Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine tepki gösteren Türk kökenli Belçika vatandaşı Nafiz Öztürk, örgütle bağlantılı iş yerlerini boykot çağrısı yaptığı için polise ifade vermek zorunda kaldı. FETÖ'nün okullarında terör örgütü propagandası yapmasını polise şikayet eden Öztürk, Türk okullarına ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Belçika'nın Houthalen kentindeki Yeşil Cami'nin Dernek Başkanı olan Öztürk, darbe girişimi sonrası tepkisini "boykot çağrısıyla" ortaya koydu.
"15 Temmuz gecesi yapılan haince saldırıdan dolayı" cami üyelerine kısa mesaj (SMS) gönderme gereği duyduğunu kaydeden Öztürk, "Mesaj, 'Değerli üyelerimiz Türkiye'mize karşı yapılan bu darbe planı, Allah'ın ve milletimizin iradesiyle çökertildi. Bu terör örgütüne bağlı marketlerden alışveriş yapmayalım, okullarına çocuklarımızı göndermeyelim' şeklindeydi." dedi.
Bir gün sonra polisin bu mesaj nedeniyle kendisini ifadeye çağırdığını söyleyen Öztürk, şöyle konuştu:
"Polis, bir suç işlemişim gibi beni suçlu duruma düşürmeye çalıştı. Sanki bir şey olmuş gibi bana değişik değişik sorular soruldu. Bana avukat isteyip istemediğimi sordular. Ben de avukatlık bir şey yapmadığımı sadece insanları bilgilendirdiğimi söyledim. Onlara bunu (FETÖ) terör örgütü olarak kabul edip etmediklerini sordum. Sonuçta bu vatana ihanet ettiler. 'Belçika'da olsa siz nasıl davranırsınız?' diye sordum."
İfadesinin Belçika İçişleri Bakanlığına gönderileceğinin söylendiğini aktaran Öztürk, şimdi bir cevap beklediğini, yargılama olmasını umut etmediğini ancak olursa da mahkemeye gitmek durumunda olduğunu kaydetti. Öztürk, darbe girişimine dair bölgelerinde yapılan gösterilerde herhangi bir taşkınlığa sebep verilmediğini ve hiçbir olay yaşanmadığını ifade etti.
Bazı Türklerin çocuklarını örgütün Belçika'daki okullarından aldıklarına değinen Öztürk, özellikle bu okulun yurtlarında FETÖ propagandası yapıldığını anlattı. Öztürk, ayrıca Türk ailelerin çocuklarını gönderecekleri bir imam hatip okuluna ihtiyaç olduğunu da vurguladı.
Belçika'da daha önce de Türk vatandaşları Hasan Sarıgöz ve Kenan Aydoğan'ın evleri sosyal medya hesaplarında benzer paylaşımlarda bulundukları için polislerce basılmıştı.
