AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Unutulan gerçekler!!

Günlerdir savaş ile ilgili olarak binlerce yazılı ve görsel bilginin bombardmanı altında yaşıyoruz. Ağırlıklı olarak Amerikan ve İngiliz kaynaklı olan bu bombardımanın etkisi ile hepimiz çok önemli ve temel bir gerçeği unutmaya başladık..

Amerikalı ve İngilizler uluslararası anlaşmalara hukuka ve ahlaka aykırı olarak Irak'a yönelik ortak bir cinayet ve katliam sürdürmektedir..

Tüm dünyada yapılan savaş karşıtı gösteriler ise bu cinayeti durdurmaya yetmemektedir..

Arap ve Müslüman ülkelerin halk ve hükümetleri ise tüm duygularını yitirmişcesine olup bitenleri seyretmekle yetiniyorlar.. Bazıları da bu cinayetlere dolaylı veya dolaysız olarak katkıda bulumakta sakınca bulmuyorlar..

Arap liderlerinin bir kısmı da içten içe Amerikalılar için dua ediyorlar.. Onlar Saddam Hüseyin'in zafer kazanması veya en azından yenilmemesi durumunda Arap ve İslam dünyasında kahraman olabileceğinden ve böylece kendi koltukları için tehlike oluşturabileceğinden korkuyorlar ..

Bu durum ise Amerikalılar'ı rahatlatıyordu ki Suriye ve İran'a tehditler savurmaya başladılar..

Amerikalılar Irak'a komşu olan Suriye'yi önce bu ülkeye askeri malzeme yardımı yapmakla suçladılar daha sonra da Şam'ın kimyasal silah sahibi olduğunu söylemeye başladılar. Amerikalılar Suriye'ye sataşmak için plan hazırlamaktadırlar..

İran'ın durumu ise biraz farklı .

Arap olmayan bu ülkeye ve onun Şii ideolojisine umut bağlayan Amerikalılar şimdilerde farklı yöntemler uygulamaya hazırlanıyorlar.

Yıllardır kendi ülkelerinde ve İngiltere'de besledikleri Şiiler'i Kuveyt üzerinden Necef ve Kerbela'ya götüren Amerikalılar İran'ın Irak Şiileri üzerindeki etkinliğini kırmaya çalışıyorlar. İkinci aşama ise İran yanlısı Iraklı Şiiler'le milliyetçi Arap Şiiler arasında iç savaşı kışkırtmak olacaktır.. Bize gelen haberlere bakılırsa Amerikalılar babası çok önemli bir Şii molla olan Abdulmecit el-Hui'yi apar topar Necef'e getirttiler.. El-Hui halkı Amerikan-İngiliz işgaline karşı direnmeye çağıran dini lider Ayatullah El-Sistani ile temas kurmaya ve onu Amerikan planları konusunda ikna etmeye çalışmaktadır..

Bu arada Amerikalılar Şii aşiretlere milyonlarca dolar dağıtarak kendi yanlarına çekmeye ve tabiî ki İran'dan uzaklaştırmaya çabalıyorlar..

İşte tüm bunlar olurken İranlı Bakan Harrazi A. Gül'ü telefonla arayarak birlikte hareket etme gereğinden söz ediyordu.

Harrazi Pazartesi günü Ankara'da önemli görüşmelerde bulunacak. Ardından da Gül Şam'a giderek Suriyeli meslektaşı Faruk Şara ile görüşecek ..

Ankara, Tahran ve Şam Irak'ın geleceğine yönelik olarak politikalar geliştirme ve önümüzdeki dönemle ilgili olarak birlikte hareket etme olanaklarını araştırıyorlar..

Çünkü her 3 ülke Amerika'nın Irak'a ve dolayısıyla bölgeye yönelik planlarının ne denli tehlikeli olduğunun farkına vardılar.

İran Şii çatışmalarından Türkiye ise Türkmenler'e karşı tehlikeli bir kışkırtmadan ve her 3 ülke de Irak içinde ve daha sonra da tüm bölgede etnik ve mezhep çatışmalarından endişe ediyorlar..

Olası bir Kürt devletinin hesapları ise her 3 ülkeyi birlikte davranmaya zorlamaktadır..

Buradaki ortak anlayış Kürt halkının haklarının reddedilmesi değil de Amerikalılar'ın bu hakları bahane ederek tüm bölgeyi kana bulamasının karşısında olma temelinde olmalıdır.. Unutulmamalıdır ki Kürtler de Araplar, Türkler ve Farisiler gibi bu coğrafyanın insanlarıdır.

Tarih boyunca önce İngilizler daha sonra Amerikalılar'ın karanlık planlarının kurbanı olan Kürtler şimdi de 'haklarını tanımayan' halklara (!) karşı kullanılacaktır..

Umarım ben yanılırım da Kürt kardeşlerimiz tüm bu korkularımı boşa çıkarır.. Çünkü 55 yıldır İsrail'i konuşan ve Amerikan destekli bu suni terör devletinin yarattığı problemlerden çeken bu bölgenin insanı olarak şimdi de yeni bir 'İsrail'i konuşmak zorunda bırakılmak istemiyorum !!

Tabiî bu arada Kerbela'nın o kutsal kumlarında yeni kanlar görmek zorunda bırakılmazsak!!

Amerikalılar'ın işlemek istedikleri en büyük cinayetler bunlar olsa gerek.. Yoksa siz milyonlarca Kızılderili'yi hunharca öldürürken zevkten dört köşe olan (filmleri hatırlayın) Amerikan kovboylarının Bağdat'da öldürdükleri çoluk-çocukların kanı ile yetineceğini mi sanıyorsunuz!!


6 Nisan 2003
Pazar
 
Dr. HÜSNÜ MAHALLİ


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED