|
|
TL'miz nihayet Guinness
Rekorlar Kitabı'na girdi
Eski DSP'li, yeni CHP'li Kemal Derviş sayesinde, Türk Lirası Guinness Rekorlar Kitabı'na girme başarısını gösterdi. Yani Türk Lirası Kemal Derviş sayesinde bir "rekor" daha kırarak Guinness Rekorlar Kitabı'nda yer alma başarısı gösterdi. Buna başarı demek içimden gelmiyor ama ne yapalım ki, bazı rekorlar "insanın yüzünü karartır", kalbinde "sıkıntılar" ortaya çıkarır. Bu da öyle bir rekor. Geçenlerde bu haberi okuduğum gazetede, bu konuya şöyle yaklaşılıyordu: "Gurur duyulacak bir şey olmasa da Türk Lirası da, Guinness'ten nasibini aldı. 2001 yılında 112 ülke para birimi arasında, "en değersiz para" olarak kitaba girdi." Alın size bir rekor daha işte. İster sevinin, ister dövünün ama Türkiye'yi ve Türk Lirası'nı bu hallere düşürenlere sakın "bir şans daha" vermeyin. Ola ki önünüze çıkar, "O hükümette bilmem hangi parti vardı da ben halkım için yeterince çalışamadım" gibi laflarla sizden "yeni yüzüyle" oy istemeye kalkarsa kendisine derhal "kapıyı" gösterin. Çünkü Amerika'dan gelip ekonomiyi allak bullak etti. Siyasi partileri allak bullak etti. Türkiye'yi 1.5 yılda 30 milyar dolar borçlandırdı. IMF'den yüksek faizle aldığı borçları "batık bankalara" yatırdı ki, o batık bankaların yabancı bankalara olan borçları ödensin, yabancı bankalar kurtulsun ama benim ülkemin yeni doğacak çocukları 300 dolar, 500 dolar ek borçla doğsun. Kemal Derviş'den bahsediyorum. Ecevit'e "kazık" atarak CHP'ye kapağı atan ve Deniz Baykal'ın arkasına saklanan Kemal Derviş, şu sıralar seçim meydanlarına çıkmaya başladı. Genel Başkanı Baykal, "Yanlış yönetim ve yolsuzluk nedeniyle Türkiye borç batağına sürüklendi" derken, yüksek faizli bu borçları, afrayı tafra ile partisine davet ettiği Kemal Derviş'in getirdiğini unutmuş gibi konuşuyor. Hani bir söz vardır, "hafıza-i beşer nisyan ile maluldur" yani insan hafızası unutur. Bu Kemal Derviş olayında da aynı "unutmanın" olacağını umuyorlar. Onun için Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş dönemi ile DYP Genel Başkan Yardımcısı Ufuk Söylemez'in aynı bakanlıktaki rakamlarını yeniden hatırlayalım.
İşte gördünüz "IMF emrini uygulayan" ve asli görevini "Türk halkını esenliğe çıkarmak" yerine, yabancı finans kuruluşlarının Türkiye'deki bankalardan alacaklarını "tahsil etmek" olarak algılayan CHP'li Kemal Derviş'in Türkiye'yi bir yılda nerelere getirdiği açık seçik gözüküyor. Dünyanın en hızlı küçülen ülkesi olduk. En hızlı fakirleşen, yoksullukta dünya dördüncüsü olan bir ülke oldu Türkiye. Yine Kemal Derviş sayesinde işsizlikte neredeyse dünya rekoru kıracağız. Borçlar bakımından "IMF'ye en borçlu ülke" haline geldik. Şimdi bu vatandaşımız, Amerikalı eşi Cathy'yi de yanına alıp "Sizi iş sahibi yapacağım, sizi aş sahibi yapacağım" diyerek, kısa bir süre önce "işsiz ve aşsız bıraktığı" insanların önüne çıkıyor. Eşi Cathy de, o yarım yamalak Türkçesi ile "Oyunuzu Si Eyç Pi'ye verin" diyor. Yani CHP'ye. Hâlâ akıllanmadıysanız verin oyunuzu Si Eyç Pi'ye. Verin de Kemal Derviş'in "yeni yangınlarını" hep birlikte izleyelim. Verin de işsiz sayısı 9 milyondan 19 milyona çıksın. Verin de "henüz yabancılara satılmamış", şirketlerimiz, fabrikalarımız "sudan ucuz" fiyata yabancılara "peşkeş çekilsin." Verin de.....
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |