|
|
Emekli aylıklarındaki farklılıklar giderildi
Hükümet ile memurların sendikal örgütleri arasında yapılan anlaşmadan sonra, Bakanlar Kurulu'nun aldığı karar çerçevesinde, maaşlara zammın uygulanması için, memur taban aylık katsayısı değişti. Memurlara 1 Ekim'den geçerli olmak üzere brüt 100'er milyon lira zam yapıldı. Memurlar bu zammın aylık brüt 75'er milyon lirasını almaya başladılar. 2003 yılı başına kadar böyle sürecek. Üç aylık süre içinde bütçe imkansızlıkları nedeniyle ödenemeyen 25'er milyonluk tutarları ise, yeni yılın bütçesinden ocak ayında toplu olarak alacaklar. Ayrıca memurlar, ek zammı aylık brüt 100 milyon lira olarak, Ocak 2003'ten sonra almaya devam edecekler. Memurların aldığı bu zam, memur emeklilerine de yansıtıldı. Onlar da bu ek zamdan yararlanarak, hayat pahalılığında küçük de olsa bir nefes alabildiler. Ancak emekliden emekliye inanılmaz farklar da oluştu. Bu nedenle sözkonusu farkın giderilmesi ve zammın işçi ve Bağ-Kur emeklilerine uygulanması şansının üretilmesi gereği doğdu. Sayıları milyonlarla ifade edilen "mağdur kitle"olan işçi emeklilerine haksızlık yapıldığı ve mağdur edildiği yönündeki sorunun giderilmesi konusuna ilgi ve katkı amacıyla Öz İplik-İş Sendikası'nın Hukuk Müşaviri Av. Mustafa AVCI'nın 22.10.2002 tarihinde gönderdiği e-maile göre, "son günlerde ülke gündeminde önemli bir yer işgal eden sorun, esas olarak, Sosyal Güvenlik Kuruluşları arasında norm ve standart birliği bulunmamasından, objektif ve gerektirici nedenler olmaksızın Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) emeklileri aleyhine oluşturulmuş düzenlemelerden kaynaklanmaktadır. Emekli Sandığı, Bağ-Kur, SSK'nun çok farklı norm ve standartlara tabi olması, gerek çalışırken gerekse emeklilikte mensuplarına çok farklı hak ve yardımlar sağlanması sonucunu doğurmuştur. Emekli Sandığı'ndan emeklilikte yıllar içinde alınmış prim ve kesenek miktarından bağımsız olarak alınan son aylığın %75'i tutarında emekli aylığı bağlanırken (5434/41-b), yine bir sosyal güvenlik kurumu olan ve primli sistemle çalışan SSK'ndan emeklilikte de emekli maaşı bağlanırken yüksek enflasyon ortamında uzun yıllar içinde hiçbir anlam ifade etmez hale gelmiş ödenmiş primleri bile yansıtmayan bir hesaplama yöntemiyle uzun yılları kapsayan ortalama yıllık kazancın esas alınarak %50'ler oranında emekli aylığı (506/61) bağlanması, işin püf noktasını oluşturmaktadır. Kısaca emekli maaşları arasındaki adaletsizliğin temel nedeni, sosyal güvenlik kuruluşları arasında farklı ve imtiyazlı alanlar oluşturulmuş bulunmasıdır." Devlet Bakanı Masum TÜRKER, 21.10.2002 tarihli gazetelerdeki haberlere göre, "satın alma gücü bakımından SSK ve Bağ-Kur emeklileri aleyhine fark oluştuğunu ..", memur emeklilerine yapılan zammın, gaziler, şehit yakınları, Bağ-Kur ve işçi emeklilerine de yansıtılması için gerekli kaynakların sağlanmasına çalışıldığını belirtmiştir. Ve akabinde Resmi Gazete'nin 01.11.2002 tarihli (cuma ) ve 24923 sayılı nüshasında yayınlanan "Sosyal Sigortalar Kurumu ve Bağ-Kur Tarafından Ödenen Gelir ve Aylıklara İlişkin Kararın Yürürlüğe Konulması Hakkında Karar"a göre, Sosyal Sigortalar Kurumu ve Bağ-Kur tarafından ödenen gelir ve aylıklara ilişkin ekli Kararın yürürlüğe konulması: Devlet Bakanlığının 28/10/2002 tarihli ve 69295 sayılı yazısı üzerine, 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 4 ncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu'nca 30/10/2002 tarihinde kararlaştırılmıştır: 30/10/2002 Tarihli ve 2002/4847 Sayılı Kararnamenin Eki KARAR'da; "Madde 1- 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun geçici 4 üncü maddesine göre; 506 sayılı Kanunun ek 38 inci maddesine göre Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan gelir, emekli ve diğer aylık almakta olanlara yapılan ödemeler ve 1479 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin son fıkrasına göre Bağ-Kur tarafından ödenen emekli ve diğer aylıklarda 1/1/2002 - 31/12/2002 tarihleri arasında yapılan artış oranı ile aynı dönemde memur aylıklarında yapılan artış oranından kaynaklanacak fark Aralık ayında hesaplanarak, söz konusu aylık ve ödemelere yansıtılır." denilmiştir. Böylece emekli aylıkları arasındaki farklılıklar giderilmiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı N. Arseven, kararnamenin onaylanmasından sonra, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine ödenen aylıklarda, yıl içinde yapılan artış oranı ile memur aylıklarında yıl içinde yapılan artış oranından kaynaklanacak farkın, yani 0l.0l.2002-31.12.2002 tarihleri arasındaki farkın tamamının SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yansıtılmasının kararlaştırıldığını; daha sonraki zamların, yine TÜFE gereği, bu ekleme yapıldıktan sonra ortaya çıkan maaşın üzerine eklenmek suretiyle yapılacağını açıklamıştır.(bkz.Yeni Şafak) Uygulamanın emeklilerimize ve halkımıza hayırlı olmasını diliyorum. Not: Daha önce, Sigorta Müf. Resul Kurt'un yazdığı ve "İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası"nın yayınladığı "İş Hukuku ve Sosyal Sigorta Mevzuatının Usul ve Esasları" adlı kitabı tanıtmış; klasik iş hukuku ve sosyal güvenlik kitaplarından farklı olarak, uygulamada sıkça karşılaşılan sorunları ele aldığını belirtmiştim. Edinilen bilgiye göre, İSMMMO, yayınlarını isteyenlere ulaştırmak üzere iktisadi işletme kurmuştur; Kitabın gönderileceği adresi, 0.212.2937046 nolu faksla veya 0.212.2934370 nolu telefonla bildirenlere, kitap, kargo ile gönderilebilecektir
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |