|
|
Bürokratın torpil arayışı
Bürokratlarımız henüz Türkiye sınırlarını aşan başarılara imza atamadılar ama, ülke sınırlarının ötesinde torpil bulmayı başardılar. Nasıl mı? Hükümetin kurulmasının üzerinden yaklaşık bir buçuk ay geçti. Bu süre içerisinde, birçok kamu personeli, üst düzey görevlere atanmak veya "görevde kalabilmek" için yoğun kulis faaliyetinde bulunuyor. Bu işi abartan bir genel müdür ise görevde kalmak için Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'i devreye sokmuş. Aliyev, hükümetten enerji işiyle uğraşan bu genel müdürü değiştirmemesini istemiş. Bazı bürokratların da emekli paşalardan yardım istediği söyleniyor. Ankara'da görevde kalmak isteyen bürokratlarla, üst düzey görevlere atanmak isteyen bürokratlar arasında tam bir "torpil" mücadelesi yaşanıyor. Herşey koltuk için. Bakalım yeni hükümet, Türkiye sınırlarını aşan bu mücadeleyi, diplomatik bir soruna dönüşmeden nasıl atlatacak? Torunlarına 'bakan' eski bakanlar Meclis dışında kalan bakan ve milletvekillerinin ne yaptığı merak ediliyor. Biz bu merakımızı ise kendi gözlerimizle görerek giderdik. MHP'nin eski Grup Başkanvekili ile Devlet eski Bakanı Faruk Bal'ı yeni yılın ilk gününde nerede mi gördük? Atakule'de bulunan "Dream Land" adlı çocuk eğlence merkezinde. MHP'li eski bakan, koruması ile birlikte geldiği eğlence merkezinde torunlarını eğlendiriyordu. Torunlarını uçan helikoptere bindiriyor, hatta onlarla birlikte araba yarışı bile yapıyordu. Deniz Baykal, hem ülkeyi hem Zihni'yi ferahlattı Yer CHP lideri Baykal'ın makam odası. Baykal partiyi izleyen muhabirlerle bir yıl sonu değerlendirme toplantısı yapıyor. İlgi olağanüstü. Tam 50 kameraman-muhabir var. Söz Irak'a geldiğinde Baykal öyle heyecanlı anlatıyordu ki, bir türlü Irak'a müdahele konusunu sonlandıramıyordu. Kalabalık nedeniyle nefes almakta zorlanan gazeteciler ise konuşma bitse diye Baykal'ın ağzının içine bakıyordu. Bu arada bir meslektaşımız, "Saddam kimsayal silahları teslim etse ne olur" diye sorunca Baykal, "Türkiye ferahlar, ferahlar, Irak ferahlar, Suriye ferahlar, İran ferahlar, harita ferahlar" diye cevap verdi. Bu arada iyice bunalmış olan meslektaşımız Zihni Erdem dayanamadı, "Zihni ferahlar" deyiverdi. Mesajı alan Baykal, gülerek "elbette Zihni de ferahlar" derken, Zihni'yle birlikte toplantıyı izleyen diğer 49 basın mensubunu da ferahlatmış oldu. 'Üçüncü defa eli sopalı gelir' TBMM Başkanı Bülent Arınç, 1995'de ilk defa milletvekili seçildiğinde sekreteri olan Meltem Ünalan'ı, bugüne kadarki görevlerinde de yanından ayırmadı. Arınç, Meclis Başkanı olunca da Meltem Hanım'ı özel kalem müdürü yaptı. Arınç'ı geçtiğimiz hafta ziyaret ederek "hayırlı olsun" dedik. Meltem Hanım, Arınç'ın programının yoğun olduğunu belirterek, "Size 20 dakika ayırabilecek" diye bizi uyardı. Ancak, sohbetimiz uzayınca, Meltem Hanım kapıdan görünerek, "süremizin dolduğunu" ima etti. Arınç'ın hoşgörüsüne sığınarak sohbeti biraz daha uzatınca, Meltem Hanım ikinci kez kapıda göründü ve bu kez biraz uzun kaldı. Bunun üzerine biz sohbeti noktalayıp izin isterken, Arınç, "Meltem Hanım iki defa geldi. Eğer üçüncü defaya bıraksaydanız eli sopalı olarak gelirdi" diyerek espriyi patlattı. Bilgisiyarlı eğitim gönüllüsü bir vekil CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, ilginç bir kişiliğe sahip. Bankacı olan ve iki kez de "yılın bankacısı" seçilen Aslanoğlu, CHP'de politikaya girmeden önce kendini eğitim işlerine adamıştı. Bu özelliğini halen sürdüren Aslanoğlu bir kısmını akrabalarına, bir kısmını da varlıklı eş-dosta aldırdığı tam "bin 344 bilgisayarı Malatya'daki eğitim kurumlarına bağışladı". Aslanoğlu toplam 30 köyde ilköğretim okulunun bilgisayarsız eğitim yaptığını belirterek hedefinin bu okullara da bilgiyasar almak olduğunu söylüyor. Bize de Aslanoğlu'na başarılar dilemek düşüyor. CHP'li Ateş'ten 102 teşekkür TBMM Başkanvekili CHP'li Yılmaz Ateş, "yeni milletvekilleri"nden biri. Perşembe günü ilk kez Meclis Genel Kurulu'nu yöneten Ateş, bir ilke de imza attı. Ateş, bütün oylamaların ardından teşekür etti. Ateş, "Kabul edenler. Teşekkür ederim. Kabul etmeyenler. Teşekkür ederim." derken, biz de üşenmedik, tutanaklardan CHP'li Ateş'in kaç kez teşekkür ettiğini çıkardık: Ateş, 3 saat boyunca tam 102 defa "teşekür ederim" demişti. Oflu'nun merak ettiği... TBMM Başkanlığı'na gelen bir dilekçe, bizi bile şaşırttı. İstanbul'da oturan "Oflu" bir vatandaş, soyunun nereden geldiğini merak ettiğini belirterek, "Araştırmalarıma rağmen soyağacımız ile ilgili doğru bilgilere ulaşamadım. Arşivlerinizden benim soyumla ilgili olarak gerekli evrakların çıkartılarak sülalemizin nerelere kadar dayandığının tarafıma bildirilmesini arzederim" diyordu. Oflu vatandaşın bu dilekçesi Oflu olan TBMM İdare Amiri Kemaletin Göktaş'ı bile şaşırttı. Meclis görevlileri ise Oflu vatandaşa ne cevap vereceklerini kara kara düşünüyorlar. Kabinenin 'devamsızı' Turizm Bakanı Güldal Akşit, kabinenin en devamsız bakanı unvanını da ele geçirdi. Önceki hafta Almanya'da tur operatörleri ve seyahat acentalarıyla görüşmeler yapan Akşit, bu hafta da İngiltere'nin başkenti Londra'daki Turizm Fuarı'na gitti. Irak operasyonundan turizmin en az etkilenmesi için çalışan Akşit, böylece Bakanlar Kurulu'nun son 4 toplantısından sadece birine katılabildi. Haşimi'nin Yılmaz öfkesi ANAP'ın baraj altında kalması ile Meclis'e veda eden Diyarbakır eski Milletvekili Haşim Haşimi, ANAP lideri Yılmaz'a çok kızgın. Yılmaz'dan "1. sıra adaylığı" sözü alan Haşimi, Aydın Ayaydın'ın Diyarbakır 1. sıra adayı olduğunu görünce küplere binmiş. Yılmaz'a "Sözünüzde durmadınız" diyen Haşimi, şimdi "Bağımsız aday olsaydım bugün milletvekiliydim" diyor.
BİLAL ÇETİN NEVZAT DEMİRKOL VELİ TOPRAK ASLIHAN ALTAY KARATAŞ MELİH BAYRAM DEDE
|
|