|
|
Orman Bakanı Pepe, orman niteliğini kaybettiği belirlenen 5 milyon metrekare araziyi 15 ay içinde satabileceklerini belirterek, "Türkiye'nin kasasına 15 milyar dolar koyarız" dedi.
Orman Bakanı Osman Pepe, orman niteliğini kaybettiği belirlenen 5 milyon metrekare araziyi 15 ay içinde satabileceklerini belirterek, "Vatandaşı 'yıkım' tehdidinden kurtarırken Türkiye'nin kasasına 15 milyar dolar koyarız" dedi. Yeni Şafak'ın Ankara Bürosu'sunda "Politik Kahvaltı"ya konuk olan Pepe, orman niteliğini kaybeden hazine arazilerinin satışı projesini anlatırken, 23 Nisan resepsiyonu ile başlayan tartışmaları ve kadrolaşma iddialarını da değerlendirdi. Cumhurbaşkanı Sezer tarafından veto edilen Anayasa değişikliğini yapmakta kararlı olduklarını belirten Bakan Pepe, "Türkiye'de pekçok alanda olduğu gibi sorunlar zamana bırakılmış, ertelenmiş ve ötelenmiştir. Ankara taşranın arkasında kalmıştır. 40-50 yıldır, Türkiye'de sürüncemede olan bir olayın üstüne cesaretle gidiyoruz. Olaya, '5-6 milyar metrekareden 25 milyar dolar alırız' diye bakmıyoruz. Olayın sosyal ve hukuki boyutu vardır. Bunların üzerinden milyonlarca insan yaşıyor. 400 binden fazla bina var. Bunların tapusu yok, harcı yok, vergisi yok. Vatandaşı sıkıntıya sokan bu konunun çözülmesi gerekiyor" diye konuştu. Vatandaş 'barış' bekliyor Suçun sadece, Orman vasfını kaybetmiş olan 2-B arazilerinin üzerinde bulunanan vatandaşlarda olmadığını ifade eden Pepe, "Devlet demek yasaları uygulayan organizasyon demek. Bu vatandaş yasal olmayan yöntemlerle bu arazinin üzerine gelip otururken devlet ne yapıyordu? Vatandaş kadar devleti yönetenler ve hükümeti yönetenler de sorumludur. Talancılar varsa talan ettirenler de vardır. Bu araziler şu anda işgal altında. Siyasiler bunlara göz yummuştur. Vatandaş kendi çözümünü kendisi bulmuş. Vatandaşın bulduğu çözüm yasal değil. Vatandaş yaptığı işin yanlış olduğunu biliyor, bedelini ödemek istiyor. 'Karşılıklı barış ilan edelim' diyor. 200 bin dava dosyası vardır mahkemelerde orman ihtilafları ile alakalı. Köylü vatandaş şehirin varoşlarındaki rüşvetle boğuşuyor. Çünkü devamlı 'yıkarız' tehditi altında... Köydeki vatandaş ise doğrudan gelir desteklemesinden tapusu olmadığı için yararlanamıyor. Sakarya'nın ilçelerine destekleme veriliyor. Adamın 50 dönüm fındıklığı var, üretim yapıyor ama destekleme alamıyor." İstanbul ucuz Antalya pahalı "Bu arazileri almak için Orman köylüsü 5 doları nereden bulacak?" şeklinde eleştiriler yapıldığını hatırlatan Osman Pepe, şöyle konuştu: "Bu tespit edilen ortalama fiyattır. Sakarya'daki fındıklık 1 dolardan satılırken, Antalya Kepez sahilinde bulunan değerli arazi ise 30 dolardan satılacaktır. 5 dolar ortalama fiyattır. 5 milyar metrekarelik arazinin satışının yüzde 60'ını 15 ay içinde bitiririz. Büyükşehirlerdeki bu arazileri satarak 15 ay içinde Türkiye'nin kasasına 15 milyar dolar koyarız. Türkiye, ormanların yüzde 75'inin kadastrosu bitmiştir. Tapu kadastro Genel Müdürlüğü ve özel sektör ile birlikte geri kalan yüzde 25'nin kadastro çalışmasını bitireceğiz. 4,5 milyar metrekarelik araziyi gerekli hazırlıkları tamamlayıp 6 ay içinde satabiliriz. İstanbul'da 150 milyon metrekare 2-B arazisi vardır. İstanbul'dan beklediğimiz gelir 2,5 - 3 milyar dolar civarındadır." TURGUT ÖZAL'IN PROJESİYDİ 8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın 2-B arazilerinin satışını planladığını açıklayan Pepe, şöyle konuştu: "Biz fiili durumları değerlendiriyoruz. 'Siz yandaşlarına peşkeş çekeceksiniz'diyorlar. Klasik muhalefet anlayışı ile işlerin yürümeyeceğini herkes görmelidir. Yeni işgaller, yeni tasarruflar sözkonusu değildir. Hüsnü Doğan'la görüştüm. Rahmetli Turgut Özal'da bunu gündeme getirmek istemiş. Doğan, 'Parlamentoda bunu yapacak gücümüz yoktu diye vazgeçtik' dedi. Ekonomiyi bilen, vatandaşın halini bilen bunu yapmak zorundadır. Kaldı ki 2-B arazilerinin yüzde 10'u Antalya'dadır. İstanbul'un 3 katından daha fazladır. Antalya, toprak rantının en yüksek olduğu şehirdir." Ülke ekonomisini 'güven' düzeltiyor Ekonomiyi değerlendiren Orman Bakanı Pepe, "Merkez Bankası brifing verdi. Türkiye'de ekonomi rayına oturuyor. Irak savaşı büyük dalgalanmalar olmadan geçirildi. Vergi barışında hedefler aşıldı. Bu halkımızın hükümete büyük bir güven duyduğunu gösteriyor. Bu projelerle ciddi kaynaklar yaratarak iç borç faizlerini aşağıya çekeceğiz. Devlet daha az borçlanacak. Türkiye'deki temel sorun güven sorunudur. Ankara'daki kavgalar Anadolu'daki yatırımcıları ilgilendirmiyor. Anadolu Ankara'yı aşmıştır. 2005 yılı içinde Türkiye'nin ciddi sıçrama yapacağını düşünüyorum. Halkın güven kredisini kullanıyoruz. Kredinin ne kadar süre için verildiğini biliyoruz" diye konuştu. 'SALLA BAŞI AL MAAŞI' Kamuda personelin verimli kullanılması gerektiğini belirten Pepe,"Biz personelle ilgili düzenlemeler yapmaya kalktığımız zaman bürokrasi ayağa kalkıyor. Çünkü Türkiye'de herkes rahatına alışmış. Bürokraside genel geçer kurallar var: 'Etliye sütlüye karışma', 'Salla başı al maaşı', 'Sana mı kaldı kardeşim', 'Devletin işi biter mi', 'Bu işin delisi sen misin' anlayışı hakim. Ama işin delisi adamlara ihtiyaç var" dedi. İki bakanlık için 15 bin kişi yeter Çevre ve Orman Bakanlıklarının birleştirilmesi ile ilgili soruyu da cevaplandıran Pepe şunları söyledi: "Çevre Bakanlığı dar imkanlarla hizmet yürütüyor. Çevre bakanlığı ile Orman Bakanlığı'nın birleşmezsinden hantal bir yapı değil, dinamik bir yapı ortaya çıkar. İki bakanlığın birleşmesi ile birlikte 65 bin kişinin bakanı olacağım. Aslında iki bakanlığın yaptığı hizmetleri 15 bin kişi ile çok rahat yerine getiririm. Ankara'da ve bölge müdürlüklerinde devasa kadrolar var. Kadrolar alabildiğine şişmiş. Bu kadroları kapıya koyacağımız anlamı çıkmasın. Türkiye'de herkesin 'daha az adamla daha çok işi nasıl yaparız' diye düşünmesi gerekir. Orman ve Çevre Bakanlığı iyi yönetilirse bütçeden bir kuruş pay almadan kendi bütçesi kadar bütçeye katkıda bulunur." HABER MERKEZİ / ANKARA
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |