TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nda oluşturulan alt komisyon, hazırladığı raporda, imam-hatip liselerinde uygulanan başörtüsü yasağının insan hakları ihlali olduğunu bildirdi. İmam-hatip lisesindeki öğrencilere kelepçe takılması da alt komisyonun raporunda yer aldı. Alt komisyon raporunda İstanbul Valisi hakkında suç duyurusunda bulunulması istendi.

İnsan Hakları Alt Komisyonu'nda DSP'li Burhan Bıçakçıoğlu ile MHP'li Ali Keskin'in karşı çıkmasına rağmen ANAP'lı Haşim Haşimi, DYP'li Nihan İlgün, AK Parti'li Mustafa Baş ve SP'li Bahri Zengin'in imzaladığı alt komisyon raporunda başörtüsü yasağının insan hakkı ihlali olduğu vurgulandı. İstanbul'daki imam-hatip liselerinde yapılan incelemeler sonucunda varılan sonuçlar raporda şöyle açıklandı:

"1- Başörtülü öğrencilerin kolluk kuvetlerince engellenmesi sonucu okula ve sınıflara giremediği,

2- Bu olayların İstanbul Valiliği'nin 12 Şubat 2002 tarihli yazısı üzerine başladığı,

3- Bazı öğrenci, veli, öğretmen ve okul idarecilerinin beyanlarından okul önünde biriken başörtülü öğrencilerin otobüslerle uzak-yakın farklı semtlere götürülüp bırakıldığı,

4- Az sayıda ve kısa süreli olsa bile 18 yaşından küçük bazı öğrencilere kelepçe takıldığı tespit edilmiştir."

Başörtüsü dinin emri

Raporda, 'Başörtüsü takmak sıradan bir kılık-kıyafet meselesi midir? Yoksa dini bir vecibe midir ?' konusunun aydınlatılması gerektiği hatırlatılarak, şöyle denildi:

"Diyanet İşleri Başkanlığı 30.12.1980 tarihinde konuyla ilgili görüşünü açıklamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın görüşüne göre başörtüsü takmak İslam dininin bir gereğidir. Başkanlık bugüne kadar İslam bilim adamlarından hiçbirinin bunun aksine görüş bildirmediğini de belirtmektedir."

Raporda "Başörtüsü takmak dini bir gereklilik olduğu için her Müslüman başörtüsü takmakla İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nde tanınan din ve vicdan özgürlüğü hakkını yerine getirmektedir" denildi.

Yönetmeliğe aykırı

Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Ödül ve Disiplin Yönetmeliği'nde disiplin suçu işleyen öğrencilere uygulanacak yaptırımların belirtildiği hatırlatılan raporda şöyle denildi:

"Kılık-kıyafete aykırı davranışlara kınama cezası verilebilmektedir. Kılık-kıyafet yönetmeliğine aykırı hareket eden öğrencilere yetkili olan disiplin kurulu kararıyla bile örgün eğitim kurumlarının dışına çıkarma cezası verilememektedir. Oysa İstanbul'daki olaylarda yetkisi olmadığı halde mevzuata aykırı bir biçimde valilik emriyle öğrencilerin okula girmeleri engellenmiştir."