T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
G Ü N D E M | 19 NİSAN 2006 ÇARŞAMBA | ||
|
Özgürlüklere TMK ayarı
Yeni Terörle Mücadele Kanun Tasarısı, terörle mücadele eden güvenlik güçlerinin suç işledikleri koşullarda bile tutuklanmalarını engelleyor. Terör suçları kapsamını genişleten yeni tasarının özgürlükleri kısıtlamasından endişe ediliyor
ADLİ KONTROL YETECEK Bakanlar Kurulu'nda son şekli verilen TMK Tasarısı, terörle mücadelede görev alan istihbarat ve kolluk görevlileri ile bu amaçla görevlendirilmiş diğer personele, görevleri sırasında doğduğu iddia edilen suçlardan dolayı tutuklanmalarını engelleyen olanaklar sağlıyor. Bu gibi durumlarda güvenlik mensuplarını savunacak avukatların masraflarıysa ilgili kuruluşların bütçelerinden karşılanacak. Yeni düzenleme yürürlükteki kanuna göre tutuklama gerektiren koşullarda Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 109'uncu maddesinin ilgili fıkrasına göre, "süre şartı aranmaksızın adli kontrol hükümleri de uygulanabilir" koşulunu getiriyor. Düzenleme güvenlik güçlerinin suç işlemeleri halinde işledikleri suçun üst sınırına bakılmaksızın hakim tarafından belirlenecek koşullarda kontrol tedbirlerine uyma hükmü getiriyor. Buna göre tutuklama yerine belli aralıklarla karakola giderek imza atılması bile yeterli olacak. DURAKSAMADAN ATEŞ Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı ilk taslakta eleştirilerin hedefi olan "vur" yetkisi bu tasarıda da mevcut. Tasarı, Terör örgütlerine karşı icra edilecek operasyonlarda "teslim ol" emrine itaat edilmeyerek silah kullanmaya teşebbüs eden kişilere karşı, kolluk görevlilerine tehlikeyi etkisiz kılabilecek ölçü ve orantıda, duraksamadan hedefe karşı silah kullanma yetkisi tanıyor. Hatırlanacağı üzere bir önceki tasarıda yer alan aynı düzenleme Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmişti. KAPSAM GENİŞLETİLDİ Bakanlar Kurulu'nda son şekli verilen tasarının 1. maddesinde terör tanımı konusunda değişiklik yapılmadı ancak TMK'nın 4. maddesindeki 'terör amacıyla işlenen suçlar'ın kapsamı yeniden belirlendi. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan ilk taslakta yer alan ve eski TCK'nın 312. madesine karşılık gelen yeni TCK'nın 216. maddesi 'terör amacıyla işlenen suçlar' kapsamından çıkartıldı. Terör amacıyla işlenen suçlar kapsamına Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkında Kanun'da tanımlanan suçlar, Orman Kanunu'nda yer alan kasten orman yakma suçları, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nda tanımlanan bazı suçlar, Anayasa'nın 120. maddesi gereğince olağanüstü hal ilan edilen bölgelerde, olağanüstü hale neden olan suçlar ve Kültür ve Tabiatı Koruma Kanunu'nda bulunan bazı suçlar alındı. AMACI AŞAN PROPAGANDA TMK tasarısının 6 ve 7. maddesi de değiştiriliyor. 7. maddede öngörülen değişiklikle suç işlemek üzere, terör örgütü kuranlar, yönetenler ile bu örgüte üye olanlar TCK'nın 314. maddesine göre cezalandırılır. Örgütün faaliyetini düzenleyenler de örgüt yöneticisi olarak cezalandırılır hükmü getiriliyor. Tasarıda yer alan ve 7. maddeye eklenmesi öngörülen "Suçların; dernek, vakıf, siyasi parti, işçi ve meslek kuruluşlarına veya bunların yan kuruluşlarına ait bina, lokal, büro veya eklentilerinde veya öğretim kurumlarında veya öğrenci yurtlarında işlenmesi halinde bu fıkradaki cezanın iki katı hükmolunur" düzenlemesinin ise suistimale açık olduğuna dikkat çekiliyor. MADDİ KATKI SAĞLAYANLAR İlk taslakta yer alan terörün finansmanına 'bilerek' katkıda bulunanlara ceza verilmesi için 'bilerek ve isteyerek' şartı getirildi. "Terörün finansmanı" başlıklı maddeye göre, terör suçlarının işlenmesinde kullanılacağını bilerek ve isteyerek doğrudan veya dolaylı olarak fon sağlayanlara veya para toplayanlara bir yıldan beş yıla kadar hapis ve 150 günden binbeşyüz güne kadar adli para cezası verilebilecek. GÖZALTILARDA SÜRE TMK Taslağı'nda yer alan gözaltına alınan kişilere yönelik getirilen sınırlamalar ise AB normları doğrultusunda değiştirildi. Yeni değişiklikle soruşturmanın amacının tehlikeye düşebileceği durumlarda yakalanan, gözaltına alınan veya gözaltı süresi uzatılan kişinin durumu hakkında Cumhuriyet savcısının emriyle sadece bir yakınına bilgi verilecek. Bu kapsamda gözaltına alınan kişiler, gözaltı süresince yalnız bir müdafiin hukuki yardımından yararlanabilecek ve şüphelinin müdafi ile görüşme hakkı, cumhuriyet savcısının istemi üzerine, hakim kararıyla yirmidört saat süre ile kısıtlanabilecek. Gazete ve dergiler kapatılacak Tasarı terör örgütüne destek veren gazete ve dergilerin kapatılmasına da imkan sağlıyor. Tasarıda "Terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde suç işlemeye alenen teşvik, işlenmiş olan suçları ve suçlularını övme veya terör örgütünün propagandası niteliğinde olan içeriğe sahip süreli yayınlar hâkim kararı ile; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de cumhuriyet savcısının emriyle tedbir olarak onbeş günden bir aya kadar durdurulabilir. Cumhuriyet savcısı, bu kararını en geç yirmidört saat içinde hâkime bildirir. Hâkim 48 saat içinde onaylamazsa, durdurma kararı hükümsüz sayılır" düzenlemesi yer alıyor. Terör örgütlerinin ya da amaçlarının propagandasının yapılması durumunda 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören tasarı, bu suçların basın yoluyla işlenmesi durumunda da cezanın yarı oranda artmasını öngörüyor. Basın yayın organlarının sahipleri hakkında da bin günden onbin güne kadar adli para cezası öngörülürken sorumlu müdürler hakkında cezanın üst sınırı beşbin gün olarak belirlenmiş durumda.
Yüzünü kapatana ve amblem taşıyana ceza
Yeni tasarı eylemlerde ablem taşıyan ve bu eylemleri yüzleri maskeli şekilde gerçekleştirenlere de ceza öngörüyor. "Örgütün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde, örgüte ait amblem ve işaretlerin taşınması veya bu işaret ve amblemlerin üzerinde bulunduğu üniformayı andırır giysiler giyilmesi veya toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüzün, tamamen veya kısmen kapatılması, örgütün amacına yönelik afiş, pankart, döviz, resim v.b. taşınması veya bu nitelikte slogan atılması veya ses cihazları ile yayınlanması, Örgüte üye kazandırmaya yönelik faaliyetlerde bulunulması" yine hapis cezası alınmasına neden olacak. İhbarcıya para ödülü Terör eylemlerinin işlenişine iştirak etmeden ihbarda bulunanlar ve suç faillerinin yakalanabilmesine yardımcı olanlara veya yerlerini yahut kimliklerini bildirenlere de para ödülü verilecek. Ödülün miktarı ise İçişleri Bakanlığı'nca belirlenecek. Tasarı, terörle mücadelede görev veren veya bu görevi ifa eden adli, istihbari, idari ve askeri görevliler, kolluk görevlileri, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü ve Genel Müdür Yardımcıları, terör suçlularının muhafaza edildiği ceza ve tutukevlerinin savcıları ve müdürleri, Devlet Güvenlik Mahkemelerinde görev yapmış hakim ve savcılar terör örgütlerinin açık hedefi haline gelen veya getirilenler ile suçların aydınlatılmasında yardımcı olanlar hakkında tanık korumaya ilişkin hükümler uygulanmasını da öngörüyor. Mağdura destek Tasarı, malul olanlar ile ölenlerin dul ve yetimleri, Emekli Sandığı'nca kendilerine verilen tanıtım kartlarıyla, kamu kurum ve kuruluşlarına ait bütün hastanelerde muayene ve tedavi edilmelerini düzenliyor. Tasarı "Mâlul olanların eksilen vücut organları, yurt içi veya yurt dışında en son teknik usullere göre yapılması mümkün sunileriyle tamamlatılır" hükmünü getiriyor. Terörden dolayı köyleri boşaltılan öğrencilere ve ölenlerin çocuklarına da okudukları sürece karşılıksız burs verilecek.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |