|
|
Bu yıl da böyle geçti...
Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı hayırlısıyla tamamlandı. Gazeteler bu yılın komuta kademesini YAŞ toplanmadan önce tahmin edebildiler. Hürriyet ve Milliyet, "Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Alpkaya'nın yerine Donanma Komutanı Oramiral Özden Örnek, Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Cumhur Asparuk'un yerine de Harp Akademileri Komutanı Org. İbrahim Fırtına getirilecek" diye yazmışlardı, gerçekten de o görevlere adlarını verdikleri komutanlar geldi. Kıskandığım yok, tersine başarılarıyla seviniyorum. Geçen yıl bütün gazeteler yanılmıştı. Son gün, baştan itibaren kara kuvvetleri komutanlığına getirileceği söylenen Org. Edip Başer emekli edilmiş, koltuğa Org. Aytaç Yalman oturmuştu. Son dakika sürprizinin, emekliye ayrılan Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun arzusu üzerine gerçekleştiği öğrenilmişti. Bizdeki YAŞ toplantılarına başbakan ve milli savunma bakanı da katılıyor, alınan kararlarda onların da imzası bulunuyor; fakat, anladığım kadarıyla, sivillerin atamalara karışması beklenmiyor. Eğer bu tespit doğruysa, YAŞ toplantılarına neden başbakanın başkanlık etmesi, milli savunma bakanının katılması bekleniyor? Zihnimde bu soruyla gazete ve dergileri karıştırırken, bu haftanın Newsweek dergisinde, Amerikan genelkurmay başkanlığında gerçekleşen değişimin, üst komuta kademesinin bütünüyle farklı isimlerden oluşmasıyla devam edeceğine dair bir haberle karşılaştım. "Ordu: Askerler ev temizliğinde" başlıklı habere göre, göreve yeni getirilen Genelkurmay başkanı Gen. Peter Schoomaker, Pentagon'un eskilerinin "Bu bir tasfiye" tanımını koydukları bir hamleye girişmiş. Bir düzine veya daha fazla general emekliye sevk edilecekmiş... İlginç, değil mi? Savaş sürdüren bir ordu, "Dere geçilirken at değiştirilmez" demiyor, neredeyse bütün üst düzey komuta kademesini değiştirebiliyor... Gen. Schoomaker henüz yemin ederek göreve başlamadığı için, geçici olarak genelkurmay başkanlığı koltuğunda oturan Gen. John Keane tasfiye hareketini başlatmış. Hiç kuşkusuz Gen. Schoomaker'in yönlendirmesiyle, Gen. Keane, emekliliği düşünmeleri konusunu önce birkaç generalle konuşmuş; hafta sonunda bu sayı 11'e çıkmış... ABD ordusunda dört ve üç yıldızlı (or ve kor general) sayısı 50 imiş... Benim gibi, "İşte orada da askerler kendi evlerini kendileri temizliyorlar" diye düşünenleri uyarırım: Newsweek, üst kademe değişiminin milli savunma bakanının tercihi olduğunu kaydediyor. Donald Rumsfeld, görevdeki komutanları 'hayal gücü yeterince güçlü' bulmuyormuş... Zaten bu yüzden göreve getirilen Schoomaker de, 'risk almayı bilmeyen' ve 'değişime direnen' tarzdaki askerî kültüre karşı biriymiş... Kimlerin emekliye sevk edileceğini, Rumsfeld, Keane ve Schoomaker biraraya gelerek kararlaştırmışlar... Emekli edilenler başarısız bulundukları için bu muameleye tâbi tutulmamışlar, sadece alttan gelen kabiliyetli subaylara yer açmak için yapılmış bu tasarruf... Okurken gözlerime inanamadım, ama yeni genelkurmay başkanı şunu da söylemiş: "Rumsfeld teröre karşı savaştığımızı düşünebilir, ama eminim savunma bakanlığı içinde de savaş vermemiz gerektiğini mutlaka düşünüyordur..." Her ülkenin askerî kültürü farklı. Her ne kadar dünkü New York Times gazetesi, başyazısında, biraz da ağzı kulaklarında, "Türkiye asker-sivil ilişkilerinde Avrupalı olma yönünde ciddi adımlar attı" diye yazsa da, Batı'dan Türkiye'ye bakanların çoğu, bizi Ortadoğulu değilse bile Güney Amerika kültürüne yakın görüyor. NYT da, başyazısında, "Türk ordusu geçmişte tam dört kez siyasete müdahale etti" demekten kendini alamamış sözgelimi. Oysa, Güney Amerika'da da işlerin rengi ve biçimi değişti. Erken kalkanın darbe yaptığı bir kıta olmaktan çoktan uzaklaştı Güney Amerika. Şimdi siviller iktidara geliyorlar ve kendi sivil darbelerini yapıyorlar. Bunun son örneği Arjantin'de yaşandı. Mayıs ayında seçilen yeni devlet başkanı Nestor Kirchner, medyanın "Son 20 yılda böyle bir tasfiye görülmedi" demekten kendini alamadığı bir büyük temizlik yaptı orduda. Hem de 'ordu günü' kutlamalarından bir gün önce... Komutanların hepsini koltuğa oturur oturmaz görevden aldı; genelkurmay başkanlığına hemşehrisi ve yakın dostu olan bir komutanı atadı. Arjantin'de emekli edilen üst düzey komutan sayısı 37... Bu kadarla da yetinmedi Kirchner, komutanların ülke dışındaki sivil veya insan hakları mahkemelerinde yargılanmalarına izin vermeyen dokunulmazlık kararını kaldırdığını da ilân etti... Bir dizi 'aykırı' ekonomik karar da aldı ve krizden krize sürüklenen Arjantin'de güveni yeniden sağladı. Washington Post'un görüştüğü uzman ve yorumcular, "O bir kahraman" ve "O bizim Rambo'muz" türü övücü sözler sarf etmişler seçilir seçilmez çarpıcı işler yapan devlet başkanı için... Dedim ya, her ülkenin değişik askerî kültürü ve her politikacının farklı bir yoğurt yiyişi var. Bizde, komutanların atama ve terfi işlemleri YAŞ'ta gerçekleşiyor... Toplantıya başbakan ve bakan da katılıyor... Beğenmedikleri kararlara artık şerh de yazabiliyor siviller... Bu yıl sürprizden uzak sonuçlanan YAŞ toplantısı bakalım gelecek yıl nasıl geçecek?
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |