AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Yeter ki CHP'nin arabası 'gıcırdaklı' olsun...

Türkiye yaklaşık 50 yıldır da olsa bir demokrasi tecrübesi yaşıyor ve yine ağır aksak işleyen bir parlamenter geleneğin içinden geliyor. Ancak bütün dönemlerde ne iktidarlar, iktidar olmanın gereklerini yerine getirebiliyor, ne de muhalefet partileri toplumsal vicdanın sesi olabiliyor.

Toplumsal, siyasal ve ekonomik alanda büyük kayıpların ve acıların yaşandığı on yıllık bir "fetret devri"nin ardından büyük bir halk desteği ile iktidara gelen AK Parti hükümeti, bazı acemiliklerine rağmen Türkiye'yi yeni hedeflere götürmek için önemli bir çaba sarfediyor. Özellikle de Avrupa Birliği konusunda ortaya koyduğu performans, gerçekten takdire şayan. Ancak bu iktidar, henüz rüştünü isbat edebilmiş değil. Belki bunun için henüz erken, ama zaman da hızla geçiyor ve iktidarın bir şeyler yapması gerekiyor. Özellikle de ekonomik anlamda toplumun somut olarak hissedeceği, gözle görülebilir sonuçların alınması şart. Bu konuda iktidarın önünde ciddi engeller var. Mesela "bürokratik oligarşi", mesela bir türlü küresel dünyaya kafası basmayan ve hala kendisini "soğuk savaş" döneminin bürokratı sanan bir Cumhurbaşkanı ve muhalefette bulunan demokratik dünyadan habersiz "1940 model" bir CHP... Bir de Türkiye'nin geleneksel hantal ekonomik yapısı var ki, Ferhat'ın dağları delmesinden belki de daha zor.

Mesela Türk ekonomisinin nefes alması için çok önemli bir kaynak olan "2b statüsü"ndeki orman arazilerinin satışıyla ilgili anayasa değişikliği bu hafta yeniden Meclis'in genel kurul gündemine geliyor. Ama gelin görün ki CHP kendi vekillerinin özgür iradelerine bile ipotek koyarak, anayasa değişikliğine oy vermelerini engellemeye çalışıyor. Tıpkı demokratikleşme yasalarında olduğu gibi, Türkiye'nin önünü açacak ekonomi ile ilgili yasalarda da müthiş bir direniş sergiliyor.

Doğrusu CHP'nin nasıl bir Türkiye istediğini anlamak zor. Mesela, daha özgür ve demokratik bir Türkiye'nin CHP'ye ne zararı olabilir?

Mesela, kendi öz kaynaklarını harekete geçirerek, ekonomik dengelerini yerine oturtmuş, borçlarını rahat ödeyebilen ve insanına daha fazla "refah" sunabilen Bir Türkiye CHP'yi neden rahatsız eder?

CHP'nin "2b" konusundaki direnişi bu ülkede acaba kimleri mutlu eder? Halkı mutlu etmeyeceği kesin de, eminim faizciler, rantiyenin değirmenine su taşıyan bu CHP'yi çok ama çok sevecekler.

Düşünebiliyor musunuz, "2b"den gelmesi bekmenen 25 milyar dolarla Türkiye nefes alacak, ama rantiyeden geçinen faizcinin nefesi daralacak. Artık orman olmaktan çıkmış, üzerlerine mahalleler, şehirler yapılmış araziler üzerinde oturanlara satılarak elde edilecek gelirlerle ülkede yeni yatırımlar yapılacak, insanlara yeni istihdam alanları açılacak ve belki de Türkiye "IMF kapanı"ndan kurtulacak. Daha da önemlisi, yıllarca boş bulduğu araziyi parselleyip halka satan "arazi mafyası"nın beli kırılacak.

Sahiden ne kadar garip bir ülke burası. Ülkenin ve halkın çıkarlarına karşı muhalefet yapılır mı? Türk toplumunun refah düzeyi düşerse, ekonomi kötüye giderse CHP kına mı yakacak, hiç böyle çağdışı bir muhalefet olur mu?

Ülke batarsa batsın ama, CHP'nin arabası "gıcırdaklı" olsun, öyle mi?


28 Temmuz 2003
Pazartesi
 
MEHMET OCAKTAN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED