AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

D Ü N Y A
Hep aynı senaryo

Irak'ı, "kitle imha silahı var" iddiasıyla işgal eden Amerika ve İngiltere, şimdi "Suriye'nin de kitle imha silahı var" diyerek bu ülkeyi işgale hazırlanıyor. Bu sefer İsrail de namlusunu Suriye'ye çevirdi.

Irak'taki kaos ve yağmayi dünya kamuoyundan gizlemeye çalışan Amerika, namlularını Suriye'ye çevirdi. Irak'ı kitle imha silahları var iddiasıylaişgal eden Amerika, şimdi de "Suriye'nin de kitle imha silahı var" diyerek bu ülkeyi işgal etmek için hazırlık yapıyor. Beyaz Saray, Şam yönetimine kimyasal silahlara sahip olduğu iddiasıyla bir nota vermeye hazırlanıyor. Beyaz Saray sözcüsü Ari Fleischer, Suriye'nin "terörist devlet" olduğunu duyururken, ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Suriye'nin kimyasal silah denemesi yaptığını öne sürdü.

Nota hazırlama emri

Fransız Haber Ajansı (AFP), Bush'-un, Beyaz Saray'daki diplomatlara Suriye'ye verilmek üzere bir nota hazırlamalarını istediğini aktardı. Beyaz Saray'daki konuşması sırasında, bir gazetecinin Suriye'ye askeri müdahale seçeneğinin olup olmadığını sorması üzerine Bush, "Suriye'nin bizimle işbirliği yapmaya acil ihtiyacı var. Eğer askeri yetkililer makamlarında kalmak ve görevlerine devam etmek istiyorlarsa Baas mensuplarına yataklık yapmasınlar" dedi.

ABD: Suriye terörist devlet

ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, son 12-15 ayda Suriye'nin kimyasal silah denemesini yaptığını iddia etti. Rumsfeld, "Suriye'nin son 12-15 boyunca kimyasal silah denemesi yaptığını gördük" ifadesini kullandı. Beyaz Saray sözcüsü Ari Fleischer ise, Suriye'nin 'törörist devlet' listesinde bulunduğunu hatırlatarak, Suriye'nin yaptıklarının görmezden gelinemeyeceğini söyledi.

Suriye'ye ambargo başlıyor

ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, "Irak savaşındaki tutumu nedeniyle'' Suriye'ye yaptırımlar uygulamayı planladıklarını söyledi. Powell, gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye'ye karşı "diplomatik, ekonomik ve diğer türden olası önlemleri'' inceleyeceklerini açıkladı. ABD Dışişleri Bakanı, Suriye'nin, Irak'ta Saddam Hüseyin rejiminin düşmesinden sonra, "oluşan yeni ortamda zorunluluklarını anlayacağını umduğunu" belirtti.

AB'den ABD'ye uyarı

Avrupa Birliği Ortak Savunma ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, Washington yönetimine, Suriye ile ilgili sert açıklamalarını "yumuşatması'' çağrısında bulundu. Solana, "Bölge zor bir süreçten geçiyor ve bölgedeki durumu yumuşatmak için yapıcı açıklamalar yapılması sanırım daha iyi olur" dedi.

İsrail de Suriye ve İran'ı tehdit ediyor

İsrail'in, ABD kanalıyla Suriye'ye, aralarında Hizbullah'ın Güney Lübnan'dan çıkarılmasının da yer aldığı bir istekler listesi sunmayı planladığı bildirildi. Savunma Bakanı Şaul Mofaz, Irak savaşından sonra Ortadoğu'da yeni gerçeklerin ortaya çıktığını, İsrail'in sınırlarında Suriye'den kaynaklanan potansiyel tehdidi uzaklaştırmak için bunu fırsat olarak gördüğünü söyledi.

Mofaz, Suriye'den isteneceklerle ilgili uzun bir listeleri olduğunu, bunun Amerikalılar kanalıyla iletilmesinin en doğru yol olacağını kaydetti. Listede Hizbullah varlığına son verilmesi, Lübnan'ın güneyinin uzun menzilli füzelerden arındırılması, İran'ın Suriye limanlarını kullanarak Hizbullah'a destek vermesinin engellenmesi bulunuyor.

'Musul-Hayfa boru hattı için Suriye işgal edilmeli'

ABD'nin, Irak'tan sonra Suriye'yi neden hedef seçtiği sorusu, İsrail basınında çıkan bir haberle gözler önüne serildi. Uzun yıllar kullanılmadığı için yıpranmış olan boru hattının yeniden inşası için İsrail Altyapı Bakanı Joseph Paritzky'in düğmeye bastığı açıklandı.

İsrail'in önemli gazetelerinden Ha'aretz'-de çıkan bir haberde, İsrail Altyapı Bakanı Joseph Paritzky'nin uzmanlardan Musul-Hayfa boru hattının durumu ile ilgili bir değerlendirme raporu istediği belirtildi. Haberde Paritzy'nin İsrail'in petrol ithalat faturasını azaltabileceği için bu boru hattı projesini ekonomik bakımdan uygun bulduğu ve tek engel olarak Suriye'yi gördüğü ifade edildi. Haberde, üstü örtülü bir şekilde çözüm yolunun "Suriye'de rejim değişikliği" olduğu ve hattın yeniden açılması için çalışmalara başlandığı yazıldı. ABD, Suriye'de de rejim değişikliğine gider ve Musul-Hayfa hattı açılırsa, Hayfa, dünyanın en önemli petrol kenti haline gelecek.

ABD ve İsrail'in, Suriye'ye yönelik çeşitli suçlamalarana başlıklarıyla söyle sıralanıyor:

  • Suriyeli gönüllülerin savaşmak üzere Irak'a gönderilmesi,

  • ABD ve İngiliz askerlerine karşı intihar saldırıları düzenleme çağrısı yapılması,

  • Savaş malzemelerinin Irak'a gönderilmesi,

  • Saddam Hüseyin rejiminin adamlarına sığınma sağlanması,

  • Bugüne kadar bulunamayan yasaklı silahların Suriye'de depolanması,

  • Saddam Hüseyin'in kitle imha silahlarını geliştiren Iraklı bilim adamlarına sığınma verilmesi ve bu kişilerin Suriye'de benzer programlara katkıda bulunmuş olma olasılığı,

  • Suriye'nin ABD'nin teröre destek veren devletler listesinde yer alması,

  • Karadan karaya füze, biyolojik ve kimyasal silah geliştirmesi,

  • Hamas ve İslami Cihad gibi Filistin örgütlerine ve Lübnan Hizbullah'ın destek verilmesi,

    Franks: Suriye'den gelen paralı asker var

    Amerikan Merkez Karargahı Komutanı General Tommy Franks, "Irak'ta Suriye ve diğer ülkelerden gelmiş paralı askerler saptadıklarını" söyledi. General Franks, "Irak'ta son nefesine kadar savaşmaya kararlı yabancılar olduğunu biliyoruz. Bu kişileri bulduk ve kimliklerini saptadık. Son aylarda Irak'a gelen ve intihar saldırıları da yapma amacını taşıyan bu kişilerin ücreti, Iraklılar tarafından ödendi" dedi. Franks, "bu olayın arkasında Suriye hükümetinin bulunup bulunmadığı" şeklindeki bir soruya verdiği yanıtta, "bu konuda bir açıklama yapamayacağını" söyledi.

    Musa: Suçlamalar anlaşılır gibi değil

    Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, ABD'nin Suriye'yi hedef alan suçlamaları için "Anlaşılır gibi değil" dedi. Musa, Mısır gazetelerinde yayınlanan demecinde, ABD'nin Suriye'yi kimyasal silah bulundurmakla suçladığını anımsatarak, "Süpergüçler, güçlerini Filistin sorununun çözümüne yöneltmeli, Suriye ya da başka bir Arap devletine değil... Umarız, bu tür yıkıcı söylemler, başka bir Arap devletine karşı fiiliyata dökülmez" ifadesini kullandı. Öte yandan Arap Birliği, ABD'nin Suriye'ye yönelik suçlamalarını kınadı ve bu suçlamalar nedeniyle çok kaygı duyduklarını açıkladı.

    Financial Times: ABD, dikkatini Suriye'ye yöneltti

    İngiliz gazetelerinde dün yer alan haber ve yorumlarda, Irak savaşı, ABD'nin Suriye'ye yönelik uyarı ve tehditlerini, ağırlıklı olarak ele alındı. Financial Times'ın manşetindeki haber, ABD'nin dikkatleri Suriye'ye yönelttiğini aktardı. Habere göre, Washington önceki gün Şam'a Irak savaşıyla ilgili en ağır suçlamayı yaptı. Gazete, ABD Başkanı George W. Bush'un Suriye'nin kimyasal silaha sahip olduğuna inandıklarını söylediğini yazarken, Savunma Bakanı Donald Rumsfeld ve üst düzey generallerin Suriye'yi Saddam Hüseyin rejimi ve "paralı askerler"ine destek vermekle suçladığını belirtti. Financial Times'ın birinci sayfasındaki fotoğraf, 2 Amerikan deniz piyadesini Bağdat'ta yağmacı olduğundan şüphelenilen bir Iraklıyı yere yatırarak, ellerini kelepçelerken gösterdi.

    Times: ABD'den Suriye'ye tehdit

    Times gazetesinin manşetinde de, ABD'nin Suriye'ye yönelik uyarısı yer aldı. Times, ABD'nin Suriye'ye, "Ya işbirliği yap ya da çatışma riskini göze al" dediğini yazdı. Guardian gazetesinin yorum sayfalarında, İngiltere Başbakanı Blair'i, ellerini kavuşturmuş dua ederken gösteren bir karikatür yer aldı. Karikatürde Blair'in ağzından şu sözler döküldü: "Tanrım bana rehber ol! Şimdi, özgürlüğü götürmek için Şam'ı mı bombalasam, yoksa barış sürecini ilerletmek için Dublin'i mi?" Guardian'daki bir başka karikatürde, bombalanan savaş alanında, elinde sihirli değnek bulunan Amerikalı bir sihirbaz resmedildi. Sihirbaz, "Abra-Bağdat-Raa!" diyerek, bir miğferden, ihale anlaşması çıkardı. Bu karikatürün hemen altında yer alan, Naomi Klein imzalı yorum yazısında ise "Satın almadan önce, bombala" başlığı kullanıldı. Klein, Irak'ta planlananın yeniden inşa değil, soygun olduğu yorumunu yaptı.

    "ABD'nin emelleri ortaya çıkıyor"

    İngiliz The Independent gazetesinin başyazısına göre, Amerika'nın Suriye'ye yönelik saldırıları, açık bir şekilde, Ortadoğu'daki emellerini gösterdi. Gazete, ABD'nin daha Irak'ta silahlar susmadan Suriye'yi dünya barışı ve güvenliğinin yeni tehdidi ilan ettiğini, Amerikan yönetimi içinde Ortadoğu'nun tümüyle yeniden şekillendirilmesini isteyenlerin bulunduğunun sır olmadığını aktardı. Independent, "Bu kişilere göre, Irak bir başlangıçtı" dedi.


  •  
    Tikrit düştü işgal tamam
    Amerikan ve İngiliz güçlerinin dün Tikrit'i de ele geçirmesinin ardından tüm Irak işgalcilerin denetimi altında girdi. Arap gönüllüler ise direniyor.
    Barzani ABD'yi uyardı
    Irak Kürdistan Demokratik Partisi (IKDP) lideri Mesut Barzani, ABD'den, en kısa sürede Iraklılar'a ülkelerinin kontrolünü vermelerini istedi.
    Irak petrolü Fazıl Osman'a emanet
    Bağdat'ta cesetleri gönüllüler topluyor
    Şii lider Sistani'ye kuşatma kalktı
    Otorite boşluğu nedeniyle, Necef'te silahlı bir grubun, Şii lider Ayetullah Ali el-Sistani'ye yönelik sürdürdüğü kuşatma sona erdi. Ayetullah Ali el-Sistani, silahlı radikal bir grup tarafından evinde kuşatma altına alınmıştı. Irak'ın en önemli Şii lideri olan Sistani, bir fetva yayımlayarak, Şiiler'den işgal güçlerine karşı koymamalarını istemişti. Bu sebeple, kendisini kuşatma altına alan grup, Sistani'nin 48 saat içinde ülkeyi terketmesini istemişti.
    Iraklılar: İslamî devlet istiyoruz
    Yabancı gazetecilerin kaldığı Filistin Oteli dışında dün yine bir gösteri yapan binlerce Iraklı, Bağdat'ta güvenliğin sağlanamamasını protesto etti. Protestocular "Amerikan değil, İslamcı devlet" şeklinde slogan attı. 50 yaşındaki Iraklı protestocu Sabah Mahmud, "Burası dünyanın en zengin ülkesi. Sadece petrol değil, bütün doğal kaynaklara sahibiz. Özgürlük nerede? Su yok, elektrik yok" diye tepkisini dile getirdi. "Saddam Irak'ı Amerika'ya sattı", "Bağımsız devlet istiyoruz", "Halka kulak veren devlet istiyoruz" , "ABD'nin kuracağı devleti istemiyoruz", "ABD, Irak'tan çekil git...", "Irak halkı ABD işgalini sindiremez" sloganları etrafta çınladı.
    Türkmenler'e saldırı: 2 ölü
    Kerkük'te önceki akşam peşmergelerin Türkmen Cephesi'ne ait bürolara ateş açması sonucu 2 kişi hayatını kaybetti. Görgü tanıklarının ifadesine göre, Kürdistan Yurtseverler Birliği bayrağı taşıyan 4 kişi Bağdat yolunda, kentin güney kesimindeki Türkmen siyasi bürosunun önünde, bir grup Türkmen'e ateş açtı. Olayda, büro önünde bulunan bir çocuk ve babası hayatını kaybetti. Saldırıda çok sayıda kişi de yaralandı. Olayın ardından Kerkük'teki Türkmenler arasında gerginliğin arttığı belirtiliyor. Kentteki Irak askerlerinin çekilmesinin ardından, Kuzey Iraklı Kürt gruplara bağlı Peşmergelerin girdiği Kerkük'te, artık ABD askerleri devriye geziyor.
    Ebu Hanife Camii'nin imamı da esir alındı
    ABD, Irak'ın başkenti Bağdat'ı kolayca ele geçirirken, çeşitli ülkelerden gelen Arap gönüllüler, ABD'ye direnmekten duydukları gururu dile getirdiler. Arap gönüllülerden Faysal Seyyid Cafer, "Biz Amerikan askerlerini çiçeklerle karşılamayan tek grubuz. Şüphesiz bir bedel ödeyecektik" diye konuştu. Cami imamı Şeyh Vatık El Ubeydi de 2 oğluyla birlikte Amerikan askerleri tarafından esir alındı.
    Riyad'da Saddam sonrası ele alınacak
    Suudi Arabistan yönetimi, Irak'ın komşularının dışişleri bakanlarının, cuma günü Riyad'da Irak konusunu görüşmek üzere toplanacaklarını açıkladı. SPA ajansına göre, Dışişleri Bakanı Suud Faysal, Kral Fahd ve veliaht prens Abdülaziz'in talimatı üzerine, komşu ülkelerin dışişleri bakanlarının Saddam sonrasını ele almak üzere cuma günü için Riyad'a davet edildiklerini belirtti. Bakan, Riyad toplantısına katılacak ülkelerin adlarını vermedi.
    Bağdat'ta 2 ABD askeri öldürüldü
    Bağdat'ın güneyindeki bir kontrol noktasında, bir el bombasının "kazayla'' patlaması sonucu 2 Amerikan askeri öldü, 2'si yaralandı. Üst düzey askeri bir yetkili, olayın nasıl meydana geldiğini kesin olarak bilmediklerini, ancak el bombasıyla ilgili bir kaza olduğunu düşündüklerini söyledi. Ölen ve yaralanan askerlerin, Amerikan hava savunma topçu birliğinden oldukları belirtildi.
    Canlı kalkanlar: Aznar savaş suçlusu Irak'ta ABD liderliğindeki savaşta "canlı kalkanlık" yapan 7 İspanyol, savaşa destek veren İspanya Başbakanı Jose Maria Aznar'ın savaş suçlarından yargılanmasını istedi. Dün ülkelerine dönen İspanyol canlı kalkanlar, Irak'ta sivillere yönelik en az 50 vaka tesbit ettiklerini ifade ettiler. Grubun başkanı olan Carlos Varea adındaki canlı kalkan, sivillere yönelik saldırılar konusunda ellerinde belgelerin bulunduğunu belirtti.
    15 Nisan 2003
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED