmanın bölge Kürtlerine hizmet etmekle ne alakası var?" dedi.
"Terör örgütleri baştan beri bizim açımızdan gayrimeşruydu"
"Bölgedeki Türkmenler, Araplar, Kürtler, Sünniler, Aleviler, Nusayirler, Şiiler hepsi kardeşlik içerisinde yaşasın ve kendi geleceklerine kendileri karar versin. Suriye söz konusu olduğunda 'Suriye Suriyelilerindir' diyoruz. Irak söz konusu olduğunda 'Irak Iraklılarındır' diyoruz. Bizim baktığımız çerçeve bu. Bu terör örgütleri baştan beri bizim açımızdan gayrimeşruydu, baştan beri bizim açımızdan hedefti. Ama bunlara çeşitli şekillerde bir mazeret bulmaya çalışanlar açısından da artık tamamen bir taşınamaz yük haline gelmiştir. Dolayısıyla bu terör örgütlerinin varlığının birilerine faydası varsa da o birileri bölgedeki Türkmenler, Türkler, Araplar, Kürtler, Sünniler, Aleviler, Şiiler, Nusayirler, Dürziler değildir. Bunun dışında bir yere hizmet ediyor bu terör örgütlerinin varlığı."
"YPG/PYD/PKK yapılanması Baas döneminden kalan son artıktır"
AK Parti Sözcüsü Çelik, terör örgütlerinin bölgedeki kaostan yararlanarak kendilerine bir derinlik yaratmaya çalıştıklarını, bazı Batılı devletlerin de örgütlere destek çıktığını dile getirdi.