T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
P O L İ T İ K A 11 MART 2006 CUMARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Rumlar, anlaşmamakta direnirse KKTC tanınır

Uluslararası Kriz Grubu (ICG), Kıbrıs'taki çıkmaz durumun tamamen Rumların tutumundan kaynaklandığını açıkladı. ICG, Rumların bu tavrı sürdürmeleri halinde KKTC'nin tanınmasının kaçınılmaz olacağını söyledi

Merkezi Brüksel'de bulunan Uluslararası Kriz Grubu (ICG), 'Kıbrıs Çıkmazı: Bundan Sonrası' başlıklı bir rapor yayımlayarak, adadaki durumun 'çıkmazda' olduğunu belirtti ve çözüme en büyük engelin Kıbrıs Rum kesiminin tavrı ve özellikle Rum lideri Tasos Papadopulos'un izlediği politika olduğunu bildirdi.

Küresel sorunların çözümleri için araştırma yapmayı görev edinen ve siyaset, diplomasi ve iş dünyasının temsilcilerinden oluşan bir yönetim kurulunun kontrolündeki ICG'nin başkanlığını eski Avusturya Dışişleri Bakanı Gareth Evans yapıyor. Brüksel merkezli, Washington, New York, Moskova ve Londra'da büroları bulunan ICG'nin raporunda Rumların olumsuz yaklaşımının devam etmesi halinde KKTC'nin tanınmasının kaçınılmaz olacağı belirtiliyor. Raporda şöyle denildi:

AMBARGO KALKSIN

"Dış aktörler, ellerinden geldiği ölçüde, müzakerelere hemen başlanması için her iki toplumun siyasi elitlerine baskı yapmaya çalışmalı ve bu süre zarfında da, kuzey kesimin izolasyonunu azaltmak için mümkün olan her şeyi yapmalıdırlar. Her iki tarafın ve bölgedeki komşularının menfaatleri açısından en iyi çözüm, Annan Planı'nda belirtilen geniş çerçeve kapsamında Kıbrıslı Rumların ve Türklerin Kıbrıs'ı yeniden birleştirmek için ek çaba sarf etmeleri olurdu. 1970'li yıllarda varılan ilk anlaşmada öngörüldüğü şekilde iki kesimli ve iki toplumlu bir federasyon kavramına dayanan, ayrıntılı ve kapsamlı maddelere sahip olan, sıkı bir şekilde örülmüş uzlaşma anlaşmaları içeren ve otuz yıllık müzakerelerin birikimini taşıyan bu Plan'ın yeni bir türevi, herkes tarafından kabul edilebilecek tek öneri olarak gözükmektedir." ICG raporunda, "Şu anda bu türden bir anlaşmanın önündeki en önemli engel, Kıbrıs Rum yönetiminin ve özellikle Papadopulos'un politikası ve yaklaşımıdır" denildi. Yunanistan'a, tarihsel yaklaşımını gözden geçirmesi tavsiye edilen raporda, "Atina sessizliğe dayalı politikalarını terk edip, müzakerelere yeniden başlanması ve bir çözüm bulunması konusunda Annan Planı'nın temel alınmasına dair yaklaşımını uluslararası toplum nezdinde bir kez daha açıkça belirtmeli, Avrupa Birliği'nin Kıbrıslı Türk yurttaşlarına karşı yükümlülüklerini yerine getirmesi için AB içerisinde öncü bir rol üstlenmeye hazır olmalıdır" denildi.

  • BRÜKSEL (A.A)

    İşte çözüm önerileri

    AB ÜLKELERİNE

  • Kuzey Kıbrıs'a uygulanan izolasyonun sona erdirilmesinin, ada birleşinceye kadar, AB açısından stratejik bir öneme sahip olduğunu kabul etmeli. AB'nin, belirli bir takvim doğrultusunda ticaret tüzüğü konusunda yol alma taahhüdü vermesi ve Kuzey Kıbrıs'a mali yardımla ilgili tüzüğün uygulanması Gazimağusa Limanı'nın yeniden inşası ile onarımı ve bir nüfus sayımı için gerekli finansmanın ayrılması için Rumlara bakı yapmalı,
  • Kuzey kesimde Komisyon delegasyonuna bağlı bir şubenin kurulması; Kıbrıslı Türklerin AB kurumları içerisinde adil bir şekilde temsil edilmesi sağlanmalı;
  • Doğrudan ticaretle ilgili mevcut öneriler gözden geçirilmeli ve AB ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği'ne Kuzey Kıbrıs'ın da dahil edilmesi
  • AB üyesi ülkeler, Kuzey Kıbrıs'taki yetkililer ve sivil toplum kuruluşlarıyla ikili bağlar kurmalı.

    AMERİKA'YA

  • Kuzey Kıbrıs'taki konsolosluk bürosunu Lefkoşa'daki ABD Elçiliği'nin bir şubesi seviyesine yükseltmeli.
  • Kuzey Kıbrıs'taki yetkililerle irtibatları her düzeyde artırmalı.

    BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'E

  • Genel Sekreter'in 2004 Kıbrıs Raporu'ndaki sonuçları bir Güvenlik Konseyi kararı olarak benimsemeli.

    GÜNEY KIBRISLILARA

  • İki toplumluluk ve iki kesimlilik'e dair yeni bir tartışma başlatmalı, özellikle eğitim sisteminde ve medyada, ihtilafın tarihsel olarak ele alınışının gözden geçirilmeli; Kuzey Kıbrıs'ın ekonomik gelişimine karşı olumlu bir yaklaşım benimsemeli, kuzey kesiminin izolasyonunu azaltacak önlemler almalı ve Annan Planı'na göre yurttaşlık hakkı elde etmiş olacak Türk yerleşimcilerin vizesiz seyahat etmelerini desteklemeli

    YUNANİSTAN'A

  • Annan Planı'nı temel alan müzakerelerin yeniden başlamasına aktif olarak destek vermeli.
  • Ortak Savunma Doktrini'ni askıya almalı, Kıbrıslı Rumlarla ortak askeri faaliyetleri sona erdirmel.

    KIBRISLI TÜRKLER:

  • Kıbrıs Türk yönetimi denetiminde yeniden onarılmış bir Maraş'ta Kıbrıslı Rumlara mülklerini iade etmeli.
  • Ortak Dış Tarifesini benimsemeli.
  • Güven artırıcı önlemler için çalışmalı, örneğin kuzey kesimde (AB denetiminde) bir nüfus sayımı yapılması, Karpas Yarımadası'ndaki Ortodoks toplulukların hakları genişletilmeli
  • Kayıp 2500 Kıbrıslı Rum ve Türk'ün durumunun aydınlatılması için çalışmaya devam etmeli.
  • Kıbrıslı Rumlara ait mülklerde her türlü inşaat çalışmasını durdurmalı.
  • Karma nüfuslu köylerin oluşturulması için hazırlıklara başlamalı.

    TÜRKİYE'YE

  • Rumlara limanları açmalı.
  • Asker çekilmesine başlamalı.
  • Belirli bir sayıda yerleşimcinin Türkiye'ye geri dönmesi yolunda taahhüt vermeli.


    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi