T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
G Ü N D E M | 19 NİSAN 2006 ÇARŞAMBA | ||
|
'Bir'inin irtica balonunu diğerleri şişiriyor!
İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü ve öğrenciler tarafından Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi'nde '31 Mart Vakası kutlaması' yapılmadığı açıklanmasına rağmen, Hürriyet gazetesi köşe yazarı Ali Atıf Bir'in irtica balonunu bazı gazeteler ile politikacılar şişirmeye devam ettiriyor
İ.Ü'NÜN AÇIKLAMASI DİKKATE ALINMADI Rektörlük tarafından yapılan açıklama ise şöyle : "31 Mart 2006'da tahminen 8-10 kişilik bir grup İ.Ü Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi kantinine gelip Kuran okumuşlar; olayı gören birkaç öğretim üyesi Fakülte Dekanını haberdar etmiştir. Dekan Prof. Dr. Yusuf Avcı, Rektörlüğün bilgisi ve talimatı doğrultusunda bu olayı önlemek ve ilgilileri tespit edebilmek amacıyla güvenlik güçlerinin olay yerine gitmesini sağlamıştır. Güvenlik güçleri olay yerine gelmeden söz konusu grup dağılmıştır. Bu grubun diğer öğrencilerin başlarının zorla örtmelerini sağlamak, onları kantine hapsetmek gibi veya, Dekanlığın müdahalesine rağmen öğrencilerin eylemelerinin durdurulamaması gibi bir olayın cereyan ettiğine dair hiçbir duyum alınamamıştır. Olaya karıştığı tespit edilen S.A isimli öğrenci hakkında aynı gün soruşturma açılmış ve Fakültemiz binalarına girmesi yasaklanmıştır. Söz konusu öğrenci, İstanbul İdare Mahkemesi nezdinde bu karar aleyhine dava açmış ve yürütmeyi durdurma kararı almıştır." İddiayı sorgulamadan muhalefet amacıyla değerlendiren CHP lideri Deniz Baykal da, "Sen kızının başının zorla kapatılmak istenmesini ister misin?. Bugün Türkiye'de kimse kimsenin başını zorla açtırmıyor. Ama daha şimdiden zorla kapatma uygulamaları başladı. Böyle devam ederse kimse başı açık gezemez hale gelecer" dedi. Baykal'ın, "Bu konuya TÜSİAD'ından, yüksek medyaya kadar, yeterince önem verilmiyor" sözleri de dikkat çekerken, bu ifadeler de yine üniversite yönetiminin açıklaması dikkate alınmadan dünkü Radikal gazetesinde manşetten verildi. Akduman: Bir dolduruşa geldi Hürriyet gazetesinin haberinde hedef gösterilen Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi öğrencisi ve öğrenci temsilcisi Selim Akduman, Prof. Dr. Ali Atıf Bir'e e-postayı gönderen kişinin ismini açıklaması için çağrı yaptı. Kantinde Kur'an okunmasıya ilgili bilgi veren Akduman "31 Mart günü kantine gittiğimde bazı kişilerin sessizce Kur'an okuduğunu gördüm. Ben de kantinde Kur'an okumamaları gerektiğini söyledim. Bunun üzerine dağıldılar" dedi. Olayın yaşandığı sırada kantinde daha önce İstiklal Marşı nedeniyle tartışma yaşadığı bir grubun olduğunu kaydeden Akduman şöyle konuştu: "Bu olaydan yaklaşık iki hafta önce bir grup öğrenci, İstiklal Marşı'nın kabul edilişinin yıldönümü nedeniyle kantine asılan ve üzerinde İstiklal Marşı'nın sözlerinin yazılı olduğu bayrağı indirmek istedi. Karşı çıktığım için sözlü saldırıya maruz kaldım. Prof.Dr. Ali Atıf Bir'e e-postayı yollayan kişinin de aynı grubtan olduğunu tahmin ediyorum. Birileri Bir'i ve Hürriyet'i dolduruşa getirmiş." Günümüzün İttihat Terakkicilerinin işi Roterdam İslam Üniversitesi Rektörü ve Osmanlı Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, 31 Mart vakasının, Müslümanlar açısından kutlanacak hiçbir yanının bulunmadığını belirterek, İstanbul Üniversitesi kantininde yaşandığı iddia edilen olaylarla ilgili yazılanları şöyle değerlendirdi: "Olayları şaşkınlıkla izliyorum. Birileri üniversite kantininde Kur'an okuyacak; gidip kızlara 'başınızı kapatın' diye zorlama yapacak. Olacak iş değil. 31 Mart, İttihat ve Terakki'nin İngilizlerle birlikte dindar Müslümanlara karşı oynadığı bir oyundur. Şimdi de bugünün İttihat Terakkicileri, Cemal Paşaları, Talat Paşaları yapıyor bu işleri." Kimse başımızı kapattırmadı İmzasız bir ihbarın gazete haberi yapılmasıyla gündeme gelen İstanbul Üniversitesi'nin Vezneciler'deki Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi'nin öğrencileri, konuyla ilgili haberlerle dalga geçiyor. Öğrenciler ve kantin görevlileri, konunun 31 Mart vakası ile uzaktan yakından ilişkisi olmadığını belirtirken, "Olay, okuldaki farklı ideolojiye mensup iki grup arasındaki gerginlikten kaynaklanıyor" dediler. Öğrenciler, 31 Mart günü yaşananları şöyle anlattı: Deniz Günaçkın (Almanca Öğretmenliği 4. sınıf): Bizim okulumuzda, zorla baş kapatma ya da insanları kantine hapsetme gibi olaylar olmadı ve olamaz da. Böyle bir şeye kimse izin vermez. Seda Parlatıcıbilek (Türkçe Öğretmenliği 2. sınıf): Biz hep bu kantindeyiz. Hiç kimseye zorla baş kapattırma ya da hapsetme gibi olaylar olmadı. Okulumuzda başörtülü öğrenciler de var. İçeri girerken başlarını açıyorlar. Okulumuzda her görüşten insan var ve herkes herkese saygılıdır. Nazan Yüksel (Türkçe Öğretmenliği 2. sınıf): Burada öyle bir şey olamaz. Kimsenin başını zorla kapatamazlar. Olduğunu iddia eden varsa bunu kanıtlasın. Kur'an okunmasına da tepki göstermiyorum ama burada okunması gereksiz.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |