|
|
Başbakan Abdullah Gül, Türkiye halkının Irak'a yönelik savaşa karşı olduğunu vurgulayarak, "Türkiye'nin 25 ila 100 milyar dolar doğrudan ve dolaylı kaybı olabilir. Hazine ile ABD arasında müzakereler sürüyor" dedi. İsviçre'nin Davos kentinde yapılan Dünya Ekonomik Forumu'na katılan Gül, düzenlediği basın toplantısında, olası bir Irak savaşının Türk ekonomisine etkileri konusunda, "Sebebi ne olursa olsun savaş iyi değildir. Bu sebeplerden bir tanesi ekonomidir. Bazı insanlar bundan fayda sağlayabilirler. Fakat Türkiye'ye çok olumsuz etkileri olacaktır. Bu yüzden Türkiye halkı ve bölge halkları savaşa karşıdır" diye konuştu. Türkiye'nin muhtemel kayıpları Savaşın Türkiye'ye "ekonomik, siyasi yükleri ve mülteci sorunlarını getireceğine" dikkati çeken Başbakan Gül, olası savaşın maliyetlerini şöyle sıraladı: "Türkiye sınırına kadar gelecek mültecileri belki aylar, yıllar boyu beslememiz gerekiyor. Irak'la Türkiye arasında 10 bin kamyon sürekli olarak ticari geçiş yapıyor, istihdam yaratıcı faliyetler var. Türkiye'deki müteahhitler komşu ülkelerde çok büyük işler gercekleştiriyor. Bunların hepsini kaybedeceğiz. Bu yüzden bazı iş çevreleri savaş istemiyor. 25 milyar dolardan 100 milyar dolara kadar doğrudan veya dolaylı kayıplar olacağı düşünülüyor. İş kaybedeceğiz, yükler de aynı oranda artacak." ABD ile 1 aydır görüşüyoruz Gül, ekonomik kayıplar konusunda Hazine Müsteşarlığı ve ABD hükümeti arasında bir takım müzakerelerin devam ettiğini bildirdi. Aynı soruya cevap veren Devlet Bakanı Ali Babacan da, ABD hükümetiyle müzakerelerin 1 aydır devam ettiğini belirterek, "Bu destek paketinin esnek olması gerekiyor. Sabit rakamlar ortaya çıkaramıyoruz. Şu anda büyüklükler tartışılıyor. Tabii ki teminatlar verilebilir. Türkiye'deki borçlanma konusunda bir takım garantiler içerebilir" dedi. Kerkük toprağını istemiyoruz Gül, "Türkiye'nin, Kerkük petrollerini geri alma niyeti var mı?" sorusu üzerine, şunları kaydetti: "Irak'ın kaynakları Irak halkına aittir, ait olmalıdır. Araplar, Kürtler, Türkmenler, Irak'ın bir parçası haline gelmiştir. Türkiye toprak istemiyor. Tabii ki biz Kerkük konusunda ilgiliyiz. Ama ne açıdan? Eğer bölgede bir istikrar, barış varsa o zaman ekonomik işbirliği tabii ki artacaktır. Ortak yatırımlar gerçekleştirilecektir." Başbakan Gül, "Türkiye Irak'a asker göndermek durumunda kalma olasılığı var mı?" sorusuna da, şu cevabı verdi: "Hükümetin görevi Türkiye'yi tüm şartlara hazırlamaktır. Samimi olarak barış için çalışıyoruz. Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasını ve siyasi olarak birliğin devam etmesini istiyoruz. Irak'ın sınırlarını güvence altına almak istiyoruz. Eğer denetimimiz dışında bir savaş başlarsa o zaman tabii ki bazı şeyleri değerlendireceğiz." Powell ile askeri üsleri konuştular Başbakan Gül ve AK Parti lideri Tayyip Erdoğan, Davos'ta, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ile "askeri üslerin kullanılması" konusunda geniş kapsamlı bir görüşme yaptılar. Yaklaşık 1 saat 10 dakika süren görüşmenin ardından, Gül, "Irak'ın bölgede tehlike yaratmaması konusunu görüştük. Olumlu bir görüşme oldu. ABD, Türkiye'nin Ortadoğu'daki girişimlerini memnuniyetle karşılamaktadır" dedi. Meclis karar verecek mesajı Görüşme için "açık, samimi ve dürüst" diyen Gül, "Biz, kaygılarımızı ortaya koyduk. Onlar neler düşündüklerini anlattılar. Savaşsız bir çözüm için her şeyin yapılması gerektiğini söyledim. Kendileri de doğrusu bu fikirdeler" dedi. Görüşmede "Bizim son girişimimizi, barış inisiyatifimizi, yaptığımız toplantıyı çok değerli bulduklarını ve bunların başarılı olmasını da arzu ettiklerini söylediler" diyen Başbakan Gül, şunları kaydetti: "Çünkü, savaşsız bir çözüm herkesin tercih ettiği bir çözümdür. Bunu Dışişleri Bakanı Powell da açık açık söyledi. Biz, uluslararası meşruiyete önem verdiğimizi söyledik. Türkiye'de Anayasa'ya göre Meclis'in bu tür konularda karar vereceğini açıkça söyledik." Gül, Powell ile tüm senaryoları ele aldıklarını, fakat savaşın bir seçim olamayacağını söyledi. Türkiye'ye süre vermedik Powell da görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada askeri üslerin kullanılması konusunda kapsamlı bir görüşme yaptıklarını bildirdi. Powell, "Türkiye'nin karar vermesi konusunda bir süre tanıdınız mı?" sorusu üzerine, Türkiye'nin yasal sürecinin farkında olduklarını, süre konusunu da anlayışla karşıladıklarını söyledi. Görüşmede Türk tarafının, Türk halkının yüzde 90'ının savaş istemediğini ve bölge ülkelerinin kaos korkusu yaşadığını Powell'a aktardığı kaydedildi. Gül ve Erdoğan Davos'ta ekonomi devleriyle buluştu Başbakan Abdullah Gül ve AK Parti lideri Tayyip Erdoğan, dünyanın en büyük yatırımcı şirketlerinin üst düzey temsilcileri ile dün biraraya geldi. Seehof Oteli'ndeki yemekli toplantıya, Devlet Bakanı Ali Babacan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, AK Parti Kurucular Kurulu üyesi ve Genel Başkan Danışmanı Cüneyd Zapsu katıldı. Toplantıda, Ford'dan Barbara Kux, Boing'den Tom Pickering, Lafarge'dan Bertrand Collomb, Goldman Sachs'dan Bob Hormats, Bim Hundal, Peter Weinberg ve John Thain, BP'den Nick Butler, Procter-Gamble'den John Pepper, Nestle'den Peper Brabeck, Telecom İtalia'dan Marco De Benedettr, Unilever'den Antony Burgmans, İnterbrew'den Pierre Jean Everaert, HP'den Kaspar Rorsted, Microsoft'dan Jean Philippe Courtois, Schroders'den Andy Williams, İnvester'den Marcus Wallenberg, Thyssen-Krupp'dan Gerhard Cromme, ENI'den Roberto Poli ve Flextronics'dan Michael Marks hazır bulundu. Başbakan Gül, "hakkımızda başkalarından duyduklarınızı unutun ve bizim sözlerimize kulak verin" diyerek, yabancı sermaye konusunda da bugüne kadarki negatif unsurların, pozitife çevrildiğini dile getirdi. AK Parti lideri Erdoğan da, bugüne kadar yabancı sermayenin yaşadığı sorunları yerli sermayenin de yaşadığını ifade ederek, "Bundan sonra kendinizi evinizdeymiş gibi hissedeceksiniz" dediği öğrenildi. Öte yandan Erdoğan'ın, Atina Belediye Başkanı İsabelle Tornare ve uluslararası yatırımcı George Soros ile Victoria Oteli'nde ayrı ayrı görüştğü bildirildi. 'Tüm reformlar uygulanacak' Basın toplantısında hükümetin ekonomik politikalarını da anlatan Gül, tek parti hükümetinin siyasi istikrar getirdiğini belirterek, "Tüm reform paketlerini uygulayabilmek için, gerekli bir parlamento çoğunluğuna sahibiz" dedi. Yabancı sermayeye açık olacaklarını belirten Gül, 2003 için yüzde 6.5 olan faiz dışı fazla hedefine bağlı kalacaklarını ve enflasyon hedefinin de yüzde 20 olduğunu söyledi. Bu arada Gül, pazartesi günü Strasbourg'ta Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde konuşacak.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |