AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

K Ü L T Ü R
Şehrin hayaletleri

15-29 Eylül tarihleri arasında Taksim Sanat Galerisi'nde gerçekleştirilecek olan Şehir Hayaletleri Fotoğraf Sergisi, şehrin karanlıkta kalan yüzünü biraz olsun aydınlatmaya çalışıyor

  • HALE KAPLAN ÖZ
    Kent yaşamı içinde artık alışageldiğimiz manzaraların içindeki figüranlar sokağın insanları. Öyle alıştık ki onlara karşımızda, yanıbaşımızda duruyorlar, görmüyoruz. Hayalet değil de neler? Olur da göz göze gelirsek korkuyoruz onlardan. Bugüne dek birçok proje içinde yer aldılar, belki istemeyerek deşifre edildiler. 15 Ekim'de Taksim Sanat Galerisi'nde açılacak olan Şehir Hayaletleri Projesi'nin bir parçası olan fotoğraf sergisi ve saydam gösteri de yine onları konu alıyor.

    Çarklar daha hızlı dönüyor

    Bireye 'yaşamın farkında olma halini' kazandırmayı amaçlayan bu proje sokak çocukları gerçeğine farklı bir açıdan bakıyor olmasıyla benzerlerinden hemen ayrılıyor. Çünkü sergide fotoğraflananlar sokak çocukları değil, onları canlandıran oyuncular. Orhan Cem Çetin ve Özgür Erkekli'nin proje danışmanlığını yaptığı sergide Tansel Atasagun'un çektiği fotoğraflar, sokak çocukarının yazdıkları şiir, hikaye ve kompozisyonlarla destekleniyor. 8. İstanbul Saydam Günleri programına da alınan projenin bir yıl önce ortaya çıkışını Tansel Atasagun şöyle anlatıyor: "İstanbul'dan gittiğim Marmaris'ten on yıl sonra geri döndüğümde kendimi çok farklı bir konumda buldum. İstanbul'un çok içindeydim, her şeyi çok iyi anlıyordum ama aslında dışındaydım. Kaçıp gittiğim çarklar artık çok daha hızlı dönüyordu ve uçları çok daha fazla sivrilmişti. İnsanlar çevrelerine dair farkındalıkları yittiğinden mekanları ya da insanları farketmiyorlardı. Farkında olmadıkları şeylerden biri de sokakta yaşayanlardı."

    Dünyaya sıkışırlar

    Atasagun projeye "Şehir Hayaletleri" ismini vermesini ve sokak çocuklarını "hayalet" olarak tanımlamasını iki farklı neden/başlık altında topluyor. Bunlardan ilki işin yapılma tekniği. Diğeri ise filmlerden tanıdığımız hayalet figürü ile bu çocuklar arasındaki benzerlikler. Atasagun sokak çocuklarının da filmlerdeki hayaletler gibi huzursuz oldukları yaşama sıkışıp kaldıklarını söylüyor. "Filmlerde hayaletler, yaşadıkları dünyadaki ve genelde kendi hataları olmayan birtakım nedenlerden dolayı öldükten sonra öte tarafa geçemezler. Bu dünyaya sıkışıp kalırlar ama ruhları da rahat etmez. Yine bunun ıstırabıyla üçüncü kişileri korkuturlar. Sokak çocuklarının da sokakta olmaları kendi istekleri değil. Bu dünyaya giremiyorlar ama onları tedirgin ediyorlar. Bir de hayaletler geçirgendir, transparandırlar, baktığınızda arkalarını görürsünüz. İnsanlar da bu çocukları görüyorlar ama bakışları arka tarafa geçiyor, onları algılamıyorlar."

    VİCDAN MI? BİLİNÇ Mİ?

    Sokak çocuklarını kendi mekanlarında fotoğraflamayı uygun görmeyen Atasagun, onların hayatlarına müdahaleyi sabotaj olarak görüyor. Projenin toplumun vicdanından çok bilinciyle ilgili olduğuna vurgu yapan Atasagun amacının toplumun acıma, yok sayma, korku gibi vicdanını rahatlattığı ya da kendisini geçici olarak korumaya aldığı kolaycı davranış biçimini bir kenara bırakarak, kendine soru sormasını başlatmak ve kalıcı çözümler üretecek mekanizmayı harekete geçirmesini sağlamak olduğunu söylüyor. Sanatçı, projeden elde edilen gelirin, Umut Çocukları Derneği'nin Çatalca'daki Yaşam Okulu veya sağlık otobüsü projesinde kullanılacağını da sözlerine ekliyor.

  •  
    Agora meydana indi
    Yayınevlerinin ve basılan kitap sayısının her geçen gün çoğaldığı bir dönemde 'bağımsız yayıncılık' ilkesiyle yola çıkan Agora, hızlı bir yayın akışıyla kitap dünyasına giriyor.
    Nabza göre caz
    Ülkemizin en uzun soluklu caz organizasyonu olan Akbank Caz Festivali, bu yıl 13. kez start alıyor.
    Kodak fotoğraf ödülleri dağıtıldı
    Türkiye'de bu yıl ilk kez düzenlenen 'Kodak Fotoğraf Yarışması'nda dereceye girenler, törenle ödüllerini aldı.
    Alaeddin Özdenören Hece'de anılıyor
    Edebiyat dergisi Hece, Alaeddin Özdenören ve Ayşe Şasa dosyaları ve dopdolu bir içerikle 81. sayısını yayınladı.
    Küreselleşen sivil toplum
    İki kültüre uzaklardan bakış
    40. Antalya Altın Portakal Film Festivali çerçevesinde düzenlenecek "İki Kültüre Uzaklardan Bakış" adlı etkinlik çerçevesinde, Almanya'da yaşayan üç yönetmenin üç filmi ücretsiz gösterilecek. Etkinlikle Neco Çelik'in Almanya'nın küçük İstanbul'u olarak tanımlanan Berlin'in Kreuzberg Bölgesi'nde geçen, bir Türk kızına aşık olan iki gencin rekabeti konu alan As "Usual-Alltag", Fatih Akın'ın Almanya'da başlayıp İstanbul'da sonlanan "Tekmmuz'da" ve Yüksel Yavuz'un "Küçük Özgürlükler" adlı filmleri Antalya'da sanatseverlerle buluşacak.
    12 Eylül 2003
    Cuma
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Karikatür | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED