T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
Y E M E K | 10 MART 2006 CUMA | ||
|
Zaman geçtikçe tüm dünyada Osmanlı ile ilgili çok ciddi araştırmalara ışık tutuluyor. Geçmiş yıllarda maalesef yabancılar tarafından yapılan bu araştırmalara gün geçtikçe kendi bilim adamlarımız ve araştırmacılarımız tarafından yapılan çalışmalar da eklenmeye başlandı. Türkiye'de Osmanlıya yani atalarımıza karşı ilgi ve merak günden güne artarak gelişiyor. Bu gelişmenin bizler ve gelecek nesillerimiz adına çok faydalı olduğu bir gerçek. Ancak bu araştırmaların bizimle ilgili bölümü tabiî ki yemek ve yemek kültürümüz üzerine. Son dönemlerde Osmanlı Mutfağı ile ilgili çok önemli eserler yayınlandı. Bunlar güzel gelişmeler olmakla beraber hala yetersiz olduğu kanaatindeyim. Yine de bu tür kitapların yayınlanması ve bu sayede bilgi sahibi olunca keşfedilmeyi bekleyen ne kadar büyük bir hazinenin üzerinde olduğumuzu anlıyorum. 15. Yüzyıl Osmanlı Mutfağı kitabını yayınlayan Bilim Evi'ne teşekkür ederim. Kitaptaki tarifler ve sağlık bilgilerine 450-500 yıl sonra dahi bazılarına hala ulaşmış değiliz. Kitaptan sizlere birkaç örnek sunuyorum. Bu bilgiler ışığında birçok sağlık ve diyete dair bilgileriniz, düşünceleriniz değişecek. ŞİRVANİ'DEN FAYDALI BİLGİLER Mesela "Bedenleriyle ağır işlerde çalışmayan insanlar hangi tür etleri yemelidir? Erkek şişek eti, altı aylık veya altı aylığı geçmiş kızıl erkeç oğlak eti, piliç eti, tavuk eti, keklik, turaç, çil, güvercin ve diğer bütün kuşların kanadı ve boynu şeklinde cevaplıyor. Ayrıca bu etler mutlaka sirke, limon veya koruk suyu, ekşi nar suyu ve ağaç kavununun ekşisi gibi ekşi nesnelerle pişirilmelidir. YORGUN KİŞİLER NE YEMELİ? Buna karşılık bedenen çalışanlar ve yorgun düşen kişilerin ne yiyeceğiyle ilgili olarak bu kişilere; ekmek olarak, mayasız sac ekmeği yani bazlamayla hamuru iyice yoğurulmuş fırın ekmeği; et olarak sığır, geyik, tavşan etiyle ciğer, dalak, bağırsak tavsiye edilir. Ayrıca buğdayla yapılan herise ve keşkek de beslenme için iyi gelmektedir. Çok çalışan ve yorulan bu kişilere sindirimi kolay; paluze, peynir, patlıcan, köknar içi, kestane, mercimek, börülce, şalgam, kavrulmuş bakla vb. şeyler de önerilmektedir. YEMEK NE ZAMAN YENİLİR? Kitaptaki konulardan bir diğeri de yemek vakitleri ve yiyeceklerin yeme sırasıdır. Burada mühim olan yemeklerin sindirimidir. Yemek vakitleri sayılırken mutlaka karnın iyice acıkmış olması, bir önceki yemekten bir şey kalmaması isteniyor. Bunun yanında yemekten sonra biraz uyku tavsiye ediliyor. Ayrıca kitapta sıcak vakitlerde yemekten kaçınılması ve soğuk vakitlerin tercih edilmesi, özellikle kış mevsiminde daha iyi yemek yenileceği üzerinde durulmuş. YAŞLANDIRAN YİYECEKLER Sakınılması gereken yiyecekler içinse insanı çabuk yaşlandırdığından dolayı ekşi yiyecekler; mideye zarar verdiği ve bedeni kuruttuğundan dolayı tatlılar üzerinde durulmuş. Bunların yanında balıkla sütün birlikte yenilmemesini, tuzlunun zararlarının tuzsuzla, tuzsuzun zararlarının da tatlıyla giderilebileceğini belirtmekte. Kitapta su ve çeşitleri, su içerken dikkat edilmesi gereken hususlar da yer almaktadır. CURCANİYE
FAYDALARI
TARİFİ:
DİVAN Ü LÜGAT-İT TÜRK'TEN ATASÖZLERİ
Yayınevi: Bilimevi Basın Yayın Ltd.Şti.
LEZZETLİ SÖZLER
"Aşıç ayur tübüm altın, kamıç ayur men kayda men?"
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Kültür |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |