Birleşmiş Milletler, Esed rejiminin Ayn el-Fica pınarını "kasten" bombalayarak savaş suçu işlediğini duyurdu.
Birleşmiş Milletler (BM), Beşşar Esed rejimine ait savaş uçaklarının aralık ayında Suriye'nin Başkenti Şam'ın Barada Vadisi içindeki Ayn el-Fica pınarını "kasten" bombalayarak savaş suçu işlendiğini duyurdu.
BM Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonunun, 21 Temmuz 2016 ile 28 Şubat 2017 arasında Suriye'deki insan hakları ihlalleri iddiaları üzerine yapılan soruşturmaları içeren yeni raporu, BM Cenevre Ofisi'nde devam eden İnsan Hakları Konseyinin 34. oturumuna sunuldu.
Rapor, komisyonun Suriye'ye ilişkin soruşturması kapsamında 326 kişiyle yaptığı görüşmeler, tüm tarafların eylemlerinin incelemesi ve işlenen insan hakları ihlalleri ile savaş suçlarına dayandırılarak hazırlandı.
Rapora göre, rejime ait savaş uçakları aralık ayında Ayn el-Fica pınarını "kasten" bombalayarak Şam'da 5,5 milyon insanın susuz kalmasına neden oldu.
Komisyonun araştırmasına göre, Şam'ın ana su kaynağındaki hasara "en az iki hava saldırısı" neden oldu.
Rejim hava güçlerinin saldırılarından önce sivillerin herhangi bir su sıkıntısı yaşadığına dair bilgi olmadığı kaydedilen raporda, bu saldırıların "savaş suçu" olduğu vurgulandı.
Rejim tarafının, "muhaliflerin suyu kirlettiği" iddialarının da gerçeği yansıtmadığının altı çizilen raporda, "Aksine, görüşülen Barada Vadisi sakinleri bombardımanın başladığı 23 Aralık'a kadar suyu kullandıklarını ve suda kirlenme belirtilerine tanıklık etmediklerini söylüyor." ifadelerine yer verildi.
Raporda, bombalamayı takiben, klor depolama tesislerinin şarapnelden zarar gördüğü ve suyun kirlendiğine işaret edildi.
Rejim güçleri, 27 Aralık'ta Şam'ın Barada Vadisi içindeki Ayn el-Fica pınarına saldırarak buradaki pompa ve depolara zarar vermişti. Saldırının ardından suyu kesilen başkent Şam'ın su ihtiyacı tankerlerle taşınarak karşılanmıştı.
Ocak ayı sonunda Barada Vadisi'nden muhaliflerin tahliyelerinin tamamlanmasıyla birlikte Ayn el-Fica, rejime kontrolüne girmiş oldu.
Komisyonun geçen ay açıkladığı raporunda da, Halep'in doğusunda sivillere yönelik Esed rejimi ve Rusya tarafından yapılan hava bombardımanları ve yardım konvoylarına yapılan saldırıların savaş suçu teşkil ettiği bildirilmişti.
Rejim destekçilerinin, şehirdeki muhaliflerin kontrolündeki yerleşim merkezlerini klor gazı, misket bombası, sığınak delici ve yangın bombalarıyla saldırması sonucu aralarında çocukların da bulunduğu yüzlerce sivilin öldüğü aktarılmış, sivillerin kasıtlı olarak hedef alındığı vurgulanmıştı.