T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

Eğitime 'milli' çözüm önerisi

ODTÜ Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet İnam, "Bilgiyi aktaracak olan insanların gerçekten o bilgiyle yaşayan insanlar olması lazım. Sahici, dürüst, içten insanlar olması lazım" dedi.

Eğitim sisteminin yeniden düzenlenmesi aşamasında tartışmalar devam ederken, bilim adamları eğitimde bir başka noktaya dikkat çekti. ODTÜ Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet İnam, öncelikle insanımızın yapısının anlaşılması gerektiğini belirterek, "Eğitim-toplum ilişkisi tanımlanmadan eğitim sisteminde yapılacak düzenlemeler havada kalır" dedi. M.Ü. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhsin Hesapçıoğlu da ısmarlama çözümler yerine ülkemizin eğitim bilimleri alanındaki bilgi birikiminin dikkate alınması gerektiğini bildirdi.

"Bu kafanın değişmesi lazım"

Eğitim üzerine yazdığı bilimsel makaleleriyle tanınan ODTÜ Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İnam, eğitim planlaması yapılırken 'bize ait olan'ın unutulduğunu ifade ederek, "Avrupa'dan Amerika'dan yüksek ilimleri getirip insanların kafasına şırınga ettik mi insanlar yüksek medeniyet seviyesine çıkar, diye düşünüyoruz. Bu kafayı değiştirmemiz lazım" dedi. Doğru bir eğitim düzenlemesi için insanımızın yapısını anlamak gerektiğine vurgu yapan İnam, şunları söyledi: "Öncelikle, nasıl bir kültürden geliyoruz, bu insanlar kimdir, hangi bilgiyi neden dolayı öğrenmeliyiz? Bu soruları cevaplandırmamız lazım" diye konuştu.

Bizim kültürümüzde eğitimin bir terbiye işi olduğunu dile getiren İnam, şunları söyledi: "Terbiye sadece kitaplarda ve sınıf içinde kalınarak, öğrenilecek yetenekler ve davranış kalıplarından ibaret değildir. Okuldan çıktığınız andan itibaren başka bir dünyaya giriyorsanız o eğitimin bir anlamı kalmaz. Öğrettikleriniz toplumla bağlantısızsa yalnızca ezberlenmiş olur".

"Birikimimiz yeter"

"Eğiticilerin eğitimi"nin de önemli olduğuna işaret eden İnam, "Bilgiyi aktaracak olan insanların gerçekten o bilgiyle yaşayan insanlar olması lazım. Sahici, dürüst, içten insanlar olması lazım" dedi. İnam, okuldaki teknik alt yapının değişmesiyle eğitimin, eğitimin değişmesiyle de toplumun değiştirilebileceği düşüncesine katılmadığını da kaydederek şunları kaydetti: "Eğitim ve toplumu bir arada gözetmez ve tanımlamazsanız yapılacak tüm düzenlemeler havada kalacaktır. İlk yapacağımız şey, bu eğitim denen şey nedir, toplumla ne ilişkisi vardır. Bu kadar dersleri okutuyoruz da karşılığında nasıl bir verim alıyoruz diye düşünmektir".

  • RECEP YETER, İSTANBUL



  • 30 Ocak 2003
    Perşembe
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED