Terörün finansı petrolden

İşi bir adım daha öteye taşıyan ABD Savunma Bakanı Mark Esper, bu yatakları ele geçirme çabalarına karşı güç kullanacaklarını ifade etti. ABD'nin bu hamlesi, Suriye'yi PKK eliyle bölme ve devletleştirmeye çalıştığı terör örgütüne finans sağlama çabası olarak yorumlanıyor. Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre Suriye'nin 2,5 milyar varil petrol rezervi bulunuyor; bu miktar küresel petrol rezervlerinin 0,14'üne karşılık geliyor.

KAYNAKLARIN 4'TE 3'Ü

Suriye'nin fosil yakıtlardan elde edilen enerji kaynaklarının büyük çoğunluğu Fırat'ın doğusunda kalan Deyrizor, Haseke, kuzeydoğuda Irak sınırına yakın Rumeylan bölgesi ile Rakka ve Rakka'nın güneyindeki Palmira çevresinde bulunuyor. Şu anda bu bahsi geçen alanların büyük çoğunluğu terör örgütü PKK/YPG'nin kontrolü altında. Sadece Deyrizor'daki doğalgaz ve petrol rezervi, Suriye'nin toplam doğal kaynaklarının yüzde 35'ine karşılık geliyor. PKK'nın Suriye enerji kaynaklarının 4'te 3'ü işgal ettiği belirtiliyor. Örgütün işlettiği en büyük petrol sahası Deyrizor yakınlarındaki El Ömer bölgesi. Ülkede bununla birlikte 30'u aşkın petrol kuyusu PKK'nın elinde bulunuyor. Bölgede günlük 50 bin ila 300 bin varillik petrol üretim kapasitesi mevcut. Deyrizor'da 28, Haseke'de 10, Rumeylan'da 2, Rakka'da 1 tane petrol kuyusu PKK işgalinde. Haseke ve Deyrizor'daki iki doğalgaz kuyusu da yine PKK'nın elinde. Çıkardığı ham petrol ve doğalgazı ilker şartlar altında işleyen terör örgütünün bu şekilde 40'dan fazla rafinerisi olduğu belirtiliyor. Yine Deyrizor'da bulunan Konoko doğalgaz sahası da PKK'nın gözetiminde.

TERÖR ÖRGÜTÜNE FİNANS KAYNAĞI

Suriye'deki petrol alanlarını ABD'nin siyasi koz olarak kullandığını dile getiren Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Suriye Masası Koordinatörü Oytun Orhan, mevcut duruma ilişkin şu yorumu yapıyor: "Bu kaynaklar Suriye devletinin ayakta kalabilmesi için oldukça önemli. ABD, PKK/YPG'ye kendi özkaynaklarını yaratabilmesi açısından alan açmaya çalışıyor. Piyasa ve dünya enerji kriterleri açısından çok da önem arz etmeyen Suriye petrolü, rejime karşı baskı ve pazarlık aracı olarak kullanılıyor. Çünkü Suriye rejimi bu bölgeleri ele geçiremezse, ekonomik olarak kendi ayakları üzerinde duramaz."

Erbil'e satıyorlar

Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener: "Bölgede büyük balıkların iştahını kabartacak kadar petrol yok ama terör devleti kurabilecek ya da Türkiye'nin o bölgeyi imar edebilecek, huzur ve barış getirebileceği kadar kaynak var. PKK bölgesinde 10'dan fazla petrol sahası aktif üretim yapıyor. Kaç enerji şirketi var net olarak bilinmiyor fakat şirketlerin çoğu ABD ve Rus menşeili. Yabancı şirketlerin çoğu başta Dubai olmak üzere Körfez'de paravan şirketler üzerinden Suriye'de faaliyet gösteriyor. Elde edilen petrol, 15 dolar daha ucuza Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'ne satılıyor. Erbil ise sahalarından daha fazla üretim yapmış gibi gösteriyor."