T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
"ABD'ye tepki olarak Zemzem-Cola"

"Üzerinde Coca Cola yazılı buzdolabını sütre edinerek namaz kılan bir Müslüman'ın secdedeki resmini Cola'ya tapıyor izlenimi vererek reklam aracı yaptığından beri Cola içmiyorum" diyor bir dostum. Müslümanlar'ı bu şekilde aşağılayan tavra karşı tepkili olduğunu vurgulayan bu dost, evvelki hafta benim telefonuma da gelen, "Coca Cola dünyadaki Mayıs ayı gelirini İsrail'e bağışlamış Cola içmeyin" mesajının kaynağını merak ediyordu.

Benim geçen hafta Bush'un Ortadoğu politikasını anlatırken yazımın başına koyduğum "Coca-Cola'nın Mayıs ayı gelirini İsrail'e bağışladığı doğru mu?" sorusu pek dikkat çekmiş olmalı ki İsrail'deki Museviler'e varıncaya kadar değişik çevrelerden bir hayli tepki aldım. Hatta -ismini vermek istemiyorum- bir şehrimizin ticaret odası başkanı aradı ve benden bu bilginin kaynağını istedi. Ne yapacağını sorduğumda ise "Halkı bilgilendirmek için basın toplantısı yapacağım" dedi. Benim o yazıda asıl temas etmek istediğim konu ABD'nin Ortadoğu politikası olduğu için işin Cola boyutunu sadece sorgulamıştım. Coca-Cola'dan bu soruma herhangi bir cevap gelmedi. Ama herkesin aklına geldiği gibi benim aklıma da sükut ikrardan gelir kuralı geldi.. Sonra meseleyi şöyle birazcık araştırayım dedim. En az İsrail-Filistin çatışması benzeri bir ekonomik savaşın sürdüğünü gördüm.

İslam dünyasında, hükümetlerin duyarsızlığı( ya da naçarlığı) karşısında harekete geçen siviller "Din kardeşlerimizi katleden, süren, hapseden ve zulmeden hükümete yardımcı olan ticari müesseselerin ürünlerini boykot edelim ki kendi paramız din kardeşlerimize atılan kurşuna dönüşmesin" gerekçesiyle Filistin'deki hak ihlallerine karşı imkanları dahilinde tavır koyuyorlar.

Aslında Yusuf el-Kardavi gibi dünya Müslümanları'nın saygı duyduğu ilahiyatçılar senelerdir boykot çağrısında bulunuyorlar. Hatta Yusuf İslam bile Londra'da Mark's Spencer mağazasının önünde durup alışverişten çıkan her müşteriye elindeki broşürü verirken, "Bayanlar, baylar bu mağazadan aldığınız mallara ödediğiniz her kuruş Filistinli çocuklara kurşun olarak geri dönmektedir." (19.04.2002, Gerçek Hayat) diyor böylece, "Müslümanlar tek vucüt gibidirler, organlarından biri acırsa bütün vücut acı duyar" Peygamber mesajına imanını sergiliyor.

Türkiye Müslümanları Yusuf İslam'dan daha duyarsız değildir kuşkusuz. Ama Türkiye medyası duyarlılığını kaybettiği için halkımızın bu tür iman tezahürlerine tesadüf etmemiz de ancak medya sayesinde mümkün olmaktadır.

Bu tepkimizi milli meselelerde gösteriyoruz. Dünya üçüncüsü olduğumuzda halkımızın gösterdiği o muazzam sevgi seli, Apo -İtalya bağlantısı ortaya çıktığında nefrete dönüşmüş ve İtalyan mallarını boykot etmiştik. Fransa, Ermeni Soykırımı kararı aldığında da halkımız tepkisini göstermiş hatta resmi kurumlar düzeyinde tavırlar koymuştuk. Ama hepsi saman alevi gibi geldi geçti. Ne İtalyan ne de Fransa mallarına karşı hiçbir tepkimiz kalmadı!!!

İsrail'in Filistin'de sürdürdüğü işgal ve terörün özellikle Şaron döneminde iyice zıvanadan çıkması üzerine İslam dünyasında İsrail'e destek veren ülkelere ve ürünlerine karşı boykot kampanyası daha da canlandı.

Yazılışı nasıl bilmiyorum ama "eldisabora" diye okunan bir ajansın İsrail'in evrensel hedeflerini gerçekleştirmek için çalıştığı; Pepsi ve Coca Cola'nın bu ajansa yıllık satış tutarlarının %5.4'ünü bağışladığı ve sadece bu iki şirketin 2000-2001 yılında 7.5 milyar dolarlık yardımda bulunduğunu okuduğumda gözlerim fal taşı gibi açıldı. Tekrar baktım acaba 7 milyon mu diye hayır yedibuçukmilyar dolardı. (25.05.2002)

Öte yandan Suud yönetiminin ABD yanlısı politikalarına rağmen Suud halkının özellikle 11 Eylül'den sonra ABD ürünlerini boykot ettiği ve ABD şirketlerinin Suud'a yaptığı ihracaat oranında % 33 gerileme olduğu tespit edilmiş durumda.

İsrail'in Filistin'e karşı uyguladığı işgal ve terör karşısında İslam dünyasındaki halk tepkisi bu kadar değil, aralıksız ve artarak devam ediyor.

Bu Çarşamba günü yayınlanan fetva bu süreci daha iyi anlatmaktadır.. Yeni Şafak okurlarının kitaplarından çok iyi tanıdığı meşhur ilim adamlarından Muhammed Said Ramazan el-Bûtî, İsrail ve İsrail'e destek veren ülkelerin ürünlerini imkan dahilinde boykot etmek bir farz-ı ayndır fetvasını vermiş. Sadece bu ülkelerin değil bu ülkelerin İslam topraklarındaki fabrikalarının kârı eğer onlara gidiyorsa o ürünlerin de boykot edilmesi imkan dahilinde farz-ı ayndır diyor.

Öte yandan 21.05.2002 tarihinde Anadolu Ajansı'nın geçtiği "ABD'ye tepki olarak Zemzem-Cola" başlıklı haberde, topraklarında ABD 5. Filosu'nu barındıran Bahreyn'de halkın ABD'nin İsrail politikalarına tepki olarak Coca-Cola'yı boykot ettiğini ve yerine İran'ın ürettiği Zemzem-Cola'yı tercih ettiğini, bu yüzden Zemzem-Cola ithalatında bir patlama yaşandığını duyuruyordu. (Ticari ürünlere Zemzem gibi dince kutsal isimlerin verilmesini şahsen doğru bulmuyorum. RT.) McDonald's ve Burger yöneticileri de bu boykottan nasiplerini almışlar ve masum oldukları istikametinde açıklamalar yapmışlardır. (AA,21 .05. 2002, 13:24)

İsrail'in en büyük destekçisi olan ABD ve ABD patentli ürünlere karşı özellikle de ABD'nin fiili simgesine dönüşen Pepsi ve Coca Cola'ya karşı geniş kapsamlı boykot çağrılarının etkisiz olduğu söylenemez. Etkili oldu, ama ne Amerika desteğini çekti İsrail'den ne de İsrail baskılarını azalltı.

Ben sigara kullanmıyorum ve colalardan da kimsenin fetvasına ihtiyaç duymadan uzak durmaya çalışıyorum. Sigarayı zararlı olduğu için cola'yı da Müslüman'ı colaya tapınıyor gösterdiği ve İslam karşıtlarına destek verdiği için –lezzet ve tadını herkesin beğendiği gibi benim de beğenmeme rağmen- içmemeye gayret ediyorum. Evet bir yazarın söylediği gibi aslında dünya halklarının ABD'ye biri cola gibi bir içecek, diğeri bluejean gibi bir giyecek ürettiği için teşekkür etmesi lazımdı. Ama Filistinli'nin acısına ortak olmayı colanın zevkini tatmaya tercih edecek kadar fedakarlık yapmak belki ucuz bir tepki gibi gelebilir ama içmezsem ne zararım olur diye soruyorum kendime ve içmemeye gayret ediyorum.

Üstad Buti fetva veriyor da Yahudi hahamları vermiyor mu? İsrail'deki hahamlar da Arap ürünlerinin boykot edilmesini ve şirketlerde Arap işçi çalıştırılmasına boykot istiyorlar!!!

Yazacak çok şey var ama yerimiz bu kadar.

Çözüm? Çözüm herkesin, her kesimin ve bütün tarafların insan haklarına riayet etmesidir!

O zaman ne Müslümanlar ne Museviler ne de şirketler zarar eder. Ayrıca zannedildiği gibi Müslümanlar gayri müslimlerle bir arada yaşama kültürüne sahiptirler, bu konuda hoşgörü kültürüne sahip olması gerekenler gayri müslimlerdir.


7 Temmuz 2002
Pazar
 
Resul Tosun
RESUL TOSUN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED